Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in asli kusurlu olduğu mütalaa edilmiş bu rapor dikkate alınarak sigortalı araç sürücüsünün beratine karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeden kesinleşmiştir. 23/04/2012 tarihli trafik kazası tutanağı ile Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 10/07/2012 tarihli rapordaki kusur durumunun, Fatsa ... Asliye Ceza Mahkemesinin ... Esas - ...Karar sayılı dosyasında aldırılan 16/01/2012 tarihli tek kişilik bilirkişi raporundaki kusur durumu ile çelişmesi sonucu İstinaf ilamı doğrultusunda mahkememizce müteveffa ile davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesindeki kusur durumlarının belirlenmesi için Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Kürsüsünden seçilecek 3 kişilik uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmış, Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Güvenliği Dairesi Başkanlığından (eski Trafik Fen Heyeti) talimatla alınan 13.04.2021 tarihli raporda; Davalı taraf sürücüsü...'in kusursuz olduğu, müteveffa...'...

    Somut olayda; davacı, olay tarihi olan 20/12/2009 tarihinde davalının evinde başlayan yangının kendine ait eve sıçrayarak zarara sebep olduğunu iddia etmekte olup, buna göre dava konusu uyuşmazlığın 818 sayılı BK'nın 58. maddesinde (6098 sayılı TBK'nın 69. maddesi) kusursuz sorumluluk başlığı altında düzenlenen yapı malikinin sorumluluğu ilkeleri gereğince çözümlenmesi gerekirken, hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülerek, haksız fiil hükümleri gereğince yapılan değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın reddine reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, hükmün açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Yapılacak iş, davacıların desteği kazalının, kamyon şoförü olarak çalışması nedeniyle, yaptığı işin niteliği gözetilerek işçinin ücreti noktasında, işe uygun meslek odalarından bilinen devrede sigortalının alabileceği ücretleri sormak suretiyle davacıların beyan ettiği miktarı geçmemek üzere maddi zarar hesabı yaptırılarak, çıkacak sonuca göre karar vermekten ibarettir. 3-2918 sayılı Yasa'nın 85.maddesinde araç maliki ve işletenin sorumluluğu düzenlenmiştir. Araç maliki ve işletenin sorumluluğunun kusura dayalı sorumluluk olmadığı, işletenin sürücüsünün zarar doğurucu eylemlerinden kusursuz sorumlu olacakları ortadadır. Tüm bu açıklamalar sonrasında somut olayda; kazaya karışan xx xxx xx plakalı aracın sürücüsünün davalı ..., araç malikinin davalı ..., aracı işletenin ise davalı... Otobüsleri A.Ş. olduğu, kazaya sebebiyet veren araç sürücüsü ve malikinin tazminattan sorumlu tutulurken; aracı şirket adına kesilen biletle işleten davalı ... Otobüsleri A.Ş.'...

        Bu faaliyet, varlığı ve niteliği itibariyle bir tehlike ve dolayısı ile zarar ihtimali taşıdığından, davalı şirketin sorumluluğu, bir sebep sorumluluğu olan kusursuz (objektif) sorumluluktur. Kusur aranmaksızın sorumluluğun düzenlendiği haller, kusursuz sorumluluk halleri olarak ifade edilmektedir. Doktrinde kusursuz sorumluluk hallerinin olağan sebep sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ikili ayırıma tabi tutarken, TBK tarafından açıklanan hakkaniyet sorumluluğu-özen (sebep) sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ayırıma tabi tutulduğu görülmektedir. Denetleme ve gözetimde özen (cura in custodio) gereği, kusur unsur olarak aranmaz. Özen sorumluluğuna dayalı kusursuz sorumluluğun düzenlendiği Borçlar Yasası'nın 58. maddesi gereğince "…imal olunan herhangi bir şeyin maliki, o şeyin fena yapılmasından yahut muhafazadaki kusurundan dolayı mesul olur." ( TBK .69. maddesi )....

          DELİLLER : Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, hastane kayıtları, 26/01/2022 tarihli kusur bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı. Bilirkişi raporunda, meydana gelen trafik kazasında; ... plakalı aracın sürücüsü ...'nın %100 oranında tamamen kusurlu, ... plakalı aracın sürücüsü ...'nın tamamen kusursuz, ... plakalı araçta yolcu olarak bulunan ...'in de kendi yaralanması ile sonuçlanan kazada tamamen kusursuz olduklarını kanaati belirtilmiştir. GEREKÇE : Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi (işgücü kaybı ile tedavi gideri) ve manevi tazminat talebine ilişkindir. 11/12/2016 tarihinde, maliki ... Ltd. Şti., sürücüsü davalı ... olan davalı sigorta şirketince sigortalı ... plakalı araç ile maliki ... Tic. A.Ş., sürücüsü ... olan ... plakalı araç arasında yaralamalı trafik kazası meydana gelmiştir....

            Davadaki istemin dayanağını Türk Medeni Kanununun; ”Taşınmaz malikinin sorumluluğu” başlıklı 730. maddesi ile “Kazı ve yapılar” başlıklı 738. maddesi oluşturur. 730. madde hükmüne göre “Bir taşınmaz malikinin mülkiyet hakkını bu hakkın yasal kısıtlamalarına aykırı kullanılması sonucunda zarar gören veya zarar tehlikesi ile karşılaşan kimse durumun eski hale getirilmesini, tehlikenin ve uğradığı zararın giderilmesini dava edebilir.” 738. madde hükmüne göre ise “Malik, kazı ve yapı yaparken komşu taşınmazlara, onların topraklarını sarsmak veya tehlikeye düşürmek ya da üzerlerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar vermekten kaçınmak zorundadır. Komşuluk hukuku kurallarına aykırı yapılar hakkında taşkın yapılara ilişkin hükümler uygulanır." Buradaki taşınmaz malikinin sorumluluğu kanunun emrettiği özen gösterme borcunun ihlaline dayanan bir kusursuz sorumluluk halidir....

              Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, kazanın oluşumunda davacının %100 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücünün kazanın oluşumunda alması gereken tüm tedbirleri aldığı ve bu nedenle kusursuz olduğu, kusursuz olması nedeniyle davacının oluşan maddi ve manevi zararlarından herhangi bir sorumluluğu bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 4,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 17/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Davalı vekili; görevsizlik kararı verilmesini, kazaya karışan aracın müvekkili nezdinde trafik sigortasının olduğunu, motorlu araçlar için kara yolunda meydana gelen kazalara ilişkin sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı kapsamında, işletenin zarara uğrattığı zararlar için poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, dava konusu kazada aracın park halinde iken harakete geçtiğini ve olayın gerçekleştiğini, bu sebeple işletme halinde olmadığını, olayın karayolu dışında meydana geldiğini, çocuklarını kurtarmak için göle giren ...'in hayatını kaybetmesinin trafik kazası ve trafik sigorta teminatları ile ilgisinin bulunmadığını, işleten ...'in eşi olan davacı tarafa karşı hukuki bir sorumluluğu bulunmadığı gibi eşin 3. kişi olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....

                  Ancak; kaza tarihi dikkate alındığında, her ne kadar ------ davacılara yansıtılamayacak ise de, kazaya karışan karşı aracın tamamen kusursuz olması halinde zarar ile davalı ..------ sorumluluğu arasındaki ------- kesileceğinden ve davalı ... -------- sorumluluğu yoluna gidilemeyeceğinden davalıya ---- meydana gelen kazada kusurlu olup olmadığı, sorumluluğun tespitinde önem arz etmektedir....

                    Maddesi gereğince kusursuz sorumlu olduğu, davacı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı ... plakalı dorsede olay sebebiyle 27.500,00TL tutarında hasar oluştuğu, davalı şirketin sigortacısı ... Sigorta A.Ş den hasar bedeli olarak tahsil edilen 25.308,00TL tenzil edildiğinde, geriye kalan hasar bedelinin 2.192,00-TL olduğu, davalı araç işleteni ve malikinin kusursuz sorumluluğu dikkate alınarak zarardan sorumlu olduğu" gerekçesiyle davalı ... hakkındaki davanın reddine, davalı şirket hakkında açılan davanın kısmen kabulüne, 2.192,00-TL nin 03/05/2016 ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından İSTİNAF edilmesi üzerine İstanbul B.A.M. ... Hukuk Dairesinin 28/04/2021 tarih .... Esas ve .......

                      UYAP Entegrasyonu