Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli resmi belgelere göre yapılan araştırma inceleme sonunda, çekişmeli taşınmazın 1955 yılındaki kadastro sırasında hali arazi niteliğiyle tespit harici bırakıldığı, 1956 tarihli memeleket haritasında ve bu haritanın yapımına esas alınan hava fotoğraflarında çalılık niteliğinde ve eğiminin % 30 olduğu, üzerinde kesme, pırnal, ... türü maki bitki örtüsü ile 5 - 6 yaşlarında 200 adet dikme zeytin ağacı bulunduğu, 6831 sayılı Yasanın 1/j maddesine göre yüksek eğimli makilik niteliğindeki yerlerin orman 2011/10161 - 2012/9303 sayılan yerlerden olduğu, bu hali ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddelerine göre imar ve ihyaya dayalı zilyetlikle kazanmaya elverişli yerlerden olmadığı saptanarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının...

    Davacı vekili; dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi doğrultusunda kadastro çalışmaları yapıldığını ve dava konusu 128 ada 2 parsel sayılı taşınmazın senetsizden davalı adına tespit edildiğini, 3402 sayılı Kanun gereğince süresinde kadastro müdürlüğünce yapılan askı ilanına itiraz ettiklerini, dava konusu taşınmazın Hazine adına tespit görmesi gerektiğini beyan etmekle, dava konusu taşınmazın evveliyatı itibariyle ... olması ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediği sebeplerine dayalı olarak tespitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir....

      Davacı vekili; dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi doğrultusunda kadastro çalışmaları yapıldığını ve dava konusu 151 ada 4 parsel sayılı taşınmazın senetsizden davalı adına tespit edildiğini, 3402 sayılı Kanun gereğince süresinde Kadastro Müdürlüğünce yapılan askı ilanına itiraz ettiklerini, dava konusu taşınmazın Hazine adına tespit görmesi gerektiğini beyan etmekle, dava konusu taşınmazın evveliyatı itibariyle ... olması ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediği sebeplerine dayalı olarak tespitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir....

        Davacı vekili; Dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi doğrultusunda kadastro çalışmaları yapıldığını ve dava konusu 115 ada 9 parsel sayılı taşınmazın senetsizden davalı adına tespit edildiğini, 3402 sayılı Kanun gereğince süresinde Kadastro Müdürlüğünce yapılan askı ilanına itiraz ettiklerini, dava konusu taşınmazın Hazine adına tespit görmesi gerektiğini beyan etmekle, dava konusu taşınmazın evveliyatı itibariyle ... olması ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediği sebeplerine dayalı olarak tespitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir....

          Davacı vekili; dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi doğrultusunda kadastro çalışmaları yapıldığını ve dava konusu 115 ada 12 parsel sayılı taşınmazın senetsizden davalı adına tespit edildiğini, 3402 sayılı Kanun gereğince süresinde kadastro müdürlüğünce yapılan askı ilanına itiraz ettiklerini, dava konusu taşınmazın Hazine adına tespit görmesi gerektiğini beyan etmekle, dava konusu taşınmazın evveliyatı itibariyle ... olması ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediği sebeplerine dayalı olarak tespitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir....

            Davacı vekili; dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi doğrultusunda kadastro çalışmaları yapıldığını ve dava konusu 116 ada 5 parsel sayılı taşınmazın senetsizden davalı adına tespit edildiğini, 3402 sayılı Kanun gereğince süresinde kadastro müdürlüğünce yapılan askı ilanına itiraz ettiklerini, dava konusu taşınmazın Hazine adına tespit görmesi gerektiğini beyan etmekle, dava konusu taşınmazın evveliyatı itibariyle ... olması ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediği sebeplerine dayalı olarak tespitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir....

              Davacı vekili; dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi doğrultusunda kadastro çalışmaları yapıldığını ve dava konusu 115 ada 11 parsel sayılı taşınmazın senetsizden davalı adına tespit edildiğini, 3402 sayılı Kanun gereğince süresinde kadastro müdürlüğünce yapılan askı ilânına itiraz ettiklerini, dava konusu taşınmazın Hazine adına tespit görmesi gerektiğini beyan etmekle, dava konusu taşınmazın evveliyatı itibariyle ... olması ve devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediği sebeplerine dayalı olarak tespitin iptali ile taşınmazın Maliye Hâzinesi adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir....

                Dava, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak açılan TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. TMK'nın 713. maddesinin 3. fıkrasında tescil davasının, Hazineye ve ilgili kamu tüzel kişilerine veya varsa tapuda malik gözüken kişinin mirasçılarına karşı açılacağı düzenlenmiştir. Diğer bir anlatımla tescil davasının Hazine ve taşınmazın bulunduğu Köy ya da Belediye Tüzel Kişiliğini hasım göstermek suretiyle açılması gerekir....

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davalı lehine zilyetlikle edinme şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddi ile ... köyünde bulunan 103 ada 14 parselin tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraz davasıdır. Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. 2015 yılında, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi ile yenileme çalışması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun EK-5 maddesi gereği orman kadastro çalışmaları yapılmış, orman kadastro çalışmaları 03/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir....

                    Mahkemece, dairemizin gönderme ve kaldırma kararına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir. Duruşmada tanık olarak dinlenen davacının babası beyanında; dava konusu taşınmazın öncesinde kendi zilyetliğinde bulunduğunu, ancak yaşlandığı için davacı oğluna hibe ettiğini, diğer çocuklarının da bu durumdan haberi olduğunu ve itiraz etmediklerini beyan etmiştir. Tescil harici bırakılan taşınmazlar hakkında MK.nun 713 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17.maddelerinde öngörülen koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılarak değerlendirilmesi gerekmektedir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesine göre, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir....

                    UYAP Entegrasyonu