Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davacının zararın trafik kazası nedeniyle meydana geldiğini ispat etmesi gerektiğini, davacının tam kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacının zararın trafik kazası sonucu oluştuğunu ispat etmesi gerektiği, hastane kayıtlarınada davacının beyanına göre trafik kazsı olduğu belirtildiği, Cumhuriyet savcılığı dosyasında kazası gören kimse olmadığı, kamera kaydı bulunmadığının belirtildiği, davacı tarafından yaralanmanın trafik kazası sonucu meydana geldiğine dair ispata yönelik hiçbir delil sunulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava trafik kazası sonucu yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde plakasını ve modelini tespit edemediği bir aracın kendisine çarpması nedeniyle yaralandığını iddia etmiştir....

    Ceza Dairesinin 18/06/2019 tarihli ve 2018/4357 esas, 2019/9639 karar sayılı ilâmında "Kaza tespit tutanağı, kazaya karışan taraflar arasında çıkabilecek cezai ve hukuki uyuşmazlıkların çözümüne esas olacak ve trafik zabıtasınca düzenlenecek bir belgedir. 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 10. maddesi çerçevesinde, Sulh Ceza Hakimliğine görev yükleyen “Diğer Kanun” niteliğindeki 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile bu Kanuna göre çıkarılan Karayolları Trafik Yönetmeliğinde, trafik kazası tespit tutanağının iptali için Sulh Ceza Mahkemesine başvurulacağı yönünde hiçbir hüküm bulunmamaktadır. Trafik kazası tespit tutanağı, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun “İdari Yaptırımlar” başlıklı 16. maddesinde yer alan idari para cezası ile idari yaptırımlar kapsamına da girmemektedir. Trafik kazası tespit tutanağı, bir idari yaptırım veya tedbir niteliğinde bulunmayan durum tespitinden ibarettir....

      Davalı, davacıyla trafik sigortasına başvurmamak şartıyla anlaşmasına rağmen davacının trafik sigortasına başvurarak zararını tazmin ettiğini, oluşan zararı ikinci kez tahsil etmek istediğini ve senet bedelini talep etmekte haksız olduğunu savunmuştur. Mahkemece, davalının senedin teminat senedi olarak düzenlendiğini yazılı delillerle ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. 01.08.2009 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle taraflar anlaşarak dava konusu senedi düzenlemişlerdir. Senedin arka yüzüne, meydana gelen trafik kazası sonucu oluşan hasara ilişkin olarak düzenlendiği ve "trafik sigortasına ve adli mercilere dava açılmayacaktır" ibaresi yazılarak taraflarca imzalanmıştır. Tarafların meydana gelen trafik kazası nedeniyle oluşan zarar için anlaştıkları, dava konusu senedi düzenledikleri ve anlaşma şartlarını senedin arka yüzüne yazdıkları hususu mahkemenin ve tarafların kabulündedir....

        Somut olayda, davacının ,davasında, 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu 2918 sayılı Trafik Yasasının 98. maddesi ne dayandığı ,söz konusu maddede ise aynen " Sağlık hizmet bedellerinin ödenmesi : Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır" şeklinde olduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamından,davacı trafik kazası geçirmesi üzerine, özel sağlık kuruluşunda tedavi gördüğü,. Trafik kazası sonucu tedavi nedeniyle yaptığı sağlık harcamalarını 2918 sayılı Trafik Yasasının 98. maddesine istinaden, Sosyal SigortalarKurumundan talep ettiği anlaşılmıştır....

          Ceza Dairesi'nin 18/06/2019 tarihli ve 2018/4357 Esas, 2019/9639 Karar sayılı ilâmında "Kaza tespit tutanağı, kazaya karışan taraflar arasında çıkabilecek cezai ve hukuki uyuşmazlıkların çözümüne esas olacak ve trafik zabıtasınca düzenlenecek bir belgedir. 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 10. maddesi çerçevesinde, Sulh Ceza Hakimliğine görev yükleyen “Diğer Kanun” niteliğindeki 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile bu Kanuna göre çıkarılan Karayolları Trafik Yönetmeliğinde, trafik kazası tespit tutanağının iptali için Sulh Ceza Mahkemesi'ne başvurulacağı yönünde hiçbir hüküm bulunmamaktadır. Trafik kazası tespit tutanağı, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun “İdari Yaptırımlar” başlıklı 16. maddesinde yer alan idari para cezası ile idari yaptırımlar kapsamına da girmemektedir. Trafik kazası tespit tutanağı, bir idari yaptırım veya tedbir niteliğinde bulunmayan durum tespitinden ibarettir....

            Mahkemece dava edilen zararın Güvence Hesabının sorumluluğunu gerektiren bir trafik kazasından kaynaklanmadığı kanaatine varıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamındaki davacının olay sonrası hastane kayıtları incelendiğinde olayın trafik kazası olarak belirtildiği görülmektedir. Maluliyete ilişkin rapor incelendiğinde davacıda meydana gelen yaralanmaların trafik kazası sonucu oluşamayacağı değerlendirilmediğine göre, maluliyetin trafik kazası sonucu oluştuğunun kabulü gerekmektedir. Bu durumda mahkemece; kusur durumunun netleştirilmesi amacıyla ATK trafik ihtisas dairesinden tüm dosya kapsamına göre, kazadaki tarafların kusur oranlarının belirlenmesi konusunda ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir....

              Dava, tek taraflı yaralamalı trafik kazası nedeniyle tazminat talebine ilişkindir....

              zarar ile sonuçlanmışsa, taraflar maddi hasarlı trafik kazası tutanağı düzenleyemeceği ve bu tutanağa dayanarak tazminat talebi doğmayacağı, yine davalı ... şirketince yapılan araştırmalar doğrultusunda olayın mizahsen olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir....

                Davacı vekili beyan dilekçesinde; davaya konu trafik kazasına ilişkin kaza tespit tutanağı bulunmadığını, 16.05.2010 tarihli konsültasyon kağıdında Dr. ... tarafından araç dışı trafik kazası olarak olay anlatıldığını, hastane tarafından İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilen hasta dosyası üst yazısında da 15.05.2010 tarihli trafik kazası olarak bahsedildiğini, sürücünün ... olduğunu ve ekinde aracın fotoğrafları olduğunu beyan ettiği ancak dosya kapsamında fotoğrafların bulunmadığı görülmüştür. Tedavi evraklarının incelenmesinde; davacının hastaneye düşme olarak giriş yaptığı, daha sonraki kayıtlarda araç dışı trafik kazası olarak geçtiği görülmüştür. Davacı tarafın Hastaneye giriş kaydının düşme olarak girilmesiyle ilgili ve doktorların yanlış müdahale yaptığını iddia ederek dava dışı şahıslar hakkında davacının şikayette bulunması üzerine takipsizlik kararı verildiği görülmekle, soruşturma dosyasının tamamı dosya kapsamında bulunmamaktadır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafın dava konusu trafik kazası nedeniyle araçta oluşan hasar bedeli ile birlikte araç değer kaybının da tazminini istediği, dosya içerisinde davaya konu trafik kazası nedeniyle davalı sigortacı nezdinde açılan hasar dosyasının ve taraflar arasındaki kasko sigorta poliçesi ile eklerinin tamamının bulunmadığı görülmüştür. Dairemizce temyiz değerlendirmesi kapsamında incelenmesi gereken, davaya konu trafik kazası nedeniyle davalı sigortacı nezdinde açılan hasar dosyasının ve taraflar arasındaki kasko sigorta poliçesi ile eklerinin tamamının davalı ... şirketinden getirtilip dosya arasına konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 11/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu