emri tebliğ işlemine yönelik şikayeti konusunda inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, itirazın süresinde olup olmadığı saptanmadan imzaya itirazın esası incelenerek sonuca gidilmesi isabetsizdir....
Uyuşmazlık, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte usulsüz tebliğ ile limit aşımı şikayeti ve borca itiraz istemine ilişkindir. İlamlı ipotek takibinde borçlulara davacıların icra emri, kıymet takdiri raporunun davacı Mehmet Özballar'a usulsüz tebliğ edildiği, satış ilanlarının borçlulara usulsüz tebliğ edildiği, ipotekli olarak taşınmazı devralan kişiye icra emri gönderilmeden satış işlemleri yapıldığı, takip sonrası faiz isteminin usulsüz olduğu, ipotek limitinin aşıldığı, borçlu Kemal Özballar'ın kefaletinin geçersiz olduğu, takipten önce ve sonra ödeme yapıldığı gerekçesiyle satışın durdurulması ve takibin iptali isteminden oluşmaktadır. İlk derece yargılaması sonucunda, istemin reddine karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili istinaf yoluna başvurarak İlk Derece Mahkemesi kararınının kaldırılması isteminde bulunmuştur....
Somut olayda, borçlu 19/11/2019 tarihinde ödeme emri tebligatından haberdar olduğunu beyan ederek aynı icra dosyasında kendi adına çıkartılmış olan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik aynı Mahkemenin 2019/811 esas sayılı dosyasında şikayette bulunduğu, davalının istinaf cevap dilekçesindeki beyanına göre şikayeti inceleyen İstanbul 26.İcra Hukuk Mahkemesi'nin istemin reddine karar verildiği, ancak kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, nafaka borcunun ödendiği itirazı yanında icra emri tebligatının usulsüz olduğuna ilişkin şikayette de bulunduğu halde, mahkemece; icra emri tebligatının usulsüz olup olmadığı hakkında bir değerlendirme yapılmadan davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir.O halde mahkemece; öncelikle tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin şikayet incelenerek, tebligatın usulsüz olduğu ve buna ilişkin şikayetin de süresinde yapıldığı sonucuna varılması halinde, tebliğ tarihinin, öğrenme tarihine göre düzeltilerek usulsüz tebligattan haberdar olunan tarihe göre itfa itirazının süresinde olması durumunda, borçlunun ödeme itirazı incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Müdürlüğünün 2021/10142 esas sayılı icra dosyasında takip alacaklısı-davalı tarafından takip borçlusu-davacıya karşı 20/08/2021 kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatılmış olup ilk tebligatın iade dönmesi üzerine örnek no 10 ödeme emri 10/09/2021 tarihinde davacıya TK 21/2'ye göre tebliğ edilmiştir. Davacı gecikmiş itirazda bulunmuşsa da davanın hukuki nitelendirilmesi hakime ait bir görev olup somut olayda gecikmiş itirazın koşulları bulunmamaktadır, olsa olsa usulsüz tebligat şikayeti söz konusu olabilir. Zaten usulsüz tebligat şikayeti ile gecikmiş itiraz bir arada yapılamaz. Gecikmiş itirazda tebligat usulsüzlüğü söz konusu olmayıp aksine yapılan tebligat usulüne uygundur, borçlu hastalık vs. geçerli bir mazereti sebebiyle süresinde borca itiraz edememiştir. Somut olayda böyle bir durum söz konusu değildir. Davacı bonoda keşideci konumunda olup herhangi bir adres bildirmemiştir. (Bononun keşide yeri Ankara'dır.)...
İcra Müdürlüğünün 2021/1520 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluya yapılan ödeme emri tebligatının TK'nun 21. maddesindeki usule uygun şekilde yapıldığından, usulsüz tebligat şikayetinin reddine, davacının sair tüm itirazlarının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ile borca itiraz davasına ilişkindir....
İcra Müdürlüğünün 2021/34107 esas sayılı icra takip dosyasında borçlu T1 ödeme emri 13/01/2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Ödeme emri tebliği incelemesinde TK 21/1 uyarınca gerekli araştırmalar zapta geçirilmeden doğrudan TK 21/2 maddesine göre yapıldığı ancak tebligatta TK 21/2 uyarınca mernis adresine tebliğine ilişkin şerh olmadığı görülmekle tebligatın usulsüz olduğu tespit edilmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, Şanlıurfa 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Alacaklı tarafından bonoya dayanılarak genel haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek 7 numaralı ödeme emri tebliğ edildiği ve borçlu vekilinin icra mahkemesinde ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu, senetleri kendisinin imzalamadığı, senetlerin zamanaşımına uğradığı, borçlu ile isim benzerliği olup asıl borçlunun başkası olduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemenin, tebligat usulsüzlüğü ve imza itirazını kabul ederek borçlu hakkındaki takibin durmasına karar verdiği görülmektedir....
CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; Ortaca İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/177 Esas sayılı dosyasında aynı icra dosyası için gecikmiş itirazda bulunulduğunu, gecikmiş itirazın ileri sürülmesinin ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiği anlamına geleceğini, ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, Hasan Çolak'ın şirket çalışanı olmadığını beyan ederek talebin reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlu şirket aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, 06.09.2021 tarihinde ödeme emri tebliğ evrakının bila tebliğ iade edilmesi üzerine aynı adresin borçlu şirketin ticaret siciline kayıtlı adresi olması sebebiyle Tebligat Kanununun 35. maddesine göre 12.10.2021 tarihinde ödeme emri usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinden usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
e yapılan ödeme emri tebliğ işleminin iptaline hükmolunduğu görülmektedir. 6100 sayılı HMK'nun ''Taleple Bağlılık İlkesi'' başlıklı 26. maddesinin birinci fıkrasında; ''Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir'' hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, 26.11.2014 tarihli talep dilekçesinin sonuç ve istek kısmında, borçlunun; 19.11.2014 tarihinin, aleyhinde başlatılan icra takibini ve gönderilen ödeme emrini öğrenme tarihi olarak, ayrıca dosyaya yapılan itirazın süresinde olduğunun kabulüne ve dosyada yapılan tüm işlemlerin (hacizler dahil) iptaline hükmolunması talebinde bulunduğu, ancak mahkemece, anılan ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....