Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 29/12/2020 gün ve 2019/362 E ve 2020/274 K sayılı kararına karşı davalı tarafça yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1- b(1) maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- Yapılan istinaf yargılama giderlerinin, davalı idare üzerinde bırakılmasına, 3- Dosyanın, gereğinin takdir ve ifası için ilk derece mahkemesine iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nın 362/1- a maddesi uyarınca, miktarı itibarı ile KESİN olmak üzere ve oy birliği ile karar verildi....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : 1007 K A R A R Dava, TMK'nin 1007. maddesi gereği açılan tazminat istemine yönelik olmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan, dosyanın Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 01.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi. 2....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 rarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri. 2. 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi. 3....

        Dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile kararda belirtilen tazminat miktarlarının davacılara ödenmesine karar verilmesi doğru olmamıştır. Şöyle ki, hukuksal dayanağını kusursuz sorumluluktan alan ve kusura değil tehlike prensibine göre düzenlenen 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesindeki düzenlemenin, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 49 ve devamı maddelerinde (818 sayılı eski Borçlar Kanununun 41 ve devamı maddelerinde) düzenlenen haksız fiil sorumluluğu ile ilgisiz bir sorumluluk şekli olduğu tartışmasızdır. Bu nedenle, haksız fiil sorumluğu için öngörülmüş olan 6098 sayılı Borçlar Kanununun 72. maddesinde düzenlenen ve öğrenme tarihinden başlayan 2 yıllık (818 sayılı Kanunun 66. maddesinde düzenlenen ve öğrenme tarihinden başlayan bir yıllık) zamanaşımı süresini, 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesine göre açılacak davalara kıyas yoluyla uygulama olanağı yoktur....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK.nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....

          Mahkemece bozma ilamı öncesinde verilen; 04.06.2014 tarih, 2013/254 E.- 2014/200 K. sayılı ilk gerekçeli kararda; davacının maddi tazminat isteminin kabulü ile; 239.313,00-TL. maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat isteminin şartları bulunmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir. Temyiz edilen karar; Dairemizin 27.01.2016 gün ve 2015/2487 E. - 2016/1066 K. sayılı bozma kararıyla "...Medenî Kanunun 1007. maddesinde sözü edilen zarar gerçek zarar olup, burada gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri 2.4721 sayılı Kanun’un “Sorumluluk” başlıklı 1007 nci maddesinin birinci fıkrası şöyledir: “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.” 3....

              Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık 4721 sayılı Kanun’un 1007 inci maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri. 2. 4721 sayılı Kanun’un “Sorumluluk” başlıklı 1007 nci maddesinin birinci fıkrası şöyledir: “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.” 3 ....

                Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2009 tarihli ve 2009/4-383 Esas, 2009/517 Karar sayılı ilâmında tapu işlemlerinin kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğu, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan bu kayıtlarda yapılan hatalardan 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi anlamında Devletin sorumlu olduğunun kabulünün gerektiği, Devletin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olduğu, bu işlemler nedeniyle zarar görenlerin 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi gereğince zararlarının tazmini için Hazine aleyhine adlî yargıda dava açabilecekleri belirtilmiştir. 4. 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi uyarınca kabul edilen Devletin sorumluluğu, tapu sicilinin önemi ve kişilerin bu sicile olan güven duygularını sağlamak bakımından aynî hakkının saptanması, herkese açık tutulmasında tekel hakkı sağlayan bir sicil olması esasına dayanmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu