hesabı 883,24 TL alacak bakiyesi verdiği, neticede 1.706,41-TL fark bulunduğu, davalıya iade edilen 79.000,00 TL bedelli çekin, iadesine ilişkin davacı şirket ticari defterlerinde davalı cari hesabına 15.02.2018 tarihinde borç kaydı verilmiş olduğu, ancak davalı şirket ticari defterlerinde buna ilişkin herhangi bir kayıt bulunmadığı, söz konusu çekin davalı tarafından iade alınmış olması sebebiyle davalı ticari defterlerinde davacı cari hesabına 79.000,00-TL alacak kaydı verilmesi gerektiği, davalı ticari defter kayıtlarında 10.06.2018 tarihli kredi kartı ile yapılan 833,35-TL tutarlı ödemeye ilişkin davacı cari hesabına borç kaydı verilmiş olduğu, ancak bu tutara ilişkin davacı şirket ticari defter kayıtlarında herhangi bir kayda rastlanmadığı, davalı ticari defter kayıtlarında yer alan; 16.08.2018 tarih ... no.lu 862,19-TL tutarlı iade faturasının davacı cari hesabına borç kaydı verilmiş olduğu, ancak bu fatura kaydına ilişkin davacı şirket ticari defter kayıtlarında herhangi bir kayda...
Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... esas sayılı dosyası üzerinden görülen davanın müvekkili aleyhine olmadığını, müvekkilinin ortağı olduğu limited şirket aleyhine açıldığını, müvekkilinin söz konusu dava da tarafı olmadığını, müvekkilinin limited şirket ortağı olduğunu , TTK.maddesi gereğince ortakların şirket borçlarından sorumlu olmadığını, müvekkilinin limited şirket ortağı konumunda olduğundan dolayı şahsi bir sorumluluğunun bulunmadığını, bu sebeple davanın reddini talep ettiği görüldü. Davalı ...' a dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davaya cevap vermemiştir. Davalı şirketin ticari sicil dosyasının celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır. Antalya ... Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... E-.../... Karar sayılı dosyasına ait kesinleşmiş karar örneği dosyamız arasına alınmıştır. Davalı şirketin ticari defter belgelerinin mali müşavir bilirkişiye tevdi ile ; tarafların iddia ve savunmaları da nazara alınarak TTK....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/470 Esas KARAR NO: 2021/612 DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi DAVA TARİHİ: 20/10/2019 KARAR TARİHİ: 13/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle;Müvekkil şirket yetkilisinin kuzeninin sahibi bulunduğu -------- nedeniyle ----adresindeki -------yılına ait ticari deftreleri ve tüm ticari evraklarını da yanlarına alarak ------ bulunan şirket merkezinden ayrıldıklarını taşınmayı ----- olan borçları yüzünden hacizlerin üst üste gelmesi nedeniyle buradan ayrılmaya karar verdiklerini Müvekkil şirket buradan da ayrılarak mobilyalı olarak kiraya verilen ------ adresine taşındığını ve şirkete ait eşyalarını daha sonra alabileceği kendilerine ---- yetkilileri tarafından söylendiğini Defalarca eşyalarını almak için söz konusu şirket yetkililerini aradıklarını ancak tüm çabalara rağmen ulaşılamadığını --- müvekki şirket yetkilileri ile birlikte ---...
Tarafların ticari defter ve belgelerin incelenmesi için dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdi edildiği, ... tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava dosyası ve Davacı ya ait 2017 ve 2018 yılları Ticari Defter kayıtlarına göre; Davacı Şirket Antalya ... gıda paz. san. ve tic. ltd. şti, Davalı Şirket olan ... pasta gıda ltd. şti'nden olan cari hesap alacağını tahsil amacıyla, Antalya ... İcra Müdürlüğü'nün ......
Ancak limited şirket ortağı olmayan, ancak müdür olarak atanan kişi 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 449 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 547/1 maddesi kapsamında ticari temsilcidir. Ticari temsilci, Kanun işletme sahibinin, ticari işletmeyi yönetmek ve işletmeye ilişkin işlemlerde ticaret unvanı altında, ticari temsil yetkisi ile kendisini temsil etmek üzere, açıkça ya da örtülü olarak yetki verdiği kişidir(TBK md. 547/I)” olarak tanımlamıştır. Ticari temsilci ve tacir vekilin temsil yetkilerinin sona ermesine ilişkin EBK md. 456, TBK md. 554 hükümlerinde, taraflar arasında hizmet, ortaklık veya vekâlet sözleşmelerinin olabileceği, ancak bunun sınırlı olmadığı, taraflar arasında başkaca hukuki ilişkilerin de bulunabileceği öngörülmektedir. Dosya içeriğine göre davacının iki ortaklı davalı limited şirkette ortaklardan biriyle birlikte davalı şirketi temsilen müdür olarak atandığı ve bu görevde olduğu tartışmasızdır....
