YANIT: Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; müvekkili firma tarafından imal edilen su deposunun ayıplı ifa nedeniyle paslandığının ve ayıplı ifa nedeniyle su deposunun kullanılamadığının beyan olunduğunu, müvekkil firmanın davaya konu malı Ergünler T7 Şirketi'ne fatura ettirmesi nedeniyle husumet itirazlarının bulunduğunu, malın tesliminin ilgili firma tarafından yapıldığını, söz konusu deponun 22/07/2016 tarihinde fatura edildiğini, bu tarihten önce kurulum gerçekleştiği için ayıplı ifa itirazının zamanaşımına uğradığını, davacı tarafın iddialarından da anlaşılacağı üzere deponun davacı tarafça temizlettirildiğini, temizlenmeden önce paslanma ya da ayıplı ifa olmadığına göre bu durumdan davalının sorumlu tutulmasının imkansız olduğunu, 2 yıl garantili olan ürünün yetkisiz kişilere temizletildiğini, temizliği yapan kişilerin konusunda uzman olup olmadığının bilinmediğini, ayıp itirazının şekil unsurlarına uyulmadığını, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine...
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, otel hizmetinin ayıplı ifasından kaynaklı zararın giderilmesine ilişkin maddi ve manevi tazminat istemlidir. Davacı vekilince ayrıca maddi ve manevi tazminat taleplerini karşılamaya yeter miktarda davalıların mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; HMK'nun 389.maddesi uyarınca uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, davacının talebinin tazminat olması sebebiyle ihtiyati tedbir talep edilen davalıların mal varlığının uyuşmazlık konusu olmadığından bahisle davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karar süresi içerisinde davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir....
nolu taşınmazın tapusunu almış olmasına rağmen projenin hala iskanının alınmamış olması, taşınmazdaki bir kısım imalatların eksik ve hatalı olması, buna göre ayıplı teslim nedeniyle tazminat ve aynen ifa istemine ilişkin olduğu ve davanın derdest olduğu anlaşılmıştır. V- DELİLLERİN TARTIŞILMASI, YARGILAMA ve GEREKÇE 7. Dava; davacı tarafından, davalı yandan satın alınan dava konusu taşınmazın ayıplı olduğundan bahisle tazminat ve aynen ifa istemine ilişkindir. 8. Davaların birleştirilmesi kurumu HMK 166 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. 9. Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. 10. Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır. 11....
Dava dilekçesinde, ayıplı araçtan kaynaklı sözleşmenin feshi, bedelin iadesi, verilen senetlerin iptali, ödenen ekspertiz bedelinin iadesi ve ayıptan kaynaklı duyulan manevi üzüntü nedeniyle manevi tazminat talep edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece kurulan hükümde sözleşme sebebiyle kısmen yapılan ödemenin iadesine karar verildiği, fazlaya ilişkin istemin ise reddedildiği belirtilmesine rağmen dava dilekçesinde talep edilen sözleşmenin feshi ve senetlere yönelik herhangi bir hüküm ve gerekçe tesis edilmediği anlaşılmıştır. Bu nedenle de davanın ret ve kabul oranlarının belirlenmesi ve denetlenmesinin mümkün olmadığı görülmüştür. Mahkemece yapılmasına gereken, hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında, dava dilekçesindeki tüm taleplerin davacı tarafa açıkça sorulması ve açıklatılan talepler hakkında dosyadaki tüm delillerin değerlendirilip gerekçelendirilerek olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekmektedir....
Bina giriş kapılarındaki panellerden daire içi diafonlar arandığında diafonlarda dışarıdaki görüntünün görülememesi (her iki apartman içinde), diafonlarda sesin gürültülü ve rahatsız edici bir şekilde gelmesi, daire içi diafonların dokunmatik tuşlarının düzenli bir şekilde çalışmaması bu sebeple diafonların kendilerinden beklenen faydayı sağlayamaması nedeniyle dava konusu diafonların kullanıcı kaynaklı olmayan üretim ve kurulum kaynaklı ayıplı olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, ayıplı ifadan kaynaklı tazminat istemine ilişkin olup, uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanundan kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 13.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ulaştırılan parçalarla birlikte makine kullanılmak istenildiğinde yeni arızaların meydana geldiğini, dava konusu maske üretim makinesinden hiçbir fayda sağlanamadığını, maske üretim makinesinde tespit edilen gizli ayıpların, davalı tarafça giderilmediğini, uzayan süreç sonununda makinenin müvekkilinin kendi çabalarıyla kullanıma hazır hale getirebildiğini, müvekkilinin maddi kaybının karşılanmadığını, müvekkilinin, davalıdan satın aldığı maske makinesine güvenerek birçok sipariş aldığını, ancak makinenin ayıplı olması ve ayıbın giderilmemesi nedeniyle kazanç ve itibar kaybı yaşadığını bildirerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla HMK 107 uyarınca açılan belirsiz alacak davasının kabulü ile müvekkilinin ayıplı ifa nedeniyle doğan zararına yönelik ileride artırılmak üzere şimdilik 10.000 TL'nin davalıdan avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2019 NUMARASI : 2017/627 ESAS, 2019/795 KARAR DAVA KONUSU : T KARAR : Taraflar arasındaki tazminat davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı T3 Mim. Müh. Eml. San. Tic. Ltd....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, ayıplı ifa nedeniyle sözleşmenin feshi, yapılan ödemenin iadesi ve ayıplı imalâtın söküm bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Eser sözleşmesi ilişkilerinde ayıp, sözleşme ve ekleri ile iş sahibinin beklediği amaca göre eserde bulunması gereken bazı niteliklerin bulunmaması ya da olmaması gereken bozuklukların olması şeklinde tanımlanmaktadır (Yargıtay 15. H.D. 13.11.2017 gün 2016/4967 Esas 2017/3924 Karar sayılı ilâmı). Sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 475. maddesinde eser sözleşmelerinde ayıp halinde iş sahibinin seçimlik hakları gösterilmiştir....
Dava konusu somut uyuşmazlıkta ise Davacı alıcı tüketici,sözleşmenin feshini ve davalı satıcı borçludan taşınmazın tescilini de talep etmeden sadece geç teslimden kaynaklı gecikme cezası alacağının tahsilini istemiştir.Dava dilekcesinde SÖZLEŞMENİN FESHİNİ ve BEDEL İADESİNİ TALEP ETMEYEN Davacı satıcı tüketici, geç teslim nedeniyle gecikme cezası/kira bedelini ve ayıplı ifa.eksik ifa nedeniyle oluşan zararlarını ancak satışa konu taşınmazın KENDİSİNE FİİLEN TESLİMİ ve TAPUSUNUN TESCİLİ TARİHİNDEN İTİBAREN 6098 s.TBK.nun 125.m.sindeki seçimlik hakları ile satışa konu taşınmazın yapımı sonrasında davalı satıcı mütahit tarafından davacı alıcı/tüketiciye taşınmazın fiilen teslimi ve tapunun davacı adına tescili halinde geçersiz sözleşme geçerli hale geleceğinden 6502 s.tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 11.m.sindeki seçimlik haklarını FİİLİ TESLİM ve TAPU TESCİL TARİHİNDEN İTİBAREN YASAL SÜRE İÇİNDE davalı satıcıdan isyeyebilir....