Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 22.03.2005 günlü dilekçesinde yükleniciden yazılı sözleşme ile satın aldığı konutun tapusunun iptalini, adına tescilini talep etmektedir....
Davaya 26.09.2007 tarihli dilekçeleri ile müdahil olarak katılan davacılar dava konusu taşınmazda satın almış oldukları bağımsız bölümlere isabet eden arsa paylarının adlarına tescili isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı ve müdahil davacılar temyiz etmiştir. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3.maddesi (c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır. Dava konusu taşınmaz konut niteliğindedir....
Tüketici ile 14. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dilekçesinde yükleniciden yazılı sözleşme ile konut aldığını, ancak davalının edimini yerine getirmediğinden satış sözleşmesinin feshini, düzenlenen senetlerin iptalini, ödediği paranın geri alınmasını talep etmektedir....
Dava, yükleniciden kazanılan kişisel hakka dayalı mülkiyet aktarımı istemine ilişkindir. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3.maddesi (c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır. Dava konusu taşınmaz “konut” niteliğindedir. Anılan yasanın (e) bendindeki tanıma göre tüketici; bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek veya tüzel kişiyi, (f) bendindeki tanıma göre 2010/7658 - 9053 de satıcı; kamu tüzel kişileri dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetler kapsamındaki tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri ifade eder. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 23.maddesi hükmüne göre de, bu kanun uygulaması ile ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılması gerekir....
Çünkü, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasada 4822 sayılı Yasanın 3/c maddesiyle değişiklik yapılarak "konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar" da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığından aynı Yasanın 23. maddesine göre bu yasanın uygulamasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görülmesi zorunludur. Diğer taraftan, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması hakkındaki yasa açısından önemli olan, davanın taraflarının bu yasanın 3. maddesinde tanımları yapılan kişiler olması, yerine getirilmesi istenen hakkın da yasada tanımlanan satıcı ile yine yasada tanımı yapılan tüketiciyi ilgilendirmesidir. Yoksa yasa kapsamında olan bir mal veya hizmetin resmi veya adi yazılı şekle uyularak yapılmasının, mahkemenin görevini belirlemesi açısından bir önemi yoktur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yükleniciden temlike dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır. Söz konusu taşınmazın da konut satış sözleşmesiyle satın alındığı belirtilerek bu dava açılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yükleniciden temlik alınan konut niteliğindeki taşınmazın ipoteklerden ari olarak tescil istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır. Söz konusu taşınmazın da konut satış sözleşmesiyle satın alındığı belirtilerek bu dava açılmıştır....
Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davacıya talep ettiği kredi ile alakalı sözleşme imzalanmadan 1- 2 gün önce konut finansmanı sözleşmesi öncesi bilgi formu verildiği, davacının bu formu inceleyerek kredi kullanmak istediğini belirttiğini, Dava konusu kredide kredi komisyonunun müşteri ile banka arasında serbestçe belirlendiği ve kredi sözleşmesinde de açıkça belirtildiğini, davacının kullandığı kredi tutarlarının binde beşi oranında komisyon ücreti tahsil edildiğini, dava konusu komisyon tutarının davacı ile görüşülerek belirlendiği, davacı konut alımı sebebiyle finansman talebinde bulunduğunda bu kredi kapsamında ekspertiz ücreti adı altında ücret alındığı, ekspertiz ücretinin sözleşme hükmüne göre alındığını, davacı konut alımı sebebiyle finansman talebinde bulunduğundan bu kredi kapsamında ipotek tesis ücreti alındığını, bu masrafın zorunlu masraf olarak tahsil edildiğini, bu nedenle iadesinin yasaya aykırı olduğu, bu nedenlerle açılan davanın reddini talep etmiştir...
Şti ve ... vekilinin tavzih talebi mahkemece 09.09.2014 tarihli ek karar ile reddedilmiştir. Davalı ... Petrol Ürü. Nak. Tur. Gıda İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti. ve ... vekili tavzih talebinin reddi kararını temyiz etmiştir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır. Söz konusu taşınmazın da bir konut satış sözleşmesiyle satın alındığı belirtilerek bu dava açılmıştır....
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3. Maddesi (c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır. Dava konusu taşınmaz “konut” niteliğindedir. Anılan yasanın (e) bendindeki tanıma göre tüketici; bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek veya tüzel kişiyi, (f) bendindeki tanıma göre de satıcı; kamu tüzel kişileri dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetler kapsamındaki tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri ifade eder. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 23. maddesi hükmüne göre de bu kanun uygulaması ile ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılması gerekir....