GEREKÇE : Dava, şirket ticari defterlerinin teslimi davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, davacı şirketin ticari defterlerinin davalıda bulunup bulunmadığı noktasındadır. Ticaret sicil kayıtlarına göre şirketin Pana Proje T1 A.Ş. olan unvanı ICH T1 olarak değiştirilmiş ve 23.05.2019 tarihli genel kurul kararı ile şirketin kısmi bölünmesi işlemi gerçekleştirilerek CETAŞ T1 A.Ş. kurulmuştur. Davacı tarafça, 21.12.2018 tarihinde devralınan şirketin ticari defterlerinin kendisine teslim edilmediğinden bahisle ticari defterlerin teslimi istemiyle eldeki dava açılmıştır. Her tacir, ticari defter tutmak ve bunları gerektiğinde ibraz edecek şekilde uhdesinde bulundurmak zorundadır. Şirketin yöneticileri değiştiğinde söz konusu ticari defterlerin yeni yöneticilere devredilmesi gerekir. Ancak, her ne kadar ticari defterlerin teslimi davası davalı T3 A.Ş.'ye karşı açılmış ise de, dava dilekçesinin hangi sebeple davalı şirket nezdinde bulunduğu açıklanmamıştır....
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; davacının belirtmiş olduğu taraflar arasında ticari ilişkinin olmadığı yönündeki iddianın doğru olmadığını, taraflar arasında ticari mal alım satım işi zımnında bir ticari ilişki olduğunu, davacı şirketin çalışanlarının imzalarını taşıyan sipariş formları incelendiğinde taraflar arasında uzun süreli bir ticari ilişkinin bulunduğunun görüleceğini, davacı adına tanzim edilen ve davacı şirket çalışanı tarafından imzalanan 26.07.2021 tarihli ve 24.08.2021 tarihli sipariş fişlerini dosyaya sunduklarını, davacı şirket ile aynı adreste faaliyet gösteren fakat yetkilisinin aynı olduğu davacı şirket ile iç içe geçmiş başkaca bir şirketin bulunduğunu, davalının davacı ile olan ticari ilişkisine istinaden tanzim edilen faturaların davacı tarafından bu şirket adına düzenlenmesinin istenildiğini, taraflar arasındaki ticari ilişkinin bu şekilde seyrettiğini, söz konusu şirketin ve . Tic....
Somut olayda; Dava, taraflar arasında unlu mamüller imalatı ve satışı için kurulan adi ortaklık ve işlerin büyümesi ile işlerin yürümesi, tüm ortakların iradesi ile kurulan limited şirket ve limited şirket üzerinden yürütülen ortaklık olmak üzere, adi ortaklığın tespiti tasfiyesi ile kâr payının tahsili istemli açılmıştır. Limited şirketinin kurulması tarafların kabulündedir. Unlu mamüllerle ilgili faaliyetin limited şirket üzerinden yürütüldüğü , davanın ticari işletme ile ilgili olduğu, ileri sürülen faaliyetin yürütüldüğü işletmenin ticari işletme mahiyetinde olması ve her iki tarafın ticari işletmesi olması itibarı ile ticari işletmeyi ilgilendiren eldeki davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. KARAR : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 21.ve 22. maddeleri gereğince İzmir 5....
Bu durumda; yapılan yargılamaya, toplanan delillere, takip dosyasına, davacı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirkete ait akaryakıt istasyonundan davalı şirket araçlarına veresiye olarak verildiği iddia olunan akaryakıtlara ilişkin olarak düzenlenen veresiye fişlerinin 2021 tarihli olması nedeniyle takip konusu alacağın takip ve dava tarihi itibariyle zamanaşımına uğramadığı belirlenmekle, davalının bu yöndeki savunması yerinde görülmeyerek, uyuşmazlığın esasına geçilmiş, bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucu davacının ticari defterlerinin yerinde incelendiği, ticari defterlerin kayıt nizamının Vergi Usul Kanunu'nun 215-219 maddeleri ve Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği hükümlerine uygun olduğu, ticari defterlerin içerdiği kayıtların birbirini doğruladığının belirlendiği, bu itibarla, davacının usulüne uygun ticari defterlerinin HMK'nın 222/2. maddesine göre ticari davalarda delil...
-TL'nin şirket hesaplarından kullanım sebepleri ve makbuzları şirket muhasebesine bildirilmeden davalı tarafından kullanıldığını, TBK'nun 551 maddesi uyarınca ticari vekil olarak atanan davalının temeli güvene dayanan vekalet ilişkisinde sadakat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ettiğini, davacı şirket adına yaptığı işlerin hesabını şirkete vermemekle birlikte şirket hesaplrından haksız kazanç elde ettiğini belirterek sebepsiz zenginleşmeye dayalı toplam alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır....