Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı, uzun süre sonra fesih hakkının kullanılmasının iyiniyet kuralı ile bağdaşmayacağı,tatil hakkını da kullandığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde kuşadasında bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra ,davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 12.10.1997 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanma imkanın kalmadığını, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil Sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre tatile konu tesisin, 125 parsel üzerinde yapımı bitmiş tesis olduğu açıklanmıştır....
AŞ.’ye devrettiğini, 2004 yılında tatil hakkını kullanmak üzere tesislere gittiğinde içeri alınmadığını, bu nedenle tatil yapamadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere tatil sözleşmesi gereği kazanılmış olan devre tatil haklarının hükmen tespiti ile davalılarca 2004 yılında kullandırılmayan devre tatil hakları için şimdilik 9.600.00.TL maddi tazminat ve 15.000.00.TL manevi tazminat alacağının haksız fiil tarihi olan 01.09.2004 tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..... ile diğer davalı ... İnş.San.Tic.A.Ş. davanın reddini dilemişlerdir....
Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı, sözleşmenin davacı tarafça benimsendiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 9.8.2006 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesine konu tesise ait olduğu bildirilen benzer dosyalara ibraz edilen ......
Ltd.Şti arasındaki ihtilaf nedeniyle açılan dava sonunda devre mülklerin yıkımına karar verildiğini, artık teslimin imkansız olduğunu, davalıların sözleşme konusu devre mülkün teslim edilmemesi nedeniyle uğradığı zararlardan sorumlu olması gerektiğini ileri sürerek ödediği 3850 DM satış bedeli,fazla hakları saklı munzam zarar toplamı 1000,00 YTL nin tahsilini istemiştir Davalılar davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kabülüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu 2007/2630-8822 kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir....
Asıl dava yönünden istinaf başvuru sebeplerinin incelenmesi neticesinde; Davacı-karşı davalı tüketici ile devre tatil sağlayıcısı konumundaki davalı-karşı davacı şirket arasında 1990 tarihinde Bolu ili, Merkez ilçe, Ömerler köyü İkisuarası mevkiinde kain 1406 parsel sayılı taşınmaz üzerinde taşınmazla ilgili toplam eski para ile 13.500.000 bedelle Devre Tatil Sözleşmesi imzalandığı, sözleşme konusu devre tatil bedelinin 2.250.000 TL'sinin peşin alındığı, geriye kalan bedelin (20) ayda ödeneceğinin, sözleşmenin 17. maddesinde öngörülen (99) yıllık devre tatil süresinin sona ermediği ve davalı şirket tarafından davacıya gönderilen ve dava dilekçesinde bahse konu 29/09/2015 tarihli davalı şirket yazısı ile davacı tüketiciden dava konusu tesisin bulunduğu tatil köyünden faydalanmaya devam edebilmeleri için devre kullanımlarına ilişkin olarak belirlenecek devre servis bedeli (DSB) ile Bolu 2....
KARAR Davacı, davalı ile 27.9.2005 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladığını ancak karşılıklı irade ile feshine karar verilmesi nedeniyle sözleşme kapsamında ödediği kullanılmayan döneme isabet eden satış bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile tatil bedellerine ilişkin isteğin reddine, devre tatil sözleşmelerinin feshine, sözleşme bedelinin denkleştirici adalete göre ulaştığı tazminattan 1.000 TL.nin dava, 49.801 TL.nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacının I. bölgesi 403 kapı nolu 14.dönem için 30.6.1988 tarihinde imzaladığı devre tatil sözleşmesi ile sözleşme bedelinden, 331.500 TL.nin peşin ve bakiyesi 2.983.500 TL.nin 30 ayda ödeneceğinin kararlaştırıldığı, B bölgesi 83 kapı nolu 5.dönem için 30.6.1988 tarihinde imzaladığı devre tatil sözleşmesi ile sözleşme bedelinden, 518.500 TL.nin peşin ve bakiyesi 4.666.550 TL.nin 30 ayda ödeneceğinin, D bölgesi 83 kapı nolu 1.dönem için 30.6.1988 tarihinde imzaladığı devre tatil sözleşmesi ile sözleşme bedelinden, 850.000 TL.nin peşin ve bakiyesi 7.650.000 TL.nin 30 ayda ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1336 KARAR NO : 2022/1348 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SAKARYA TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/126 ESAS - 2022/721 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Sakarya Tüketici Mahkemesi'nin 2021/126 E - 2022/721 K sayılı dosyasından verilen 29/06/2022 tarihli karara karşı davacı tarafça istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafı ile davalı şirket arasında 18/01/2015 tarihinde Ankara ilinde bulunan devre mülk satış sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme gereği 38 taksit 332,00 TL ödemeler halinde toplam 12.600,00 TL ödeme yapılması konusunda anlaştıklarını, tüm borcunu ödemesine rağmen sözleşmede belirtilen 18/01/2018 tarihinde teslim edilmediğini...
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/514 ESAS - 2020/570 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinin İptali ve Bedel İadesi KARAR : Kocaeli 2.Tüketici Mahkemesi'nin 2017/514 Esas, 2020/570 Karar sayılı dosyasından verilen 07/12/2020 tarihli karara karşı davacı vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalı taraf arasında 23/07/2011 tarihinde EMTY469 nolu üyelik sözleşmesi yapıldığını, sözleşme içeriğine göre taraflar 4 kişilik, 17 yıllık, 40 hafta kırmızı dönem, 2021 ünite no şeklinde anlaşıldığını, sözleşme içeriğinde toplamda 7.697,00 TL olan ödemenin 10 taksit şeklinde ödeneceğine dair ödeme planı mevcut olduğunu, müvekkilinin kararlaştırılan şekilde ödemeleri yapmış ve sözleşme hükümlerine göre devre mülkten faydalanmaya hak kazandığını, müvekkilinin sözleşme hükümlerine...
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/02/2019 NUMARASI : 2018/397 ESAS 2019/70 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : İSTANBUL 5. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 12/02/2019 tarihli ve 2018/397 Esas 2019/70 Karar sayılı dosyasında verilen karar; vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....