ın da enerji ihtiyacını karşıladığını, tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisinin amacının tüzel kişiliğin ayrılığı ilkesinin kötüye kullanılarak hukuki sorumluluktan kaçınmayı önlemek hakkaniyeti sağlamak olduğunu, mevcut borçtan ortakların, ortakların borcundan da tüzel kişinin yada tüm ortakların özdeş kılınarak sorumlu tutulmasına olanak olmadığını, bu nedenle tüzel kişilik perdesinin aralanmasını isteme koşullarının oluşmadığını, tüzel kişilik perdesinin kaldırılmasının M.K mad 2 kapsamında hakkaniyete aykırı sonuçlara yol açan, kanunun dolanılması yada kötü niyetli suretle davranan şirket ortaklarına ve hatta yöneticilerinin eylemlerine karşı ortaya konulan bir teori olduğunu, Holding hiç bir zaman ortağı olduğu borçlu şirketin hukuki imkanından faydalanmadığını, tüzel kişilerin mal ayrılıkları ilkesini kötüye kullanmadığını ve buradaki kanuna karşı hile yapmadığını açılan davanın kanuni şartları taşımadığını savunarak reddini istemiştir....
Hukuken iki farklı tüzel kişilik gibi görünen bu şirketler aslında özdeştir, alacaklılardan mal kaçırmak ya da sorumluluktan kurtulmak amacıyla kötü niyetli olarak iki farklı tüzel kişilik gibi kurulmuştur. Ayrıca bunların üretim, pazarlama ve ihracat faaliyetleri birbirini tamamlayıcı nitelikte olup, şirketler aslında tek ve aynı iktisadi işletmeye vücut vermektedir. Tüzel kişilik perdesinin çapraz aralanmasına benzeyen bir başka kavram organik bağ kavramıdır. Tüzel kişilik perdesinin çapraz aralanmasında olduğu gibi organik bağ kavramında da bir tüzel kişinin borçlarından bir başka tüzel kişinin sorumluluğuna gidilmektedir. Bu hâliyle organik bağ kavramının da kaynağını TMK’nin 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı oluşturmaktadır. Ancak organik bağ kavramı, tüzel kişilik perdesinin aralanmasına göre daha geniş bir anlama sahip olsa da organik bağın varlığı, tek başına tüzel kişilik perdesinin aralanmasını gerektirmemektedir....
İyi niyet kurallarına riayet edilmemesi ve tüzel kişiliğin kötüye kullanılması hâllerinde tüzel kişilik perdesi aralanarak, tüzel kişilik perdesinin arkasındaki gerçek duruma göre bir sonuca varılması gerekmektedir (Battal, Ahmet: Bir Alan Araştırması Işığında Sermaye Şirketlerinin Sorumluluğu Konusundaki Hukuki Bilgi Eksikliğinin Olumsuz Sonuçları ve Perdenin Kaldırılması Teorisi Yardımıyla Giderilmesi, Yargıtay Dergisi, C. 24, Ekim 1998, s. 659.). 22. Öğreti ve uygulamada kabul edilen tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisi; bazı şartların varlığı hâlinde, tüzel kişilik ve mal ayrılığı ilkesi dikkate alınmadan, mevcut tüzel kişiliğin arkasına saklanan gerçek veya tüzel kişinin borçtan sorumlu tutulmasını ifade etmektedir....
Onu oluşturan ve koyan üyelerin, ortaklarının malvarlığından da bağımsız olması gerektiğini belirten bu temel prensibe "malvarlığının bağımsızlığı" veya "mal ayrılığı" prensibi denilmektedir [Antalya, G: Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması Teorisi, Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması I. Uluslararası Ticaret Hukuku Sempozyumu (Editör: Ulusoy, E: T Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Sempozyum Kitabı, İstanbul, 2008, s.143 vd.)]. Ayrılık ilkesi gereği tüzel kişilik; tüzel kişiliği meydana getirenler ile üçüncü kişiler arasına sanki bir perde olarak çekilmektedir. Üçüncü kişiler muhatap oldukları tüzel kişilik bir perde olarak kullanıldığında, perdenin arkasındaki üye ya da ortaklara ulaşamamaktadır [Ulusoy, E.: Şirketler ve Bankacılık Hukukunda Kapsama Alma ve Sorumlu Kılma Amacıyla Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması, Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması I....
Borç yükümlüsü olarak bir tüzel kişilik bulunmakta iken, şirketin ortaklarına ya da başka bir şirkete karşı borçtan dolayı borç yönetilemez. Ancak, tüzel kişiliğin kötüye kullanıldığı bazı istisnai hallerde tüzel kişilik perdesi aralanmak suretiyle, gerçek ya da tüzel kişi ortaklarının sorumluluğu cihetine gidilmektedir. Uygulama ve Doktrinde, tüzel kişi ile ortaklarının ya da birden fazla tüzel kişi şirketin birbirinden ayrı olarak çalışma alanlarının ve mal varlıklarının birbirine karışması halinde ve ayrıca borçlu şirketin sermayesinin yetersiz kalması durumunda, yani istisnai hallerde tüzel kişilik perdesinin kaldırılması teorisinin uygulanmasının mümkün olacağı kabul edilmektedir....
