Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak taraflar arasında imzalanan hizmet sözleşmesinde davalı işyerinde denkleştirme esasının uygulandığına dair bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle davacının 05.11.2007-11.07.2010 tarihleri arasında çalıştığı dönemde, taraflar arasında imzalan hizmet sözleşmesi gereğince fazla mesainin ücrete dahil olduğuna dair hüküm de gözönünde bulundurularak davacı tanık beyanları ile ispatlanan fazla çalışma ücret alacağının denkleştirme esası uygulanmadan hesaplanıp hüküm altına alınması gerekmektedir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 19.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasta iade ve denkleştirme Uyuşmazlık, mirasta iade ve denkleştirme istemine ilişkindir. Mahkemenin nitelendirmesi de bu yöndedir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 13.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Hal böyle olunca, öncelikle, ıslah harcının ikmal edilmesi için davacı tarafa süre verilmeli, ıslah harcının ikmal edilmesi halinde davacı taraf ıslah dilekçesinde dava dilekçesindeki taleplerini saklı tutup bu taleplerini de devam ettirdiğine göre öncelikli olarak davacı tarafın kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil talebi ile muhdesat iddiasına yönelik talebi hakkında, bu talepleri yerinde görülmez ise ıslah dilekçesinde davacı tarafın öne sürdüğü diğer hukuki nedenlere dayalı talepleri hakkında; ıslah harcının ikmal edilmemesi halinde ise davacı tarafın dava dilekçesinde öne sürdüğü kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil talebi ile muhdesat iddiasına yönelik talebi hakkında bir karar verilmesi gerektiği düşünülmeli, belirsiz görülen hususlar bulunması halinde 6100 sayılı HMK'nın 31. maddesi uyarınca hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında bu hususlar açıklığa kavuşturulmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar...

        nin 2013-2018 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onayı zamanında ve usulüne uygun olarak yapıldığı tespit edildiğinden davalı şirketin ticari defterlerinin HMK m.222 uyarınca davalı şirket lehine ve aleyhine delil teşkil eder nitelikte olduğu, davacı ve davalının ibraz ettiği kayıtlar (Excel ve muavin defter dökümleri) üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 11.01.2013 tarihinden 18.04.2018 tarihine kadar geçen 1922 günde, davalı yanın davacı sigorta şirketinden 2013 yılında 33.277,46 TL, 2014 yılında 15.733,31 TL, 2015 yılında 35.315,25 TL, 2016 yılında 5.918,24 TL, 2017 yılında 47....,00 TL ve 2018 yılında 13.005,50 TL olmak üzere toplam 190.502,76 TL sigorta aracılık geliri elde ettiği, sigorta acentesi lehine denkleştirme bedeline hükmedilmesinde SK m. 23/16'da aranan şartlardan, “sigorta şirketinin önemli menfaat elde etmesi” şartının sağlanmamış olması sebebiyle, sigorta acentesinin denkleştirme bedeline hak kazanmamış olduğu, davacının denkleştirme istemi şartlarını...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda "Kahramanmaraş ili Pazarcık İlçesi Göynük Mahallesi 669 parsel sayılı taşınmazın 26/06/2018 tarihli fen raporunda gösterilen 4.212,98 m2 lik kısmın irtifak hakkı bedelinin 68.790,50 TL olduğunun tespitine, Mahkememizce kamulaştırma bedeli olarak tepit edilen 68.790,50 TL'nin ; Davacı idare tarafından taktir edilen 669 parsel için 16.600,00 TL'lik kısmının kararla birlikte davalı tarafa hisseleri oranında ödenmesine, Mahkememizce tespit edilen kamulaştırma bedeli ile idare tarafından taktir edilen bedel arasındaki fark olan 52.190,50 TL'nin üçer aylık vadeli mevduat hesabında nemalandırılarak, karar kesinleştiğinde davalı taraflara hisseleri oranında ödenmesine, bu hususta bankaya müzekkere yazılmasına, 2942 sayılı kamulaştırma kanununun 10. Maddesine, 6459 sayılı yasanın 6....

          Uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin sona erdiği tarih, denkleştirme tazminatına yönelik TTK 122- (4) maddesinde yer alan sürenin niteliği itibariyle davanın süre aşımına uğrayıp uğramadığı, sözleşme ilişkisinin haklı nedenlere dayalı olarak feshedilip edilmediği üzerine olduğu anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK'nın 122- (4) maddesinde; "Denkleştirme isteminden önceden vazgeçilemez. Denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona ermesinden itibaren (1) yıl içerisinde ileri sürülmesi gerekir. " hükmüne yer verilmiş olup, madde de yer alan süre niteliği itibariyle hak düşürücü süre niteliğindedir. Bu nedenle denkleştirme tazminatı alacaklısının isteminin sözleşmenin sona ermesinden itibaren (1) yıllık süre içerisinde talep ve dava etmesi gerekmektedir....

          Uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin sona erdiği tarih, denkleştirme tazminatına yönelik TTK 122-(4) maddesinde yer alan sürenin niteliği itibariyle davanın süre aşımına uğrayıp uğramadığı, sözleşme ilişkisinin haklı nedenlere dayalı olarak feshedilip edilmediği üzerine olduğu anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK'nın 122-(4) maddesinde; "Denkleştirme isteminden önceden vazgeçilemez. Denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona ermesinden itibaren (1) yıl içerisinde ileri sürülmesi gerekir. " hükmüne yer verilmiş olup, madde de yer alan süre niteliği itibariyle hak düşürücü süre niteliğindedir. Bu nedenle denkleştirme tazminatı alacaklısının isteminin sözleşmenin sona ermesinden itibaren (1) yıllık süre içerisinde talep ve dava etmesi gerekmektedir....

            Davacı tarafça söz konusu paranın verildiğine ilişkin her hangi bir belge ibraz edilemediğine ve bu husus somut delillerle kanıtlanamadığına göre objektif nitelikte olmayan davalının yakını tanıkların beyanlarına dayalı olarak yazılı şekilde davalı lehine denkleştirmede göz önünde tutulması doğru olmamıştır. Bundan ayrı; davalının kişisel malı niteliğindeki ... Yapı Kooperatif dairesinin satılarak dava konusu taşınmazın alındığı kabul edilerek davalı lehine denkleştirme yapılmış ise de mahkemece söz konusu kooperatife ait üyelik kayıtları, aidat ödemelerine ilişkin kayıt ve belgeler getirtilerek, hangi tarihte kooperatif üyeliğinin başladığı, aidatların hangi tarihte ve kim tarafından ödendiği, davalının kişisel malı olup olmadığı üzerinde durulmamış yeterli araştırma araştırılmadan yazılı gerekçelerle davalı lehine denkleştirme hesabı yapılmış olması yerinde görülmemiştir....

              Özellikle davacının denkleştirme alacağının hesaplanması son derece yetersizdir. Bilirkişi kurulu denkleştirme alacağının davacının son beş yıllık gelir ortalamasını almak suretiyle belirlemiştir. Oysa denkleştirme alacağının üst sınırını oluşturan bu rakamın davacının talep edebileceği tazminat olarak belirlenip hükmün bu rapor üzerinden kurulması usule aykırı olmuştur....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/04/2019 NUMARASI : 2018/53 2019/154 DAVA KONUSU : Alacak (Mirasta Denkleştirme) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Bölge Adliye Mahkemesince incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi....

              UYAP Entegrasyonu