Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıda açıklandığı gibi; 155 ada 13 parsele ait kadastro tutanağında yazılı bulunan bilgilere göre, dava konusu taşınmazın öncesi taşlık olup, 3402 sayılı Kanunun 17. maddesi gereğince imar ve ihyaya muhtaç yerlerden olduğunun kabulü gerekir. Bu durum karşısında 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesinde açıklanan imar ve ihyaya ilişkin tüm olumlu ve olumsuz koşulların belirlenip saptanması zorunludur. Kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksal sebebine dayalı olarak taşınmaz edinilebilmesi için tescili istenen taşınmazın orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunmayan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen yerlerden olması gerekir. Bunun yanında 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde açıklanan koşullar da aranmaktadır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya kapsamına, iddia ve savunmaya, mahkemece kabul edilen hukukî niteliğe göre uyuşmazlık, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı tescil isteminden kaynaklanmaktadır. Ayrıca dosya içerisinde Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 04.04.2016 tarihli ve 2015/5319 Esas, 2016/3617 Karar sayılı bozma kararının da olduğu anlaşılmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca temyiz incelemesi göreviYargıtay 8. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 01.07.2016 kabul tarihli ve 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      Mahkemece bozma ilamına direnilmesine dair verilen kararın davacılar tarafından temyizi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12/02/2014 tarih ve 2013/20-548 E. - 2014/88 K. sayılı ilamında özetle; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 4. maddesi uyarınca orman tahdit sınırları belirlenmişse, uygulanacak usul, askı ilanı ve hak düşürücü süreler yönünden de 3402 sayılı Kadastro Kanunu hükümlerinin olduğu, davacı yanın 3402 sayılı Kanun uyarınca 30 günlük itiraz süresi içerisinde tutanağa karşı dava açabileceğine göre, bu süre geçtikten sonra da tapuya dayalı olsun veya olmasın, aynı Kanunun 12/3. maddesinde tanınan 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde kadastrodan önceki sebeplere dayalı olarak dava açabileceği belirtilerek özel daire kararına uyularak karar verilmesi gerektiğinden direnme kararı bozulmuştur....

        Temyiz Nedenleri Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerindeki taleplerini tekrar ile kabul kararının hükmen bozulmasını talep etmiştir. 3.Gerekçe 3.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, TMK’nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir. 3.2....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 08.05.2019 tarihli ve 2016/13 Esas- 2019/261 Karar sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı Hazine, davalı ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Dava, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir....

            İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli resmî belgelere göre yapılan araştırma inceleme sonunda, temyize konu çekişmeli taşınmazların öncesi itibariyle bağ niteliğinde, halen 15 - 20 yaşlarında zeytin ağaçları olan orman sayılmayan yerlerden olduğu, adına tescil kararı verilen davacılar lehine 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddelerine göre imar ve ihyaya dayalı zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği saptanarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığına göre, Orman Yönetimi ve Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 05.11.2013 günü oy birliğiyle karar verildi....

              Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddeleri gereğince tescil davası olarak açılan dava daha sonra tescil davasına konu taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmesi nedeniyle kadastro tespitine itiraza dönüşmüştür. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1976 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması ile 23.01.1989 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. İlk genel arazi kadastrosu işlemi ise 16.08.1966 tarihinde kesinleşmiş olup çekişmeli taşınmaz bu çalışmada taşlık ve çalılık niteliği ile tescil harici bırakılmıştır....

                KARAR Dava, 4721 sayılı TMK'nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan, tespit harici bırakılan taşınmazların davacı adına tescili isteğine ilişkindir. ... yargılamaya davalı sıfatıyla katılmıştır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında dere yatağı vasfıyla tespit harici bırakılan taşınmaz bölümleri hakkında, adına tapuda kayıtlı bulunan 271 ada 1 parsel sayılı taşınmazın devamı olduğu iddiası ile, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir....

                    Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 02.07.2021 tarihli ve 2021/211 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu