Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu karara paralel olarak Danıştay’da; 16.12.1966 tarih ve 1963/386 Esas, 1966/1642 Karar sayılı kararında; “iptal kararları geriye yürümez” kuralının kazanılmış hakları saklı tutmak, hukuk kararlılığı ve dolayısıyla kamu düzenini korumak amacıyla getirildiği görüşü benimsenmiştir. Anayasa Mahkemesinin iptal kararları, kural olarak Resmi Gazetede yayımlandıkları tarihten itibaren ve geleceğe dönük olarak hukuki sonuçlar doğurmaktadırlar. Bu nedenledir ki, Anayasa Mahkemesinin iptal kararından önce iptal edilen yasa kuralına dayanılarak verilen ve kesinleşmiş mahkeme kararının Anayasa Mahkemesi kararından etkilenemeyeceği açıktır. Yani Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının, iptal edilen yasa kuralına dayanılarak daha önce verilip kesinleşmiş olan hükme etkili olması olanaklı değildir....

    Yargı yetkisinin ise idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olduğu belirtilmiş olup, yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayarak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde karar verilemez. Bu itibarla, tapu tahsis belgesinin geçersizliğinin ileri sürülmesi ya da idarece iptal edilmesi halinde idari işlemin iptali istemiyle açılacak davaların görülme yeri idari yargıdır. Ancak, somut olayda olduğu gibi tapu tahsis belgesine dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil davaları adli yargıda çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklardır. Yargılamalar sırasında davacının dayanağı 15.10.1986 tarihli ve 9714 yevmiye numaralı tapu tahsis belgesinin Mamak Belediye Encümeninin 15.01.2008 tarihli ve 96 numaralı kararı ile iptal edildiği, davacının bu kararın iptali istemiyle Ankara 13....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, gerek dava dilekçesindeki anlatıma, gerekse de Mahkeme kararındaki nitelmeye göre, kadastro öncesi nedenlere dayanılarak genel mahkemelerde açılan (3402 Sayılı Kadastro Kanunu madde 12) tapu iptal ve tescil davası olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 30.01.2019 tarih ve 1 sayılı Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesine ait bulunduğundan, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 09.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Toprak Komisyonlarınca yapılan belirtmeye dayanılarak kesinleşmiş sicillere karşı açılan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07.12.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kadastro öncesi nedenlere dayanılarak açılan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 02.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; davacı idare vekili tarafından, kamulaştırma Kanununun 38. maddesine dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil istemli davada, anılan yasa maddesinin Anayasa Mahkemesinin 04.11.2003 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan kararı ile iptal edilip, 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kanuna eklenen Geçici 6. madde ile dayanağının kalmamasından ve hükmün de Dairemizce bu gerekçeyle bozulmasından sonra, davacı vekili tarafından verilen 13.09.2012 tarihli dilekçe ile taşınmazın kamulaştırıldığı ve kamulaştırma işlemlerinin tamamlandığı ileri sürülmüştür....

              sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması yerinde değildir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.07.2015 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, ... Mahallesi 1799 ada 4 parsel sayılı taşınmazda müvekkilinin hisse maliki olduğunu, hissedarlardan Murat Köse'nin 814/2400 hissesini üçüncü kişi ...'...

                  , araştırılmaması, dikkat edilmesi, bu şekilde tapuda müvekkili şirket lehine yolsuz tescil oluşturulmasına sebebiyet verilmesi ve yolsuz tescil nedeni ile müvekkili şirketin zarara uğradığını, belirterek fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak üzere 750.000,00 TL taşınmaz değeri,972,00 TL tapu harcı ve 50.000,00 TL taşınmaz tapu iptal ve tescil davasında verilen hükmün kesinleşmesi üzerine icraya konulması suretiyle müvekkilinin ödemek zorunda olduğu miktar olmak üzere toplam 800.972,00 TL nin taşınmaz değeri yönünden yolsuz tescil tarihi olan 18.04.2008 diğer alacak kalemleri yönünden ise ödemenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır....

                  (YHGK'nun 05/03/2003 gün ve 2003/19- 152 E. - 2003/125 K.; 29.09.2010 gün ve 2010/14- 386 E. - 2010/427 K.; 15.12.2010 gün ve 2010/13- 618 E. - 2010/668 K. sayılı kararları). Zarara uğrayan kişinin gerçek zararının ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarih olacağı, 4721 sayılı TMK’nın 705/2 maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

                  UYAP Entegrasyonu