Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı ... İdaresi ve dahili davalı Hazine vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar vermek gerekmiştir. 2. Dava, tapu iptal ve tescil niteliğindedir. Mahkemece, sadece dava konusu edilen yerin tapusunun iptal edilerek, davacı hakkında tescil hükmü kurulması gerekirken, dava konusu yer dışında kalan ve tapuda kayıtlı olan kısım hakkında da mükerrer sicil oluşacak şekilde tescil hükmü kurulması ve ayrıca dava konusu edilen yere ilişkin tapu kaydı iptal edilmeden davacı adına tescil hükmü kurulması doğru olmamıştır. Ne var ki; bu yanlışlığın düzeltilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ......

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kadastro sonucu 122, 123, 281, 628 ve 629 parsel sayılı taşınmazlar, itirazsız kesinleşerek 03.04.1982 tarihinde, 373 ve 374 parsel sayılı taşınmazlar ise hükmen kesinleşerek 09.10.1989 tarihinde ... ... mirasçıları olan ..., ... ve müşterekleri adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı ..., 09.04.2008 tarihli dava dilekçesiyle çekişmeli taşınmazlarda davalının miras hakkı bulunmadığı iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır....

      Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" hükümden çıkartılması ile yerine "TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Antalya 6.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin 30.04.2009 gün ve 2009/4190-4646 sayılı, 1.Hukuk Dairesinin 11.06.2009 gün ve 2009/5242-6703 sayılı, 6.Hukuk Dairesinin 19.01.2010 gün ve 2010/7132-220 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, mülkiyet hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle,hükmün temyiz inceleme görevi 1.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 1.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine 29.04.2010 gününde oy birliği ile karar verildi....

          Dairemizin bozma kararında, İ.İ.K.nun 72.maddesi gereğince açılan menfi tespit davalarının reddi gerektiği belirtilmiş olup, birleşen davada istem konusu yapılan ve mahkemece de kabul edilen tapu iptal tescil davasına ilişkin bir bozma yapılmamıştır. Mahkemece anılan bozma kararına uyulmasına karar verilmiş olup bozma dışı bırakıldığı ve davacı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu halde, usuli kazanılmış hak kuralına aykırı olarak tapu iptal ve tescil davasının da reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklana nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına belirtilen nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının yatırana geri verilmesine, 550.00 YTL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davacıya verilmesine, 02.12.2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Dava konusu taşınmazlar kadastro sonucu senetsizden 20 yılı aşkın süredir ...’ın zilyetliğinde olduğu açıklanarak davalıların murisi Hakkı Pınarbaş adına tespit ve tescil edilmiştir. Dava, TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesine dayanılarak açılan iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Anılan kanun maddelerinde davacının kazanmayı sağlayan zilyetliğinin malik sıfatı ile olması gerektiği açıkça vurgulanmıştır. Davacı taşınmazları kendi nam ve hesabına zilyet ettiğini ileri sürmüş ise de davalı taraf davacının zilyetliğinin malik sıfatı ile olmadığını “emanetçi” sıfatı ile olduğunu ibraz ettikleri 07.06.1983 tarihli anlaşma senedi başlıklı belgede de bu durumun belirlendiğini savunmuştur....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kadastro sonucu dava konusu 107 ada 39 parsel sayılı taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle davalı ... adına 1.018,00 metrekare olarak tespit edilmiş; hükmen bir kısmı ifraz edilerek 1.006 metrekare yüzölçümlü olarak tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, tapu kaydına dayanarak taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Yargılama sırasında davacı ... ölmüş, atanmış mirasçı ... davaya dahil edilmiştir....

                Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK mad. 33). Dava, bilinmeme sebebine dayalı tapu iptal ve tescil olarak nitelendirilmiş ise de dava dilekçesi içeriği ve beyanlardan davanın TMK'nin 713/2. maddesinde yazılı “ölüm” sebebine dayanılarak açılan iptal ve tescil isteği olduğu açıktır. Mahkemece, somut olayda yukarıda açıklanan Yasa'da öngörülen koşulların sağlanıp sağlanmadığı hususunda iddia ve savunma gözetilip tarafların delilleri birlikte yöntemince değerlendirilerek sonucuna göre iptal-tescil isteği hakkında bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı değerlendirmeyle davanın reddine karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedeni yapılmıştır....

                  DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Asıl dava, kadastrodan önceki kazanmayı sağlayan satın alma ve eklemeli zilyetlik sebeplerine dayalı olarak TMK'nin 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil davasıdır. Dava konusu taşınmazların kadastro tespit tarihleri 21.09.1965 tarihi olup (asıl dava) davacılar tespit öncesi nedenlere dayanmışlardır....

                    Bu açıklamalardan sonra kazanılmış hakkın olduğu gözetilerek TMK.nun 713/2. maddesi bakımından dosya incelendiğinde; dava TMK.nun 713/2. maddesinde yazılı ölüm sebebine dayanılarak açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Bir kısım davalılar miras bırakanı ... mirasçılık belgesine göre 26.4.1976 tarihinde ölmüştür. Dava konusu 82 ada 6 ve 7 parsellerin tapulama tutanağının kesinleşmesi ve tapuya tescil edildiği 22.2.1972 tarihinden davanın açıldığı 8.2.2010 tarihine kadar TMK.nun 713/2. fıkrasında yer alan 20 yıllık sürenin dolduğu anlaşılmaktadır. Bu süre içerisinde tapu kaydının intikal görmediği, dosya arasındaki kayıtlarla sabittir....

                      UYAP Entegrasyonu