İcra Müdürlüğünün 2021/1520 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluya yapılan ödeme emri tebligatının TK'nun 21. maddesindeki usule uygun şekilde yapıldığından, usulsüz tebligat şikayetinin reddine, davacının sair tüm itirazlarının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ile borca itiraz davasına ilişkindir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve borca itiraz nedeniyle takibin durdurulması istemine ilişkindir. Çeşme İcra Müdürlüğünün 2022/403 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından borçlu davacılar aleyhine 350.000,00 TL kira alacağın tahsili ve tahliye istemiyle icra takibine geçildiği, borçluların Alaçatı Mah., Kemalpaşa Cad., No:115/B, Çeşme/ İzmir adresine çıkarılan 13 örnek ödeme emrinin, TK'nın 21/1. maddesine göre 09/06/2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin 06/07/2022 tarihinde borca itiraz dilekçesi verdiği, icra müdürlüğünce borca itirazın süresinde olmaması nedeniyle itirazın reddedildiği anlaşılmıştır. Borçlunun ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır....
Aynı maddenin 6.fıkrasında ise “satış ilanı tebliğ (m.127) edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya (BK. 23-24) veya ihalede fesada (BK.226) bilahare vakıf olunmuşsa şikayet süresi ıttıla tarihinden başlar. Şu kadar ki bu müddet, ihaleden itibaren 1 seneyi geçemez” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda borçlu vekili tarafından verilen 16.12.2013 tarihli şikayet dilekçesinde her ne kadar satış ilanı tebliğ evrakındaki borçlu imzasına itiraz edilerek ıttıla tarihi 10/12/2013 olarak belirtilmiş ise de, aynı dilekçe içeriğinde icra müdürlüğü tarafından gönderilen tahliyeye ilişkin ihtar ile satışı öğrendikleri, bunun üzerine aynı gün icra dosyasını incelediklerini ve satış ilanı tebligatının usulsüz bulunduğunu gördüklerini beyan ettikleri anlaşılmaktadır. ... İcra Müdürlüğü'nün 2012/9987 esas sayılı icra dosyasından borçlu ...'...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2786 KARAR NO : 2022/1563 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : 2021/87 ESAS, 2021/265 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ KARAR : Alaşehir İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/87 Esas, 2021/265 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kabulü kararına karşı, T3 Un T4 Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alaşehir İcra Müdürlüğünün 2020/1149 Esas sayılı dosyasıyla yürütülen takip kapsamında gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesinin davacıya tebliği işleminin usulsüz olduğunu, tebliğ mazbatasında davacının işe gittiği şerh edilmiş ise de 91 yaşında ve başkalarının yardımı olmadan yürüyemeyen davacının evden çıkıp çalışmasının mümkün olmadığını, tebliğ mazbatasında haber bırakılan...
Öte yandan; İİK'nun 150/1. maddesine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamlı icra takibinde borçlunun hesap kat ihtarının usulsüz tebliğ edildiği gerekçesi ile icra emri gönderilemeyeceğine ilişkin şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi kapsamında kaldığından yasal 7 günlük süreye tâbidir. Somut olayda, hesap kat ihtarının davacı borçlu şirkete 04/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği, örnek no:6 icra emrinin ise 05/09/2021 tarihinde elektronik ortamda tebliğ edildiği görülmekte olup, icra emrinin usulsüz tebliğine ilişkin bir iddia da mevcut değildir. Ancak, davacı tarafça, icra emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük süre geçtikten sonra (01/10/2021) usulsüz tebliğ şikayetinde bulunulmuştur. Mahkemece, bu yöndeki şikayetin süre aşımından reddi yerine, yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir. Yine, alacaklı tarafça yukarıda belirtilen yazılı belgeler ibraz edilmiş olup, ilamlı ipotek takibi başlatılması için gerekli yasal koşullar oluşmuştur....
Somut olayda; davacı borçlu T1'a ödeme emrinin TK'nın 21/1 maddesine göre 24/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği ve bu tebliğin usulsüzlüğünün 05/07/2022 tarihinde öğrenilerek icra dairesine T1 vekilince borca itiraz edildiği, davacının 05/07/2022 tarihinde şikayete konu edilen ödeme emrinden ve takipten haberdar olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Bu durumda şikayetçi borçlunun, usulsüz tebliğ işlemini öğrendiği 05/07/2022 tarihinden itibaren İİK.nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süre geçtikten sonra 19/09/2022 tarihinde icra mahkemesine başvurmuş olması karşısında, mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde hukuka aykırı yön bulunmamaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamına göre, davacı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda; usulsüz tebligat nedeniyle öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne, icra müdürlüğünün 28/05/2021 tarihli kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacaklının, müvekkilinin süreyi kaçırmasını fırsat bilerek %72 temerrüt faizi ile takibe devam ettiğini, faiz kamu düzenini ilgilendirdiğinden süresiz şikayete tabi olduğunu, davalı tarafın icra takibinde talep ettiği %72 temerrüt faizinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kesinleşen takipte, usulsüz tebligat şikayeti, zaman aşımı itirazı ve faiz oranına itiraza ilişkindir. Alacaklının, borçlu hakkında, genel kredi sözleşmesi gereği borcun tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız takip başlattığı, itirazsız kesinleşen takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; sair şikayetleri ile birlikte faiz oranına itiraz ederek, yasal sınırlamalarda belirtilen faiz oranı üzerinden faiz hesaplanması gerekirken yüksek oranda faiz uygulandığını belirterek itirazda bulunduğu anlaşılmıştır....
Somut olayda, davacı - borçluya ödeme emrinin 20/10/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı - borçlunun vekili aracılığıyla 28/10/2022 tarihinde icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi sunularak borca, faize ve ferilerine itiraz edildiği, bu durumda davacı - borçlunun takipten ve tebligattan en geç 28/10/2022 tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerekir. Sonuç olarak takipten ve tebligattan haberdar olunduğu 28/10/2022 tarihi itibariyle ve bu öğrenme tarihine göre 22/02/2023 tarihinde açılan davanın İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süre geçtikten sonra olduğu sabittir. Bu durumda ilk derece mahkemesince usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir ki mahkeme kararı da bu doğrultudadır....
Nazilli İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, 2021/160 Esas sayılı asıl dosya yönünden; Nazilli İcra Müdürlüğünün 2020/1992 Esas sayılı dosyasında ödeme emri tebligatına ilişkin yapılan usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, TK 32 hükmü uyarınca tebliğ tarihinin haberdar olunan 04/06/2021 tarihi olarak tespitine ve düzeltilmesine, birleşen 2021/161 Esas sayılı dosya yönünden; Nazilli İcra Müdürlüğünün 2020/1992 Esas sayılı dosyasında; usulsüz tebligat şikayeti kabul edildiğinden ve takip dosyasında yasal süresinde ödeme emrine itiraz edildiğinden kesinleşmeyen takipte hacizler kalkmakla konusuz kalan davanın(meskeniyet iddiası) esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Nazilli İcra Müdürlüğünün 2020/4485 Esas sayılı dosyasında; meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayetinin kabulü ile, işbu takip dosyası üzerinde Nazilli İlçesi, Dallıca Mahallesi, 108 Ada, 7 Parselde kayıtlı taşınmazda borçlu hissesine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....