Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yine bir diğer bekletici mesele yapılması talep edilen TMK 652/1 ve TMK240 gereğince aile konutunun ve ev eşyalarının sağ kalan eşe özgülenmesine ilişkin davanın konusu yargılama konusu taşınır niteliğindeki banka hesapları olmayıp davalının iddia ettiğinin aksine ivaz ilavesine karar verilecek olsa bile bu tamamen alacakla ilgili bir durum olup yine açılacak bir sebepsiz zenginleşme davası ile talep edilebilecektir" gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, davalı tarafça bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından iştirak nafakalarının miktarı yönünden; davacı-davalı kadın tarafından ise katılma yoluyla konutun kendisi ve çocuklarına özgülenmesi talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kadının Türk Medeni Kanununun 169. maddesi uyarınca aile konutunun kendisine ve ortak çocuklara özgülenmesi talebinin boşanma hükmünün kesinleşmesi nedeniyle konusunun kalmadığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50'şer TL. temyiz başvuru harcı...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : TMK 240/3'e Dayalı Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki TMK 240/3'e dayalı tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan ... ve davalılar ... ve müşterekleri taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, müvekkili ile muris ...'nın 1996'da evlediklerini, ...'nın 2012'de vefat ettiğini, evlilik birliği içerisinde 2 nolu bağımsız bölüm ile bir adet araç edinilerek muris adına tescil edildiğini, 2 no'lu bağımsız bölümün aile konutu olduğunu açıklayarak sağ kalan eş davacının katılma alacağı hesap edilerek TMK 240. maddesine göre katılma alacağına mahsuben, yetmez ise bedel eklenmek suretiyle aile konutu ve ev eşyaları üzerinde mülkiyet hakkı tanınması ve eski tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir....

      (TMK 336. md.) Ancak, boşanma halinde mahkemece velayet kendisine verilen ana veya babanın ölmesi halinde velayet sağ kalan eşe kendiliğinden geçmez. Velayetin Aile Mahkemesince düzenlenmesi gerekir. Bu durumda uyuşmazlığın Aile Mahkemesi sıfatıyla Çerkezköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Çerkezköy 2. Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 09.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki aile konutunun özgülenmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 24.05.2016 gün ve 2015/14070 Esas - 2016/6213 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R HUMK’nun 440/III-2 maddesine göre, istisnaları hariç olmak üzere, sulh hukuk mahkemesi kararları karar düzeltmeye tabi değildir. Bu dava da yasanın öngördüğü istisnalardan olmadığına göre karar düzeltme istemi incelenemez. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, karar düzeltme isteğini içeren dilekçenin REDDİNE, gereksiz yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 14.06.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, aile konutunun özgülenmesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 02.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Taraflar arasındaki sağ kalan eşe miras hakkına mahsuben aile konutunda mülkiyet hakkı tanınmasına ilişkin davada ... ... 18. Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... ... 1. Sulh Mahkemelerince (Ahkamı Şahsiye ile görevli) ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sağ kalan eşe miras hakkına mahsuben aile konutunda mülkiyet hakkı tanınması istemine ilişkindir. TMK'nin 658. maddesine göre bu davalarda görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. ... ... 18. Sulh Hukuk Mahkemesince, talebin Ahkamı Şahsiye mahkemelerinde görüleceği belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... ... 1. Sulh Hukuk (Ahkam-ı Şahsiye) Mahkemesi ise, davanın ahkamı şahsiye işlerinden olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... ilinde Hakimler ve Savcılar ......

              Asıl dava;" ortaklığın giderilmesi" birleşen dava ise Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesine dayanan “aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesine” ilişkindir. Birleşen dava da davalı/karşı davacı vekili 132 ada 10 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki konutun aile konutu olduğunu ileri sürmüştür. Asıl davada, kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirmiş olan davalı/karşı davacı T5 lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince davalı/karşı davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiş olup, davalı/karşı davacı vekilinin bu yöndeki istinafının yerinde olduğu görülmüştür. Somut olayda, davalı/karşı davacı tarafça aile konutu iddiası nedeniyle 132 ada 10 parsel sayılı taşınmazın TMK 'nun 652. md göre davalı/karşı davacı T5'e miras payına mahsuben özgülenme kararı verilmesi talep edilmiştir. Dosyada mevcut tapu kaydı incelendiğinde bu taşınmazın aile konutu olduğuna dair herhangi bir şerh yoktur....

              var olan “aile konutu şerhinin kaldırılması” istenildiği ve bu sebeple “aile konutu şerhinin kaldırılmasına” karar verildiği ve eşler arasında kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) geçerli olduğu konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır....

                Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kadının kabul edilen davası yönünden boşanma hükmünün taraflarca temyiz itirazlarının kapsamı dışında bırakılmak suretiyle kesinleştiğinin, evliliğin boşanmayla sona erdiğinin, evlilik sona erdiğinde, davaya konu taşınmazın aile konutu niteliğinin de ortadan kalktığının, bu nedenle aile konutunun özgülenmesi talebinin de konusu kalmadığının, ayrıca feragatin anında kesin hükmün sonuçlarını doğurduğunun ve şekli anlamında kesinleşme söz konusu olmayacağının, bu bağlamda feragat tarihine göre üç yıllık süreninde dolduğunun, anlaşılmasına göre, davalı-karşı davacı kadının tüm, davacı-karşı davalı erkeğin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tüm dosya kapsamından; mahkemece hükme esas alınan tanık ...'...

                  UYAP Entegrasyonu