Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklı tazminata ilişkin davadan dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 06/06/2016 gün ve 2015/2530 Esas- 2016/6356 sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür. Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usûl ve kanuna da uygundur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklı tazminata ilişkin davadan dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 06/06/2016 gün ve 2015/2534- 2016/6357 sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür. Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usûl ve kanuna da uygundur....

      Dava, TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mülkiyet hakkı; Anayasa ve kanunlarla iç hukuk yönünden, gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve ek protokolleri ile kabul edilmiş temel haklardandır. (Anayasa md. 35/1, AİHS Ek Prot. 1-1). Türk Medenî Kanununun 683. maddesinde de bir şeye malik olan kimsenin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisi tanınmıştır. Çekişmeli taşınmazların, 1956 yılında arazi kadastrosu sırasında davacı adına tespit ve tescil edildiği, 2006 yılında taşınmazlara “Devlet ormanı olup satılmaz devredilemez” şerhinin konulduğu, davacı tarafından açılan orman kadastrosuna itiraz davalarının reddedildiği ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, daha sonra 2011 yılında onaylanan 1/25000 ölçekli nazım imar planında; “Orman alanı” ve “Diğer tarım alanı”ında bırakıldığı anlaşılmaktadır....

        Dava, TMK’nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. ......18.340 m2 yüzölçümlü taşınmaz 1957 yılında yapılan tapulama tespitine itiraz sonucunda düzenlenen ek tutanak mucibince 14.5.1955 tarih ve.....nolu tapu kaydı uygulanarak ...... adına tespit edilmiş, tespite Orman Yönetimi ve Hazinenin itiraz etmesi üzerine açılan .... Karar sayılı davası ile taşınmazın tahdid içinde ve Hazine adına tapuda orman vasfıyla kayıtlı alanda kalması nedeniyle taşınmazın orman olarak aktarılmasına karar verilmiş, hüküm Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 18.04.1972 tarih ve 1972/400-2876 sayılı kararı ile onanmış, karar düzeltme yoluna başvurulmadan 27.01.1974 tarihinde kesinleşmiştir. TMK’nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan dolayı açılacak davalar için kanunda özel bir zamanaşımı süresi öngörülmemiştir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, TMK 1007. maddesinden Kaynaklanan Tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekilince istinaf edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, usulüne uygun düzenlenen bilirkişi ek raporuna nazaran; arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer belirlenmesinde, taşınmaz üzerindeki irtifak hakkından kaynaklanan değer düşüklüğünün hesaplamada dikkate alınmasında ve davacı yararına nisbi avukatlık ücretine hükmedilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen istinaf sebeplerinin esastan reddi yönünde aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Samsun 4....

          Dosya içindeki bilgi ve belgelerden;dava konusu 980,00 m² yüzölçümlü taşınmaz tapuda davacı adına kayıtlı iken, Hazine tarafından açılan tapu iptali ve tescil davası sonucunda Çorlu Asliye Hukuk Mahkemesinin 1979/379 Esas 1982/386 Karar sayılı ilâmı ile 186 m² lik kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde bulunması nedeniyle tapu kaydının iptal edilerek, niteliği itibarıyla tescil harici bırakılmasına karar verildiği ve bu kararın temyiz incelemesinden geçerek 12.09.1983 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 10.12.2019 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. 3. 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesinden kaynaklanan tazminat davalarında, mülkiyet kaybının kesinleştiği tarihten itibaren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146 ncı maddesine (eski 125 inci md.) göre 10 yıllık genel zamanaşımı süresi içinde dava açılması gerekmektedir....

            Dairemizce yapılan inceleme sonucunda, davacının istemi 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesinden kaynaklanan zarar olduğuna göre; davacının bu zararın tazminini Devletten isteyebileceği, bu nedenle de davanın adli yargıda bakılması gerektiğinden, mahkemece işin esasına girilip taşınmazın niteliği ve zararın kapsamı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle yargı yolu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi, kararın bozulmasına karar verilmiştir. B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinici Karar Mahkemenin 13.10.2015 tarihli ve 2014/317 Esas, 2015/440 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. C. İkinci Bozma Kararı 1.Mahkemenin 13.10.2015 tarihli ve 2014/317 Esas, 2015/440 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur. 2....

              -TL olarak ıslah edilerek, alacağın saklı tutulan diğer bölümü asıl davaya dahil edildiğinden, tapu kaydının iptaline dair verilen hükmün kesinleştiği 28/10/2005 tarihi ile ıslah tarihi arasında TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davaları için uygulanan 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş ve ...; ıslah dilekçesine karşı süresinde zamanaşımı definde bulunmuş olduğundan, mahkemece, ilk dava değeri ile bağlı kalınarak karar verilmesi gerekirken, süresi geçtikten sonra yapılan ıslaha değer verilerek hüküm kurulmuş olması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 01/03/2018 gününde oy birliği ile karar verildi....

                -TL değer gösterilerek kısmî dava açıldıktan sonra, 01/03/2016 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile dava değeri 19.003,18 TL olarak ıslah edilerek, alacağın saklı tutulan diğer bölümü asıl davaya dahil edildiğinden, tapu kaydının iptaline dair verilen hükmün kesinleştiği 12/05/2005 tarihi ile ıslah tarihi arasında TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davaları için uygulanan 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş ve ...; ıslah dilekçesine karşı süresinde zamanaşımı definde bulunmuş olduğundan, mahkemece, ilk dava değeri ile bağlı kalınarak karar verilmesi gerekirken, süresi geçtikten sonra yapılan ıslaha değer verilerek hüküm kurulmuş olması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 01/03/2018 günü oy birliği ile karar verildi....

                  -TL olarak ıslah edilerek, alacağın saklı tutulan diğer bölümü asıl davaya dahil edildiğinden, tapu kaydının iptaline dair verilen hükmün kesinleştiği 12/05/2005 tarihi ile ıslah tarihi arasında TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davaları için uygulanan 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş ve Hazine; ıslah dilekçesine karşı süresinde zamanaşımı definde bulunmuş olduğundan, mahkemece, ilk dava değeri ile bağlı kalınarak karar verilmesi gerekirken, süresi geçtikten sonra yapılan ıslaha değer verilerek hüküm kurulmuş olması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 22/03/2018 günü oy birliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu