Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yasanın 1027. maddesine göre de bu tür bir yanlışlık ancak mahkeme kararıyla düzeltilebilir. Davacı Hazinenin mülkiyet hakkından kaynaklanan kanuni ipotek hakkı yolsuz tescil sebebiyle zedelenmiş ise bunun mahkemece düzeltilmesi olanaklıdır. Aksi takdirde davalı sebepsiz zenginleşmiş olacaktır. Yapılan bu saptamaya göre ayni hakkın davalı adına yolsuz tescil edilmiş bulunduğu hükmen belirlendiğinden ve davacı Hazine yolsuz tescil edilen ve terkini gereken bir hakka dayanarak kaydın terkinini isteyebileceğinden davanın kabulü yerine yazılı bazı gerekçelerle reddi doğru olmadığından, karar bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 04.10.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Düzenlemeye göre, geçerli bir hukuki sebebe dayanmayan tescil yapılmış veya başlangıçta geçerli sebebe dayalı bir tescil olmasına rağmen sonradan geçersiz hale gelmiş ve bu şekli ile gerçek hak durumuna uymayan bir durum oluşmuşsa "yolsuz tescil" söz konusudur. Öte yandan, 4721 s. TMK' nun 1015. maddesine göre ise; “Tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukuki sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır.” Tapu kütüğündeki tescil veya terkin işlemleri geçerli bir hukuki nedene dayanmıyorsa veya 4721 s. TMK' nun 1015. maddesindeki düzenlemeye gereği istemde bulunan gerçek hak sahibi değilse veyahut tescil dışı kazanma halleri söz konusu olup da, tapu kütüğüne açıklayıcı tescil yapılmamışsa gerçek hak sahipliği ile tapu sicili birbirine uymaz ve tapu sicili yolsuzlaşır. Yolsuz tescil en yalın anlatımı ile gerçek hak durumunu yansıtmayan tescildir....

    SAVUNMA: Davalı ------cevap dilekçesinde özetle; Tapu iptali ve tescil davalarının maddi hukuka göre yasal dayanağı iki farklı norm düzenlemeyle tecessüm ettiğini, Bunlar, ----- maddi gerçeği yansıtmamasından mütevellit TMK’nun 1025. maddesine dayalı yolsuz tescilin düzeltilmesi davası, diğeri ise, şahsi hakka dayalı tescili isteme talebini havi, TMK’nun 716. maddesine mümas tescile icbar davası olduğunu, Türk Medeni Kanunu’nun 1025. maddesi, “Bir aynî hakkı yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir” hükmüne havi olduğunu, TMK 'nın diğer maddelerinde ve konu ile ilgili diğer kanun kitaplarının maddelerinde , tapu iptal ve tescil davası kabul olunsa dahi taşınmaz üzerinde ki tüm hacizlerin kaldırılır gibi bir kanun maddesi olmadığını, Bu nedenle tapu iptal ve tescil davası kabul olunsa dahi, konu olan taşınmaz üzerinde hacizlerin fekki kararı verilemeyeceğini...

      Bu tür bir tescil yolsuzluğu nedeniyle sonuç doğurmaz ve ayni hakkı zedelenen kişi 4721 s. TMK' nun 1025. maddesine dayanarak tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. Bilindiği üzere, 4721 s. TMK' nun 705/1. ve 1022. maddeleri hükümlerine göre taşınmaz mülkiyetinin kazanılması sicile tescil koşuluna bağlıdır. Ayni haklar kütüğe tescil ile doğar, sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır. (4721 s. TMK m. 1022/1) Kurulması kanunen tescile tabi ayni haklar, tescil edilmedikçe varlık kazanamaz. (4721 s. TMK m. 1021/1) Değinilen yasa hükümlerinde öngörüldüğü üzere, hukukumuzda ayni hakkın doğumu veya kaldırılması tescil işleminin yapılmış olmasına bağlıdır. Başka bir değişle hak tescil edilmedikçe ayni hak niteliğini kazanamaz; mülkiyetin nakledildiğinden söz edilemez. Diğer taraftan, taşınmazların tescilden önce mülkiyetlerinin geçmesine olanak sağlayan haller 4721 s....

      Bu tür bir tescil yolsuzluğu nedeniyle sonuç doğurmaz ve ayni hakkı zedelenen kişi 4721 s. TMK' nun 1025. maddesine dayanarak tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. Bilindiği üzere, 4721 s. TMK' nun 705/1. ve 1022. maddeleri hükümlerine göre taşınmaz mülkiyetinin kazanılması sicile tescil koşuluna bağlıdır. Ayni haklar kütüğe tescil ile doğar, sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır. (4721 s. TMK m. 1022/1) Kurulması kanunen tescile tabi ayni haklar, tescil edilmedikçe varlık kazanamaz. (4721 s. TMK m. 1021/1) Değinilen yasa hükümlerinde öngörüldüğü üzere, hukukumuzda ayni hakkın doğumu veya kaldırılması tescil işleminin yapılmış olmasına bağlıdır. Başka bir değişle hak tescil edilmedikçe ayni hak niteliğini kazanamaz; mülkiyetin nakledildiğinden söz edilemez. Diğer taraftan, taşınmazların tescilden önce mülkiyetlerinin geçmesine olanak sağlayan haller 4721 s....

      Rızası gereken davacı eş, Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine dayanarak kocasının "vekili" eliyle gerçekleştirdiği bu devir işleminin geçersizliğini ileri sürebilir. Devralan, iyiniyetli değilse yapılan devir işlemi iptal edilir. İyiniyetli ise Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin sağladığı korumadan yararlanır ve kazanımı korunur. Ne var ki, davadan önce devralan... da, bu taşınmazı iki gün sonra 21.10.2011 tarihinde diğer davalı ...'e satmıştır. Davalı ..., kendisine bu taşınmazı devreden ....'ın mülkiyeti gerçekte kazanmamış olduğunu, onun üzerindeki tescilin "yolsuz "olduğunu biliyor ise, bu tescile dayanamaz (TMK md. 1024/1). Olayda bildiği kabul edilmiştir. Hal böyle olmakla birlikte, ancak böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı tescilin yolsuz olduğunu ileri sürebilir (TMK md. 1024/3, 1025). Kanun, taşınmaz üzerinde ayni hakkı bulunmayanlara yolsuz tescilin düzeltilmesini isteme hakkı tanımamıştır....

        Davacıların tacir olmadıkları dosya kapsamına göre sabit görüldüğünden, davanın genel görevli mahkeme olan "Asliye Hukuk Mahkemeleri" nezdinde görülmesi gerekmekle mahkememizin görevli olmadığına ve dosyanın olumsuz görev uyuşmazlığı nedeniyle kesinleşmesinin akabinde re'sen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlığı 37. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine ..." gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava; yolsuz tescil nedeni ile tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Somut olayda dava; " sahte senede dayalı başlatılan icra takibi nede niyle borçlu olmadığının tesbiti ve yapılan icra satışının yolsuzluğuna dayalı tapu iptali tescil davasıdır....

          Tapu kütüğünde yapılan tescil veya terkin işlemleri geçerli bir hukuki sebebe dayanmıyorsa veya tasarrufta bulunan kişi tasarruf yetkisine sahip değilse ya da bir ayni hak sicil dışı (tescilden önce) kazanılmış ve fakat tapuda açıklayıcı tescil yapılmamışsa, taşınmaz üzerindeki ayni hakların gerçek durumu ile tapu sicilindeki kayıtlar birbirine uymaz. İşte bu gibi durumlarda tescil işlemi gerçek malik ve gerçek hakkın kapsamını göstermez. Bu tür bir tescil yolsuzluğu nedeniyle sonuç doğurmaz ve ayni hakkı zedelenen kişi 4721 s. TMK'nun 1025. maddesine dayanarak tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. Bilindiği üzere, 4721 s. TMK'nun 705/1. ve 1022. maddeleri hükümlerine göre taşınmaz mülkiyetinin kazanılması sicile tescil koşuluna bağlıdır. Ayni haklar kütüğe tescil ile doğar, sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır. (4721 s. TMK m. 1022/1) Kurulması kanunen tescile tabi ayni haklar, tescil edilmedikçe varlık kazanamaz. (4721 s....

          nin bu amacı gözetildiğinde, yolsuz tescile dayanarak tapu iptal davası açması TMK'nın 2. maddesi anlamında iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını, davacı bu taşınmaz için tapu iptal davası değil, bir bedel talep edecekse, bu bedelin tahsili için alacak davası açması gerektiğini, bedel davasının muhatabının da dava dışı ... Organize Sanayi Bölgesi idaresi olduğunu, davalı şirketin dava konusu yeri TMK'nın 1023. maddesi gereğince iyi niyetli olarak kazandığını, bu madde gereğince tapu kütüğündeki tescile iyi niyete dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu iktisabının korunacağını, davalı şirket zaten ... Organize Sanayi bölgesine devredilecek yeri aldığından, iyiniyetli olarak kazandığı bu taşınmazın tapusunun iptali gerekmeyeceğini belirterek davacının açtığı tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Anılan madde; "Batıl ve geçerli olmayan nedenlerle(sahtecilik,ehliyetsizlik vb.) yok hükmünde olduğu ileri sürülen temliki tasarruflar hakkında açılmış davalar(TMK. M 1025, tmk.15 vd.) sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklindedir. İşbölümünü gösterir bu madde metninden açıkça dairemizin yalnızca TMK.'nın 1025 ve TMK.'nın 15. maddesine dayalı olarak açılan davalarda görevli olduğu belirtilmiştir. O halde, öncelikle TMK.'nın 1025. maddesine bakmak gerekecektir: TMK. 1025. madde; "Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden ayni hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları ayni haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." şeklindedir. Madde metninden anlaşıldığı üzere TMK.'nın 1025. maddesine dayalı olarak ancak ve ancak ayni hakkı zedelenen kimse dava açabilecektir. Bu sebeple TMK.'...

            UYAP Entegrasyonu