Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Belediye Başkanlığı vekili ve asli müdahil tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4721 sayılı TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında TMK’nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli ilanların yöntemine uygun bir biçimde yapılması, yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi ve ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması gerekir. Mahkemece yasal ilanlar yapılmadan yazılı olduğu şekilde davanın esası hakkında karar verilmesi isabetsiz olup, asli müdahil ve davalı ......

    Dava; 4721 sayılı TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında, TMK’nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli ilanların yöntemine uygun bir biçimde yapılması, yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi ve ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması gerekir. Mahkemece yasal ilanlar yapılmadan yazılı olduğu şekilde davanın esası hakkında karar verilmesi isabetsiz olup davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı Ali Kılıç, Şanlıurfa İli Merkez ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1965 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşlık olarak tespit harici bırakılan 1147 numaralı parsele komşu 66.238,83 metrekare yüzölçümlü taşınmaz ile 11.364,50 metrekare yüzölçümlü taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; 4721 sayılı TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir....

        Dava, 4721 sayılı TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında, TMK'nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli ilanların yöntemine uygun bir biçimde yapılması, yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi ve ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması gerekir. Mahkemece yasal ilanlar yapılmadan yazılı olduğu şekilde davanın esası hakkında karar verilmesi isabetsizdir....

          Davalı Hazine temsilcisi, yapılan keşifte taşınmazın idari yoldan Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, davacının 1998 ila 2003 yılları arasında Hazineye ecrimisil ödediğini belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, 21.10.2005 tarihinde Hazine adına tescil edilen parsele karşı davacının imar-ihya ve zilyetlikle taşınmaz edinme sebebine dayanarak tapu iptali ve tescil davası açtığı, taşınmazın ilçe imar planı kapsamında kaldığı, 3402 sayılı Kanunun 17/son maddesi gereğince isteğin geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddeleri gereğince açılan tapu iptali tescil ve tescil isteğine ilişkindir....

            Üç kişilik ziraatçi bilirkişi kurulundan taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye olanak verir ,dava konusu taşınmaz ve çevresini yakın tarihli ortofoto üzerinde gösterildiği rapor ve kroki alınmalı,3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davalı ve miras bırakanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı...

            KARŞI OY Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı kendisine ait yaklaşık 15 dönümlük taşınmazını Ormaniçi Köyü kadastro çalışma alanı sınırları içinde bırakılmak suretiyle Hazine adına sazlık ve bataklık niteliğiyle 103 ada 120 sayılı parsel olarak tespit ve tescil edildiğini, kendisinin ise Taşmış Köyü’nde nüfusa kayıtlı olduğunu ve bu köyde ikamet ettiğini açıklayarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, davanın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3.maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş bulunması nedeniyle reddine karar verilmesi ve hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yüksek Dairece onanmıştır....

              KARŞI OY Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı kendisine ait yaklaşık 6 dönümlük taşınmazını Ormaniçi Köyü kadastro çalışma alanı sınırları içinde bırakılmak suretiyle Hazine adına sazlık ve bataklık niteliğiyle 103 ada 120 sayılı parsel olarak tespit ve tescil edildiğini, kendisinin ise Taşmış Köyü’nde nüfusa kayıtlı olduğunu ve bu köyde ikamet ettiğini açıklayarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, davanın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3.maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş bulunması nedeniyle reddine karar verilmesi ve hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yüksek Dairece onanmıştır....

                KARŞI OY Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı kendisine ait yaklaşık 20 dönümlük taşınmazını Ormaniçi Köyü kadastro çalışma alanı sınırları içinde bırakılmak suretiyle Hazine adına sazlık ve bataklık niteliğiyle 103 ada 120 sayılı parsel olarak tespit ve tescil edildiğini, kendisinin ise Taşmış Köyü’nde nüfusa kayıtlı olduğunu ve bu köyde ikamet ettiğini açıklayarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, davanın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3.maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş bulunması nedeniyle reddine karar verilmesi ve hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yüksek Dairece onanmıştır....

                  Mahkemece, davanın kadastro tespiti öncesi sebeplere dayalı olarak açıldığı, tespitin kesinleşmesinden sonra 10 yıllık hakdüşürücü sürenin geçirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun düşmemektedir. Dava, tespit sonrası imar-ihyaya dayalı olarak açılan TMK'nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. TMK'nun 713. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında tescil davasının, Hazineye ve ilgili kamu tüzel kişilerine veya varsa tapuda malik gözüken kişinin mirasçılarına karşı açılacağı, davanın konusunun, mahkemece gazeteyle bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilan olunacağı düzenlenmiştir. Diğer bir anlatımla tescil davasının Hazine ve taşınmazın bulunduğu Köy yada Belediye Tüzel Kişiliğini hasım göstermek suretiyle açılması gerekir....

                    UYAP Entegrasyonu