İlk derece mahkemesince; erkeğin ve kadının evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına (TMK md. 166/1), davalı-karşı davacı kadının hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açtığı boşanma davasının reddine, müşterek çocuğun velayetinin davalı-karşı davacı anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir, 700,00 TL iştirak nafakasına, davacı-karşı davalı erkeğin manevi tazminat, davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası ve tazminat talepleri ile tarafların fazlaya dair istemlerinin reddine hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalı erkek vekili; kusur tespitine, erkeğin reddedilen manevi tazminat talebine ve iştirak nafakasının miktarına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur....
Bu sebeple davalı-karşı davacı kadın lehine şartları oluşmadığı halde manevi tazminata (TMK m. 174/2) hükmolunması doğru olmayıp, hükmün bu yönden bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran davalı-karşı davacı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....
Davalı-karşı davacı kadın yararına TMK m. 174/1-2 koşulları oluşmuştur. O halde davalı-karşı davacı kadın lehine tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurun ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4. TBK m. 50 ve 51) dikkate alınarak uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddi ve manevi tazminat isteklerinin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 4-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m, 169). Dosya kapsamından davalı -karşı davacı kadın tarafından kendisi lehine nafaka talebi ile açılan .... 1....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın; kusur belirlemesi, nafaka ve tazminat miktarları yönünden süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Dava; TMK 166/1.maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinde sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'i taleplere ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Zinaya dayalı olan boşanma davasında (TMK m.161) davacı taraf, hükmedilen nafaka ve tazminat talepleri ile kusur tespiti, hükmedilen nafaka ve tazminat miktarları ile diğer bir özel sebep haysiyetsiz hayat sürme eylemi ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davaları hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
İSTİNAF KARARI: Dairemizce 30/11/2021 tarihli karar ile; davacı-karşı davalı erkeğin TMK.161.maddeye göre boşanma talebi, kusur tespiti ile tazminat takdiri yönünden, davalı-karşı davacı kadının ise velayet ve iştirak nafakası yönünden istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulü ile, asıl davada tarafların TMK 161.maddeye göre boşanmalarına, erkeğin zinaya dayalı davası kabul edildiğinden terditli talebi (TMK.166/1.m) hakkında karar verilmesine yer olmadığına, müşterek çocukların velayetinin anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki kurulmasına, çocuklar için ayrı ayrı 300'er TL iştirak nafakası ödenmesine, davacı-karşı davalı erkek lehine 6.000 TL maddi, 4.000 TL manevi tazminat ödenmesine, davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş, Taraflarca süresinde temyiz başvurusunda bulunulmuştur....
Davacı vekili dava dilekçesinde, tapulu taşınmazın haricen satın alınması ve eklemeli zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde, ödenen bedelin ve taşınmaz üzerine yapılan masrafların davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Ancak 18.12.2012 havale tarihli dilekçesinde, taşınmaza 20 yılı aşkın süredir iyi niyetli zilyet olduğunu, zilyetliğin başlangıç tarihi itibariyle de malikin tapu kaydından anlaşılmadığını açıklayarak, TMK 713/2 maddesi kapsamında tapu iptali ve tescil kararı verilmesini, TMK 713. maddesi uygulanmaz ise üzerine yapılan yapı ve ağaçlar nedeniyle TMK 'nun 724. maddesinin uygulanma imkanı bulunduğunu, bu iki sebep yönünden tapu iptali ve tescil talebi yerinde görülmediği takdirde, iyi niyetle yapılan yapı, dikilen ağaç, ödenen vergi ve diğer ödemelerin sebepsiz zenginleşme ve TMK 'nun 722-723. maddeleri kapsamında davacıya ödenmesini talep ettiği görülmüştür....
Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların, kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu kadının, eşinin maddî desteğini yitirdiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece, tarafların, sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4, TBK m. 50. 51) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddî (TMK 174/1) ve manevî (TMK 174/2) tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
davasının kabulüne, erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmiş, kadının TMK m. 162 ve TMK m. 166. maddelerine dayalı boşanma davaları hakkında hüküm kurulmamıştır....
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; nafaka ve tazminat miktarlarının müvekkili lehine artırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava zina, (TMK 161) ve hayata kast pek kötü onur kırıcı davranış nedeniyle ( TMK 162 ) boşanma olmadığı takdirde TMK'nun 166/1 maddesi gereğince şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ve ferilerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince kadının zinaya dayalı boşanma davası kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiş, erkek davanın kabulünü istinafa getirmiştir....