Öyleyse kadının evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı açtığı karşı boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddi doğru olmamış ise de, tarafların Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde düzenlenen fiili ayrılık hukuki sebebine dayalı olarak açtıkları boşanma hükmü taraflarca temyiz edilmeyip kesinleşmekle, kadının evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı açtığı karşı boşanma davası konusuz kalmıştır. Bu nedenlerle mahkemece konusuz kalan davalı-davacı kadının boşanma davası hakkında açıklanan çerçevede bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 3-Yukarıda 1. bentte açıklanan sebeplerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-davalı erkek tamamen kusurlu olduğuna göre; davalı-davacı kadının maddi tazminat (TMK m.174/1) talebinin reddi de doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadın, zina (TMK m.161), haysiyetsiz hayat sürme (TMK m.163) ve evlilik birliğinin sarsılması sebeplerine (TMK m.166/1) dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş mahkemece kadının zina (TMK 166) ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK m.163) sebebine dayalı boşanma taleplerinin reddine, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca ise davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemece uyulan Dairemizin 2015/5549 esas ve 2015/22799 karar sayılı 01.12.2015 tarihli ilamı ve mahkemenin de kabulünde olduğu üzere; davalı-davacı erkeğin sadakatsizlik eyleminin sabit olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı-davalı kadının zinaya dayalı boşanma davasını ispatladığının kabulü gerekir....
Bozma üzerine kurulan hükümde her iki boşanma davası hakkında yeniden hüküm kurularak karşılıklı davaların kabulüyle tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Ancak; davalı-karşı davacı kadının Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesine dayalı kabul edilen boşanma davasındaki boşanma hükmü temyizin kapsamı dışında kalarak kesinleştiğinden erkeğin davası konusuz hale gelmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve kadının açığı ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının boşanma ve ziynet alacağı davalarının reddine, erkeğin açtığı birleşen 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası ve 161 inci maddelerine dayalı boşanma davalarının ise kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından TMK m. 162'ye dayalı boşanma davasının reddi, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-karşı davalı kadına mahkemece yüklenilen kıskançlık vakıasına davalı-karşı davacı erkek tarafından dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında dayanılmadığından kusur olarak yüklenilemeyeceğinin, boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda tarafların eşit kusurlu olduklarının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan...
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda erkeğin TMK 172 ve 166/son maddelerine dayalı boşanma davalarının kabulü ile boşanmanın ferilerine, kadının nafaka davasının da kısmen kabulüne karar verilmiş, taraflarca istinaf yoluna başvurulması üzerine incelemeyi yapan bölge adliye mahkemesi tarafından erkeğin TMK 166/son maddesine dayalı boşanma davasının 3 yıllık fiili ayrılık süresi dolmadığından bahisle reddine karar verilmiş, kadının tedbir nafakası davasında ve boşanmanın fer'ilerine ilişkin istinaf taleplerinin ise kısmen kabulü ile bu hususlarda yeniden hüküm kurulmuştur. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; erkeğin ... 12. Aile mahkemesinde açtığı boşanma davasının reddine karar verildiği, bu kararı 28.2.2015 tarihinde kesinleştiği, davacı-davalı erkeğin TMK 166/son maddesine dayalı boşanma davasını ise 2.3.2018 tarihinde açtığı, 3 yıllık fiili ayrılık süresinin gerçekleştiği ve tarafların bu süre içerisinde ortak yaşamı kuramadıkları anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, reddedilen TMK'nın 165 ve 166/1. maddesine dayalı boşanma davaları ile ferileri, kadının davasının kabulü, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise reddedilen TMK'nın 161. maddesine dayalı boşanma davası ile nafaka ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 09.11.2020 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından zina ve evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebeplerine dayalı boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 16.09.2019 günü temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av... geldi. Karşı taraf davacı-davalı ... ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davalı-davacı kadının zina (TMK m. 161) hukuksal sebebine dayalı boşanma davasının reddine karar verilmiş ise de toplanan delillerden, davacı-davalı erkeğin bir başka kadınla evlilik dışı ilişki yaşadığı anlaşılmaktadır....
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından, davacı-karşı davalı erkeğin davasının Türk Medeni Kanunu'nun 166/son maddesine dayandığı, dayanak davaların taraflarca karşılıklı olarak açıldığı ve her iki dava yönünden de ispatlanamadığı gerekçesiyle kimseye kusur yüklenmeden retle sonuçlandığı, dayanak karşılıklı boşanma davasından sonra tarafların bir araya gelmedikleri sabit olup, her iki taraf için de TMK 166/son maddesi koşullarının gerçekleştiği anlaşılmaktadır....
Mahkemece; reddedilen ilk davayı açarak ayrı yaşama sebebi yaratan davacı-karşı davalı erkeğin hastalığıyla davalı-davacı kadının ilgilenmemesi kusur olarak kabul edilmek suretiyle, erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. 3-Davalı-karşı davacı kadının, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı kendi davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dava, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı eylemli ayrılık nedeni ile boşanma davası olup, anılan madde gereğince boşanma nedenlerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa eşlerden birinin talebi üzerine boşanmaya karar verilmesi gerekir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davacı-karşı davalı erkek tarafından ......