Mudurnu Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 17.01.2023 Tarihli ve 2023/18 Esas, 2023/31 Karar Sayılı Kararı Eldeki dosyanın taşınmaz aynına ilişkin olmadığı, bu sebeple kesin yetkinin de söz konusu olmayacağı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (6502 sayılı Kanun) 73 üncü maddesinin beşinci fıkrasındaki düzenlemede tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bağlı bulunduğu mahkemelerde de açılabileceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, devremülk sözleşmenin iptali, sözleşme karşılığında ödenen bedellerin hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkesi gereği güncel değeri hesaplanarak faizi ile birlikte iadesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
Mudurnu Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 06.04.2023 Tarihli ve 2023/83 Esas, 2023/89 Karar Sayılı Kararı Eldeki dosyanın taşınmaz aynına ilişkin olmadığı, bu sebeple kesin yetkinin de söz konusu olmayacağı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (6502 sayılı Kanun) 73 üncü maddesinin beşinci fıkrasındaki düzenlemede tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bağlı bulunduğu mahkemelerde de açılabileceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, devremülk sözleşmenin iptali, sözleşme karşılığında ödenen bedellerin hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkesi gereği güncel değeri hesaplanarak faizi ile birlikte iadesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
Mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir...” gerekçesi ile hüküm oy çokluğuyla bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava tüketicinin açtığı sözleşmenin iptali ve alacak istemine ilişkindir....
Yalova Tüketici Mahkemesinin 13.11.2023 Tarihli ve 2023/518 Esas, 2023/128 Karar Sayılı Kararı Davacının yalnızca sözleşmenin iptali ile ödenen bedelin istirdadını talep ettiği, tapu iptal ve tescil talebinin olmadığı, hukuk yargılamasının temel ilkelerinden olan tasarruf ilkesi ve taleple bağlılık ilkesi gözetildiğinde davacı tarafından usulüne uygun olarak tapu iptal ve tescil talebini içerir bir dava açılmadığı, tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde açılabileceği, tüketicinin yerleşim yerinin Tekirdağ olduğu, ancak cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunulmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinden cayma nedeniyle sözleşmenin feshi, verilenlerin iadesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı sözleşmenin uyarlanması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı bankadan 03.07.2007 tarihli konut kredisi sözleşmesi ile kredi kullandığını, 120 ay vadeli 381,026 İsviçre Frangı geri ödemeli, aylık 3.175,22 İsviçre frangı ödenmek üzere yapılan sözleşme de sözleşme tarihinde frangın 1.080 Tl iken 9.9.2011 tarihinde 2.034 Tl ye çıktığını, İsviçre Frangındaki beklenmeyen kur artışları yüzünden mağdur olduğunu belirterek sözleşmenin yeni ekonomik şartlara uyarlanmasını istemiştir. Davalıya tebligat yapılmamış,cevap vermemiştir.....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, takip sebebi sözleşmenin tüketici kredisi sözleşmesi olduğu ve tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4822 sayılı Kanunla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde “Bu Kanunun amacı, kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, aydınlatıcı, eğitici, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı önlemleri almak ve tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konudaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir.” şeklinde açıklandıktan sonra, 2. maddesinde “Bu Kanunun 1. maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir....
, müvekkillerinin sözleşme imzalanırken her iki dili de anlayamadıklarını, Noterlik Kanunu'nun 74 maddesi: "İlgili, Türkçe bilmezse andlı bir tercüman bulundurulur." gereğince sözleşmenin geçersiz olduğunu, sözleşme tanzim edildiğinde müvekkillerinin iradelerinin sakatlandığını, Türkçe bilmedikleri ve kendilerini ifade edemedikleri için esaslı yanılmaya düştüklerini, TBK 36. maddesinde yer alan irade bozukluğu hali olan aldatmanın olduğunu, sözleşmenin 4 maddesine göre, alıcının sözleşme tarihinden itibaren en geç 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahip olduğunu, müvekkillerinin sözleşmenin imzalanma tarihi olan 21/11/2018'den sonra ülkelerine dönerek sözleşmenin kendilerine gönderilmesi için davalı şirket yetkilileri ile iletişime geçmişlerse de bu talepleri karşılanmadığını, öncelikle sözleşmenin iptalini, müvekkillerinin davalı tarafa herhangi bir borcu olmadığının tespitine ve buna ilişkin olarak icra takibi başlatılamaması...
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Davacı, müvekkili şirket ile satış vaadi sözleşmesi imzaladıklarını, ancak sözleşmenin geçersiz olduğunu, sözleşme kapsamında davalıya 17.000,00 TL ödediğini, söz konusu akdin şekil şartlarına aykırı olduğunu, bu nedenle sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile yapılan ödemenin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece taraflar arasındaki adi yazılı sözleşmenin geçersiz olduğu, geçerli olmayan borç ilişkisi sonucunda sebepsiz zenginleşme meydana geldiği ve geçersiz sözleşmeye göre herkesin verdiğini geri isteyebileceği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı tarafça istinaf edilmiştir....
Mevcut uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp, şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun tüketici mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerektiğinden, 6502 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkin davalarda yetki konusunda özel bir düzenleme bulunmadığına göre, yetkili mahkeme genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK'nın 6/1. maddesi uyarınca "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar, davacı ... ile satıcı şirket olan ... Tur. İnş. Org. San. ve Tic. Ltd. Şt. arasında... İnş. Tur. Tic. San....