Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle, dosya arasında bulunması gereken; davalı tarafın abonelik durumunu-abonelik tarifesini gösterir, sözleşme, fatura vs. belgenin onaylı suretinin taraflardan sorularak celbedilerek dava dosyasına konulması ve temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın yeniden mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Bu nedenle, dosya arasında bulunması gereken; davalı tarafın abonelik durumunu-abonelik tarifesini gösterir, sözleşme, fatura vs. belgenin onaylı suretinin taraflardan sorularak celbedilerek dava dosyasına konulması ve temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın yeniden mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Yetkili servisi sıfatıyla imzaladığı cep telefonu abonelik sözleşmesinden kaynaklanan hukukî uyuşmazlık da, Tüketici Mahkemesinin mi yoksa genel mahkemenin mi (Asliye Hukuk) görevli olduğu noktasında toplanmaktadır. Bir hukukî işlemin 4077 ve 6502 sayılı yasaların kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasaların amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta; davacı ile davalı arasında ...tarife kodlu cep telefonu aboneliği ihdas edildiği ve davacının da abonelik sözleşmesini .. Yetkili Servisi sıfatıyla imzaladığı, taraflar arasında 4077 ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunların tarif ettiği anlamda bir tüketici işlemi bulunmadığı açık ve nettir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak sözkonusu olmaz....

        Mahkememizce de yargılama bu yönde yapılmış, sunulan fotokopiler üzerinden alınacak raporun hükme esas alınamayacak olması sebebiyle davacının bilirkişi raporu alınması talebi uygun bulunmamış, kesin süreye rağmen evrak aslı sunulmadığından ihtarata uygun biçimde imzanın davalıya ait olmadığının kabulü gerekmiş, davacı tarafça gelinen aşamada davalının söz konusu abonelik sözleşmesinden kaynaklı önceden bir ödeme yaptığı da iddia ve ispat edilemediğine göre davalının sözleşmeden sorumlu olmadığı anlaşılmış, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava, Kurumsal Abonelik Sözleşmesinden kaynaklı faturaya dayalı alacak davasıdır.Dosya ------ bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmıştır....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Elektrik aboneliği sebebiyle meydana gelen ihtilaflarda T4 A.Ş. muhatap olmadığı, davalı şirket kayıtlarında davacı vekilinin iddiasının aksine davacının aleyhine başlatılan icra takibine karşı davacının borçlu olmadığına ilişkin ihbarı bulunmadığı, davacı vekilince davalı şirket tarafından davacı aleyhine haksız borç tahakkuk ettirildiğini beyan edilmişse de davacı aleyhine abonelik sözleşmesinden doğan borcu elektrik aboneliği ile ilgili işlemleri yapan T6 A.Ş.tarafından tahakkuk ettirilmiş olduğu, davacı vekilince abonelik borcu tahakkuk ettirilen söz konusu adreste davacının hiç bulunmadığına, başka bir adreste ikamet ettiğine dair yeterli delil sunulamamış olduğu, dava dilekçesinde bildirilen delillerin ve eklerin bir örneği davalıya tebliğ edilmemiş olduğu, davacının öncelikle ihtirazi kayıtla ödeme yaptığını da ispatlaması gerektiği, T6 A.Ş tarafından abonelik sözleşmeleri EPDK Tüketici Hizmetleri...

            DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava abonelik sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı hakkında ödenmeyen fatura bedeline dayalı olarak yapılan ilamsız takipte, davalı borçlunun itirazı üzerine, takibin durmasından sonra davacı tarafça itirazın iptali talep edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı tarafın abonelik sözleşmesinden doğan davacıya karşı borcu bulunup bulunmadığı varsa borç miktarı noktasında toplanmaktadır. Bütün dosya kapsamı, alınan hüküm kurmaya, mahkeme ve kanun yolu denetimine elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda değerlendirildiğinde; davalının abonelik sözleşmesinden ve dolayısıyla elektrik hizmet bedelinden sorumlu olduğu kanaatine varıldığından ve bilirkişiler tarafından raporda hesaplanan bedelin takip miktarıyla uyuştuğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Yargıtay 19.Hukuk Dairesi'nin 20.06.2016 tarih 2016/2941 E. 2016/10949 K....

              Elektrik abonelik sözleşmesini imzalayan ve aboneliği devam eden abone, tesisatta kullanılan elektrik bakımından elektrik dağıtım şirketine karşı sözleşme gereği sorumlu olduğu gibi, elektrik sayacının muhafazası konusunda da sorumluluğu devam eder. Buna göre, fiili kullanıcıya karşı rücu hakkı mevcut olan abonenin, sözleşmesi iptal edilmediği sürece, kullanım bedelinden dolayı fiili kullanıcı ile beraber müteselsil sorumluluğunun devam edeceği kuşkusuzdur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış uygulamasına göre, abonelik iptal ettirilmedikçe, o abonelik üzerinden tüketilen su, elektrik ve doğalgaz gibi abonelik bedellerinden fiili kullanıcı ile birlikte abone de müteselsilen sorumludur....

              DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Abonelik sözleşmesinden kaynaklı uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğunu,davacı ile müvekkili şirket arasında imzalanan abonelik sözleşmesi 06/08/2009 tarihli olup işbu sözleşmenin taraflarınca dosyaya sunulduğunu, davacı dava dilekçesi ile kimlik kartını 2010 yılında kaybettiğini belirtmiş olmakla birlikte,görüldüğü üzere davacının kimlik kartını kaybettiğini iddia ettiği tarihten önce sözleşme kurulmuş kendisine ait kimlik bilgileri veya pasaport fotokopisi ile üçüncü bir şahıs tarafından hat satın alınabilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355....

              Yine aynı maddenin 5. fıkrasında dördüncü fıkra kapsamında, bir önceki tüketicinin perakende satış sözleşmesini sonlandırmadan kullanım yerinden ayrılması halinde, görevli tedarik şirketinin, yeni başvuru sahibinden söz konusu yerin kullanım hakkına sahip olduğunu belgelemesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Bu açıklamalar doğrultusunda uyuşmazlık değerlendirildiğinde; davacı, kiracısı olduğu dava konusu taşınmaz için davalı yana elektrik aboneliği tesisi için başvuruda bulunmuşsa da önceki abonenin ödenmeyen borcu bulunduğu gerekçesiyle yeni abonelik talebinin reddedildiği gerekçesiyle iş bu davayı açmıştır. Dosyadaki deliller incelendiğinde dava konusu taşınmazda Mülayim Yılmaz adına 63708 nolu abonelik bulunduğu, davacının 20/11/2019 tarihinden itibaren dava konusu yeri kiraladığı ve kendi adına yeni abonelik talep ettiği ancak önceki abonenin toplam 13.281,50 TL borcunun bulunduğu anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu