WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar tüketici olup, taraflar arasındaki ilişki tüketici işlemi olduğundan 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3 ve 73. maddeleri gereğince bu işlemden kaynaklanan uyuşmazlıklara da Tüketici Mahkemesi tarafından bakılması gerekmektedir. Davanın görüldüğü yerde ayrı bir Tüketici Mahkemesi varsa çekişmenin tüketici mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması kanundan kaynaklanan bir zorunluluktur. Zira Tüketici Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargılama usulü farklıdır. Davacılar vekili tarafından dava dilekçesinde davanın Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açıldığı, mahkemece yargılama sonucu karar verildiği anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan yasa maddeleri ve düzenlemeler ışığında, somut uyuşmazlıkta, davacılar tüketici konumunda olup, davalı otobüs işleteni ile aralarında akdedilen yolcu taşıma sözleşmesi bir tüketici işlemidir....

    Kanun, 7/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda ve diğer mevzuatta düzenlenen abonelik sözleşmeleri ... " düzenlemesinden de anlaşılacağı üzere, bir ayrım yapılmaksızın, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun gereğince ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden "tüketici" niteğindeki abonelerle birlikte, diğer mevzuatta düzenlenen ve Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun gereğince "tüketici" niteliğinde bulunmayan gerçek ve tüzel kişilerle yapılan abonelik sözleşmelerinden kaynaklanan ve avukatla takip edilen para alacaklarına ilişkin icra takiplerinin de Merkezi Takip Sistemiyle yapılması zorunluluğunu getirilmiştir. Bu nedenlerle , 7155 sayılı Kanun'un 2....

    Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalı işçi, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığına göre davaya bakma hususunda genel mahkemeler görevlidir. Görev konusu resen gözetilir. Davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılması gerekirken, tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 193,00 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalı işçi, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığına göre davaya bakma hususunda genel mahkemeler görevlidir. Görev konusu resen gözetilir. Davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılması gerekirken, tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde iadesine, 25/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalı işçi, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığına göre davaya bakma hususunda genel mahkemeler görevlidir. Görev konusu resen gözetilir. Davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılması gerekirken, tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde iadesine, 25/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Anılan Kanun hükümleri gereği, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra davacı bankanın kredi kartı hamili olan tüketiciye karşı açtığı davaya bakma görevi tüketici mahkemesine aittir. Somut olayda, davacı vekili kredi kartı alacağının tahsili için kart hamili aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptalini talep etmiş olup, dava tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3, 73/1 ve 83/2 maddeleri uyarınca kredi kartı sözleşmelerinden kaynaklanan davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu nazara alındığında uyuşmazlığın ... Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 30/09/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.11.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal tescil olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ... hakkında açılan davanın tefrikine, diğer davalılar hakkında açılan davanın reddine dair verilen 16.04.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yükleniciden kazanılan kişisel hakka dayalı mülkiyet aktarımı istemine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuş, mahkemece dava esastan incelenerek sonuçlandırılmıştır. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3.maddesi ( c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır....

              Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanununun 3.maddesinin (c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır. Dava konusu taşınmaz “konut” niteliğindedir. Anılan yasanın (e) bendindeki tanıma göre tüketici; bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan ... veya tüzel kişiyi, (f) bendindeki tanıma göre de satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan ... veya tüzel kişileri ifade eder. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanununun 23.maddesi hükmüne göre de, bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılması gerekir....

                Tüketici Mahkemesince, ... sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun uygulanmasının olanaklı bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 3. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında hizmet olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet, bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde de, tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır....

                  Bu itibarla, mahkemece, uyuşmazlığın bankacılık işleminden kaynaklanan ticari dava niteliğinde olduğu, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un uygulanmasını gerektirir bir hususun bulunmadığı ve dava tarihi itibari ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un da yürürlükte bulunmadığı nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre, davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın re'sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma sebep ve şekline göre, davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 20/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu