Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalının, ön inceleme duruşma tarihinden önce 29.4.2013 tarihli cevap dilekçesiyle 40.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminat talebinde bulunduğu, ne var ki ilk inceleme sırasında bu hususun gözden kaçtığı anlaşılmakla, davalının karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 25.3.2015 tarih ve 2014/20939 esas ve 2015/5589 karar sayılı ilamının bozmaya ilişkin 2 numaralı bendinin kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Davalının maddi ve manevi tazminat taleplerine hasren yapılan incelemede; Boşanma yüzünden mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan ve daha az kusurlu davalı erkek yararına tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md.4, TBK.md.50 ve 52.) dikkate alınarak uygun miktarda maddi ve manevi tazminata (TMK md. 174/1,2) hükmedilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu yönden hükmün bozulması gerekmiştir....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) tazminat takdiri gerekir....

      O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır....

        O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARLARININ ÖZETİ Kdz.Ereğli Aile Mahkemesi'nce; "... davacı kadının Türk Medeni Kanunu'nun 174/1- 2 maddesi dışındaki maddi ve manevi tazminat isteminin aile hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmadığı Aile Mahkemelerinin görev alanı dışında olduğu ,davacının maddi ve manevi tazminat talebinin boşananın eki niteliğinde TMK'nun 174/1- 2 kapsamında olmadığı gibi tarafların evliliklerinin devam ettiği ve davacının boşanma davasından sonra boşanmaya bağlı olarak maddi ve manevi tazminat talebinin olmadığı bu halde TBK m. 49 vd hukuki sebebine dayalı açılan işbu davanın aile hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmadığı, genel hükümlere tabi olduğu, TMK m .174/1- 2 dışında talep edilen maddi ve manevi tazminata ilişkin davalara bakma yetkisinin Asliye Hukuk Mahkemelerinin görev alanı içersinde kaldığı..." gerekçelerine yer verilerek;"1- Dava dilekçesinin görev yönünden usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, 2- Davaya bakmakla görevli mahkemenin Kdz Ereğli...

          DAVA TÜRÜ :Boşanma-Maddi-Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı kadının birleşen davasında talep edilen maddi tazminatın, Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesindeki tazminat olduğunun anlaşılmasına göre kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md.186/1) geçimine, (TMK md.185/3) malların yönetimine (TMK. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.169)....

            Karşı dava dilekçesinde ise asıl davanın kabulü halinde tedbir/yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat talep edilmiştir. Cevap dilekçesinde kadının yoksulluk, maddi ve manevi tazminat talebi olmadığından ilk derece mahkemesi kararının 2 ve 3. bendindeki red kararları talep edilmeyen hususta hak kaybına neden olur nitelikte olduğundan davalı kadının yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminata yönelik istinaf talebinin kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 2.bendinin yoksulluk nafakasına ilişkin kısmının, 3.bendinin "davalı karşı davacının şartları oluşmayan maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine" ilişkin kısmının kaldırılmasına karar verilmiştir. Davalı-davacı kadın karşı davasında boşanma talep etmeksizin yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat talep etmiş olup, boşanma davası içerisinde boşanmanın feri niteliğinde olan bu talepler harca tabi değil iken, ayrı dava ile talep edildiğinde nispi peşin harcın yatırılması gerekir....

            Davacı kadının dava dilekçesine bakıldığında, davalı erkek tarafından yapılması gereken harcamaların borca batık olması dolayısı ile kadın ve ailesi tarafından yapılmış olması ve davalının kredi taksitlerini ödememesi dolayısı ile kadının ve ailesinin yüklü bir borç altına girdiğini, dolayısı ile belirtilen zararların tazmini amacıyla 150.000 TL maddi tazminat talebinde bulunduğu, mahkemece maddi tazminat isteminin TMK 174.maddesi kapsamında istenilip istenilmediği hususunda HMK 31.maddesi uyarınca davacı tarafa açıklama yapmak üzere süre verilmesi gerekirken süre verilmeden, açıklama yaptırılmadan, TMK 174.maddesi kapsamında maddi tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu görülmüştür....

            Bozma kararı sonrasında ilk derece mahkemesince yapılan yargılamada bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde, mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m.4, TBK m.50, 51) dikkate alınarak davacı-karşı davalı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verileceği yerde, davacı-karşı davalı kadının şartları oluşmadığından bahisle maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davacı-karşı davalı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır....

              Boşanmaya sebep olan olaylarda eşit kusurlu eş yararına maddi ve manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) hükmolunamaz. Gerçekleşen bu durum karşısında davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekir. Ancak bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçırıldığından, davacı kadının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 24.11.2015 tarih 2014/7708 esas, 2015/22771 karar sayılı bozma ilamının 1. ve 2/a bendinin kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu