ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/11/2021 NUMARASI : 2021/230 2021/97 DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden KARAR : Taraflar arasındaki Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak davasında mahkemeler arasında oluşan yetki uyuşmazlığının merci tayini yoluyla giderilmesi Erzin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) tarafından talep edilmekle dosya kapsamı incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile davacı arasında imzalanan 28/12/2014 tarihli sözleşme No İD 07410 sayılı Devremülk Satış Vaadi Sözleşmesi uyarınca müvekkil yatırım amaçlı devremülk satın alındığını, müvekkilin sözleşmeye ilişkin tüm taksit ödemelerinin 18.000,00 TL ödeyerek yerine getirdiğini, yani edimi ifa ettiğini, fakat davalı şirketin taahhüdü yerine getirmeyerek inşaat, kiralama ve satış işlemini yapmadığını, sözleşmenin 5. Maddesinde belirlenen teslim tarihine uyulmadığını, sözleşmenin 5....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 05/01/2021 NUMARASI : 2019/1111 ESAS 2021/27 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Taraflar arasındaki davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı Kuşadası Otel şirket vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Arzu Kendir tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı Şifa Tur Organizasyon Tur. İnş. Tic. Ltd....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki fesih davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 13.11.2011 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye gönderilmediğini, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile yapılan ödeme tutarı 250 TL. ile verilen senetlerin iptaline karar verilmesini istemiştir....
A.Ş ile 23.9.1995 tarihli devre tatil sözleşmesi yaptığı ve tesisi işleten davalı tarafından 2004 yılında tesise alınmadığı belirtilerek, maddi ve manevi tazminat talepli bu dava açılmıştır. Davalı ise, davacının 2004 yılında tesise gelmediğini savunmuştur. davacının 2004 yılında devre tatilden yararlandırılmadığı sabit olmakla birlikte, ailece tesise geldiği halde içeri alınmadıkları, davacı tarafından ispatlanamamıştır. Şu halde davacının manevi tazminat talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde 2.000 YTL manevi tazminata hükmedilmesi, usul ve yasaya aykırıdır. 3-Davacı BK.'nun 101.maddesi gereğince ihtarname göndererek davalıyı temerrüde düşürmediğine göre, hükmedilen alacaklara dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, asıl dava ile birleştirilen dosyalarda 3.9.2004 ve 3.9.2005 tarihlerinden itibaren faize hükmedilmesi, bozma nedenidir....
Sözleşmenin hükümleri bu aşamada askıda olup, tüketici bu süre içinde caymazsa sözleşme başladığından itibaren hükümlerini doğurur, cayması halinde başlangıcından itibaren hüküm doğurmaz. Taraflar arasında devre tatil satış sözleşmesi imzalanmakla birlikte, davacı tüketici tatil hakkını 11.6.2004-19.6.2004 tarihleri arasında kullanmış olup, davacının cayma süresi bu tarihten itibaren başlar. Davacı da 19.6.2004 tarihinde başlayan cayma hakkını süresinde kullanmamış ve 26.4.2005 tarihinde davalıya ihtarname göndermiştir. Bu durumda sözleşmenin davacı tarafından benimsendiğinin kabulü gerekmektedir. Öyle olunca davanın reddi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Somut uyuşmazlıkta davalı şirket (satıcı) ile davacı (alıcı) arasında davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 Sayılı Kanunun 6/B maddesi kapsamında düzenlenen devre tatil sözleşmesinin bulunduğu anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Diğer davalı ...'ne ilişkin davanın da diğer davalıya tebaen özel mahkeme niteliğindeki Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz....
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinin feshine, davacının yararlanamadığı 2004 yılı devre tatil bedeli olan 601,00 YTL ile dava tarihinden 31.12.2020 yılına kadar devre tatil bedeli olan 4.343,00 YTL’nin reeskont faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, fazla talebin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı ve her iki davalı tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davalılardan ... A.Ş. ile imzalamış olduğu, 31.12.2020 yılına kadar geçerli olan devre tatil sözleşmesi gereğince, ... Tatil Köyünün D-82 nolu ünitesinde her yılın 34. haftasında tatil hakkını kullanmakta iken, devre tatil köyü işletmesinin 1999 yılında diğer davalı ......
Asıl dava yönünden istinaf başvuru sebeplerinin incelenmesi neticesinde; Davacı-karşı davalı tüketici ile devre tatil sağlayıcısı konumundaki davalı-karşı davacı şirket arasında 12/04/1991 tarihinde Bolu ili, Merkez ilçe, Ömerler köyü İkisuarası Mevkiinde kain 1406 parsel sayılı taşınmaz üzerinde C bölgedeki 60 kapı numaralı ev için toplam 9.215.500 TL bedelle Devre Tatil Sözleşmesi imzalandığı, sözleşme konusu devre tatil bedelinin 1.375.000 TL'sinin peşin olarak ödendiği, kalan 7.837.500 TL sinin 30 ayda ödenmesinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin 17. maddesinde öngörülen (99) yıllık devre tatil süresinin sona ermediği ve davalı şirket tarafından davacıya gönderilen ve dava dilekçesinde bahse konu 29/09/2015 tarihli davalı şirket yazısı ile davacı tüketiciden dava konusu tesisin bulunduğu tatil köyünden faydalanmaya devam edebilmeleri için devre kullanımlarına ilişkin olarak belirlenecek devre servis bedeli (DSB) ile Bolu 2....
KARAR Davacı, davalı şirket ile 05.02.2000 tarihinde 40 yıllık 12.000-DM bedelle devre tatil sözleşmesi yapıldığını, geçmiş dönemlerde devre tatil hakkının kullanıldığını, tesisteki aksaklıklar ve taahhütlerin tüm uyarılara rağmen yerine getirilmediğini, 2012 yılı hariç tüm bakım ve işletme aidatlarını ödendiğini, tesislerin bakımsız olduğunu, kullanıma elverişli olmadığını ve kullandırılmadığını, dava konusu tatil köyünün iskanı olup olmadığının belli olmadığını belirterek sözleşmenin feshine, 28 yıl için peşin ödenen ve toplam ödeme bedeli olan 12.000-DM’nın 12 yıllık ödemelerinin davalıya bırakılarak bakiye kalan bedelin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, devre tatil sözleşmesinin feshi ve fesih tarihinden sonra kalan bakiye kullanım bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı... şirketi ile 30.6.2009 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını, diğer davalı şirketin de tesisin maliki olduğunu, davalıların sorumluluklarını yerine getirmediğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu ileri sürerek sözleşmenin feshi ile ödenen bedel ile, tazminat ve aidat bedelinin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır....