Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda dava, davacıların miras bırakanına kullandırılan tüketici kredisi kapsamında yapılan hayat sigorta poliçesinden kaynaklanmakta olup, davacılar 6502 sayılı Kanun kapsamında tüketici sıfatına sahiptirler. Bu durumda uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13.10.2016 gününde oy birliği ile karar verildi....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacıların murisi ile davalı sigorta şirketi arasında dava dışı banka tarafından kullandırılan zirai kredi kapsamında tesis edilen hayat sigortası poliçesinden kaynaklandığı, davanın dayanağı hayat sigortası sözleşmesi olup banka ile akdedilen kredi sözleşmesi ve kredinin niteliği uyuşmazlığın hukuki nitelemesinde etkili olmadığı, zira hayat sigorta sözleşmelerinin niteliği gereği, sigortalı tarafın mesleği ne olursa olsun (tacir, esnaf, çiftçi vs.) gerçek kişi ve tüketici olması dışında bir seçenek bulunmadığı, davacıların murisi gerçek kişi olup tacir sıfatı da bulunmadığı, bu kapsamda davacıların murisi tüketici olup davalı sigorta şirketi ile arasındaki hayat sigortası sözleşmesine dayalı olarak alacak talebinde bulunulduğundan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3, 73/1 ve 83/2. maddeleri uyarınca davaya bakma görevi tüketici mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine...

      davalı sigorta şirketinin hayat sigorta poliçesi kapsamında sorumlu olduğunun tespitine, müvekkillerinin dava konusu kredi borcundan dolayı borçlu olmadıklarının tespitini talep etmiştir....

        Davalılar murisinin T1 Şubesi'nde iki adet vadesiz mevduat hesabı bulunduğu ve 25280856 nolu hesabın aylık 9,69 TL tutarındaki hayat sigortası prim taksitlerini ödemeye imkan verecek nitelikte olmasına rağmen, söz konusu hayat sigortası prim taksitlerinin bu hesaptan tahsil edilmediği, dolayısıyla davacı bankanın sigorta primlerinin tahsil edilmemesinde kusurlu olduğu, öte yandan ihbar olunan sigorta şirketi Cigna Finans Emeklilik ve Hayat A.Ş'nin de hayat sigortası poliçesini sigorta ettiren davacı bankaya noter aracılığıyla veya iadeli taahhütlü mektupla on günlük süre vererek borcunu yerine getirmesini istememesi, herhangi bir uyarıda bulunmaksızın hayat sigortası poliçesini iptal etmesi sebebiyle kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır....

        Tüketici kredisi sözleşmesinde ve tüm sigorta poliçelerinin üzerinde kredi veren bankanın adına daini ve mürtein kaydı bulunacağı yazılı olup, sigorta şirketinin yanıtına karşı, davacı banka lehtar olduğu sigorta poliçesindeki hakları muristen talep ettiğinden, sigorta şirketinin ona karşı ileri sürebileceği bir defi ve itiraz hakkı bulunmamaktadır. Davalının murisi bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde; tüketici sigortalı, banka dar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketidir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir....

        Somut uyuşmazlıkta, davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin davalı bankadan tüketici kredisi aldığını, kredi alırken diğer davalı sigorta şirketi tarafından hayat sigortası yapıldığını, kredi borcu bitmeden murisin vefatı üzerine davalı sigorta şirketi tarafından kredi borcunun ödenmesi gerekirken ödeme yapmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 6.000 TL alacak talebinde bulunmuştur. Bu durumda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tüketici kredisinden değil sigorta poliçesinden kaynaklandığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'nun 21. ve 22. (1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince ... Asliye 2. Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05/07/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Tüm sigorta poliçelerinin üzerinde kredi veren bankanın adına dain ve mürtehin kaydı bulunacağı yazılı olup sigorta şirketinin menfi yanıtına karşı, davacı banka lehtar olduğu sigorta poliçesindeki hakları talep ettiğinde, sigorta şirketinin ona karşı ileri sürebileceği bir defi ve itiraz hakkı bulunmamaktadır. Dava dışı müteveffa sigortalının bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde; tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketidir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir....

            Bu durumda mahkemeler arasında olumsuz görev uyuşmazlığının doğduğu, sorunun merci tayini yoluyla çözülebileceği tespit edilmiştir Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe: Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı Kanunun 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür....

            UYUŞMAZLIK: Uyuşmazlık, hayat sigortası poliçesinden kaynaklı menfi tespit davasında ilk derece mahkemesince verilen kararın yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE : İnceleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, müteveffa sigortalı ile davalı Sigorta şirketi arasındaki hayat sigortası poliçesinden haksız olarak cayıldığının tespiti ve borçlu olmadığının tespitine yönelik menfi tespit davasıdır. Davacılar murisi Selçuk Ekici'nin 13/03/2021 tarihinde vefat ettiği, murisinin hayatta iken davalı banka şubesi ile kredi sözleşmesi akdettiği, 04/04/2019 ve 13/04/2021 tarihli poliçeler ile hayat sigortası poliçesi yaptırdığı anlaşılmıştır....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2021 NUMARASI : 2019/224 ESAS, 2021/172 KARAR DAVA KONUSU : Alacak KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıların murisi T1 'nun davalı Vakıfbank AŞ'den 2011 ve 2012 tarihlerinde 6005715158 ve 6006701402 nolu vd.krediler kapsamında 175.000,00 TL anaparalı ihtiyaç kredi kullandığını, sigorta şirketi tarafından kredi risklerini teminen hayat sigorta poliçesinin tanzim edildiğini, kredi borçlusu muris hakkında 04/09/2015 tarihinde Sinop Atatürk Devlet Hastanesi tarafından ALS hastalığı tanısı konulduğunu ve %100 oranında özürlü raporu verildiğini, davacıların murisinin 13/11/2018 tarihinde vefat ettiğini, kredi borçlusu hakkında davalı sigorta şirketi tarafından kredi sözleşmesi kapsamında 5 yıllık hayat sigorta poliçesi düzenlenmiş olmasına ve 5 yıllık kredi sözleşmesine ait tüm primlerin de muristen tahsil edilmiş olmasına rağmen, riskin gerçekleştiği tarih itibariyle davalılardan...

            UYAP Entegrasyonu