Akıncı, Ş: Alacaklılardan Mal Kaçırmak İçin Kurulan Yeni Şirkete Müracaat İmkânı Bakımından; Muvazaa, Tüzel Kişilik Perdesinin Kaldırılması ile Organik Bağ Kavramlarının Elverişliliği ve Yargıtay Uygulamaları, Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C.27, S.3, 2019, s.652 vd.; Yüksel, K.: Şirketler Hukukunda Tüzel Kişilik Perdesinin Kaldırılması Örtünün Aralanması, Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması I. Uluslararası Ticaret Hukuku Sempozyumu (Editör: Ulusoy, E: T Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Sempozyum Kitabı), İstanbul,2008,263 vd. ). Tüzel kişilik perdesinin kaldırılması kuralı yalnızca ticaret hukukunda değil iş hukuku, vergi hukuku, icra ve iflas hukuku ve diğer hukuk dallarında da uygulama alanı bulmuş; hatta 6183 sayılı Kanun, Çek Kanunu, Grev ve Lokavt Kanunu gibi kanunlarda kamu yararı gibi özel menfaatlerin korunması amacı güdülerek gerektiğinde bu teorinin uygulanması ve sorumluluğa karar verilebilmesi için birtakım düzenlemeler yapılmıştır....
Yargıtay’ın emsal kararları uyarınca da tüzel kişiliğin ayrılığı ilkesinin kötüye kullanıldığı durumlarda hakkaniyetin sağlanması amacıyla tüzel kişilik savunmasının kabul edilmeyeceği belirtilmektedir. Bu husus, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun, ... tarihli ve ... E., ... K. sayılı kararında; “Tüzel Kişilik Perdesinin Kaldırılması Teorisi” geliştirilmiş ve tüzel kişiliğin arkasına sığınarak durumu kötüye kullanan ortakları sorumlu tutma imkânı getirilmiştir. Teorinin amacı, hakkaniyet gerektirdiği zaman tüzel kişilik perdesinin arkasına sığınılmasının önlenmesidir. Uygulama ve doktrinde benimsenen genel görüş perdenin kaldırılması kuramının hukuki temelini Türk Medeni Kanunu (TMK)’nun 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kurallarına aykırılığa ve hakkın kötüye kullanılmasına dayandırmaktadır. Tüzel kişiliğin varlığı asıl olup borcun yükümlüsü olan bir tüzel kişilik bulunmakta iken şirketin ortaklarına ya da başka bir şirkete karşı bu borçtan dolayı yönelinemeyecektir....
(ÇAMOĞLU, Ersin, ‘’ Ticaret Ortaklıkları Bağlamında Perdenin Kaldırılması Kuramı ve Yargıtay Uygulaması’’, Banka ve Ticaret Hukuku Dergisi, C.32, .S.2, BATIDER, 2016, s.11- 15 ) Tüzel kişilik perdesinin kaldırılması üç şekilde görülebilmektedir. İlki tüzel kişilik perdesinin düz kaldırılması, bu hal şirket borcundan dolayı şirket yönetici ve ortaklarına gidilme olanağı sağlamaktadır. İkincisi tüzel kişilik perdesinin ters kaldırılması, bu hal şirket yönetici veya ortağının borcundan dolayı şirket tüzel kişiliğine gidilmesini sağlamaktadır. Üçüncüsü ise tüzel kişilik perdesinin çapraz kaldırılması olup, bu hal ise hakim şirketler topluluğunda söz konusu olabilmektedir. İkinci konu ise, Güven Teorisidir. Güven kavramı; temelinde, dürüstlük, samimiyet kavramlarını barındıran hukuki, ekonomik, sosyal ve kültürel bir kavramdır. Hukuk, uyuşmazlıkların çözümünü zaman zaman kaynağını dürüstlük kuralından alan taraflar arasındaki güven ilişkisinde bulmaktadır....
Ltd Şti. arasındaki tüzel kişilik perdesinin kaldırılması ve icra takibine yapılan itirazın iptali talep edilmiş, davalı ise, yetkili ve görevli mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, borçlu olmayan bir şirkete tüzel kişilik perdesinin kaldırılması davasının tek başına ikame edilemeyeceğini, davanın pasif husumet yokluğundan reddi gerektiğini, işçilik alacağına ilişkin dosyanın henüz kesinleşmediğini, icra takibinde alacağın % 80 'ninin tahsil edildiğini, davalı şirketin alacaklılardan mal kaçırma amacıyla aldatıcı bir faaliyette bulunmadığını savunmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmiştir. Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Ancak tüzel kişiliğin kötüye kullanıldığı bazı istisnai hallerde tüzel kişilik perdesi aralanmak suretiyle gerçek ya da tüzel kişi ortakların sorumluluğu cihetine gidilebilecektir. Uygulamada ve doktrinde tüzel kişi ile ortaklarının alanlarının ve malvarlığının birbirine karışması halinde, aynı şirketler topluluğu içinde yer alan kardeş şirketler arasında koşulların varlığı halinde ve çok istisnai hallerde Tüzel Kişilik Perdesinin Kaldırılması Teorisinin uygulanmasının mümkün olabileceği de kabul edilmektedir. Perdenin kaldırılması müessesinde olduğu gibi hukuki dayanağı TMK m. 2 hükmünde öngörülen dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılmaması olan organik bağın tüzel kişilik perdesinin kaldırılması ile benzer yönleri bulunmasına rağmen farklı bir kavramdır....