Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davanın kar payı alacağının tahsili istemine ilişkin olduğu ve 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, davacının 1976 yılından dava tarihine kadarki süreç yönünden alacak isteminde bulunması, davalının ise süresinde zamanaşımı itirazında bulunması karşısında, davacının dava tarihinden geriye dönük 5 yılı aşan dönem yönünden kar payı alacağının zamanaşımına uğradığı, alacağın zamanaşımına uğramadığı kabul edilse dahi anılan emsal nitelikteki içtihatlarda da belirtildiği üzere, genel kurul tarafından kar payı dağıtımına ilişkin bir karar alınmadığı sürece kar payının tahsili yönünde karar verilmesinin mümkün olmadığı, davalı şirket genel kurullarında (şirketin kuruluşundan dava tarihine kadarki genel kurul toplantılarında) kar payı dağıtımına ilişkin bir karar alınmadığı gibi aksi yöndeki kararların da iptalinin sağlanmadığı, davacının kar payı alacağının tahsili isteminde bulunmasının mümkün olmadığı sonucuna...

    Davacı vekili tarafından -------- talepli sunulan beyan dilekçesinde özetle; şirket ortaklarının birbirlerine duydukları güven ortamının kaybolduğunu, müvekkilinin davalı şirket ortağı eşinden boşanma aşamasında olup herhangi bir geliri bulunmadığını, müvekkilinin şirket işleyişi hususunda bilgisi ve deneyimi bulunmadığından şirket defterlerinin nerede olduğunu dahi bilmediğini, şirketin atıl halde olması nedeniyle defter sunma ihtimallerinin bulunmadığını, defterler üzerinde inceleme yapılacaksa bilirkişi incelemesi için gerekli masrafların adli yardımdan karşılanmasını talep ettiklerini, müvekkilinin sadece şirket ortaklığının bitirilmesini talep ettiğini belirtmiştir. ------- tarihli ara karar ile davacı vekilinin adli yardım talebinin; HMK 336 m. 2 uyarınca iddiasını dayandıracağı delilleri ve yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali duruma ilişkin belgeleri sunması gerektiği, davacı vekilinin talep dilekçesi ekinde herhangi bir belge sunmadığı anlaşıldığından...

      Söz konusu protokolde açıkça 2002 yılına kadar kar payı ödemesi yapılacağı açıkça belirtilmektedir. Dolayısıyla davacının, protokol tarihinden itibaren her yıl kar payı ödemesi yapılması gerektiği ve işbu kar payının ödenmediği iddiasının asılsız ve yersiz olduğu açıkça ortadadır....

        İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; işbu davada müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, davalı şirket tarafından davacıya hiçbir şekilde kâr payı ödemesi yapılmadığını, davalı şirketin genel kurullarında kar payı dağıtmama kararının neye göre alındığının ve kar payının tespit edilerek davalı şirketin faaliyet gösterdiği sektörün genel gelişimi, ekonomik faaliyet ve amaçları, ayrıca şirket işlemlerinin devamlı gelişmesini veyahut mümkün olduğu kadar istikrarlı kar payı dağıtılmasına engel bir durum olup olmadığının araştırılmadan kar payı alacağını ispat edilemediğinden reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; kar payı alacağına ilişkindir....

          Davacı ... tarafından dağıtılmayan kar paylarının tespiti ve tahsili talep edilmiş ise de, Genel kurul tarafından, kar payı dağıtımına karar verilmediği sürece, pay sahibinin şirkete karşı ileri sürebileceği muaccel bir kar payı alacağından söz edilemeyecek olup, pay sahibi davacı ancak davalı şirket tarafından karın genel kurulda dağıtılmasına karar verildiği takdirde ve genel kurulca dağıtılmasına karar verilen kar payları dahilinde, alacak talebinde bulunabilir. Genel kurulun kar payı dağıtılması veya dağıtılmaması kararı alması ya da bu hususta karar almaması durumlarında, ortak ve şirket organlarının haklarının neler olduğu TTK.da düzenlenmiştir....

            Davacı T1 tarafından dağıtılmayan kar paylarının tespiti ve tahsili talep edilmiş ise de, Genel kurul tarafından, kar payı dağıtımına karar verilmediği sürece, pay sahibinin şirkete karşı ileri sürebileceği muaccel bir kar payı alacağından söz edilemeyecek olup, pay sahibi davacı ancak davalı şirket tarafından karın genel kurulda dağıtılmasına karar verildiği takdirde ve genel kurulca dağıtılmasına karar verilen kar payları dahilinde, alacak talebinde bulunabilir. Genel kurulun kar payı dağıtılması veya dağıtılmaması kararı alması ya da bu hususta karar almaması durumlarında, ortak ve şirket organlarının haklarının neler olduğu TTK.da düzenlenmiştir....

            bilirkişi kök ve ek raporlarının dosya kapsamına ve oluşa uygunluğunu teyit eden 3. bilirkişi heyet raporunun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik görülmediği, davacının her şeyden önce davalı şirketçe şirket kayıtları hakkında kendisine yeterince bilgi verilmediği, şirket giderlerinin fazla gösterilerek kar payının eksik ödendiğine dair iddiasını somut bir vakaya dayandırmadığı, diğer taraftan davalı şirketin ticari defterleri ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 3. bilirkişi heyet raporunda davacının eşinin hayatta olduğu 2004 ila 2010 yılları arasında şirketin elde ettiği karın ortakların sermayelerine eklenmesi doğrultusunda şirket kararı bulunduğundan ortakların sermayelerine aktarıldığı, ortaklara kar payı dağıtılmadığı, 2011 ve 2012 yıllarında davalı şirket defter kayıtlarına göre davacıya ve eşine isabet eden kar payı tutarlarının ve ödemelerin kayıtlandığı, şirketin 21.11.2014 tarihli genel kurul toplantı tutanağının 2. maddesinde "2012 ve 2013...

              Mahkememizin ... esas sayılı dosyasının ... tarihli celsesinde; davacının davalılara yönelik açtığı kar payı ve zarar tahsili alacağı davasının tefrikine karar verilmiş, iş bu dava mahkememizin ... esas sırasına kaydedilmiştir. Dava, dava dışı ... Şirketinin ortağı olan davacı tarafından diğer şirket ortakları ve yetkilisi aleyhine açılmış ...-TL kar payı alacağı ve ...-TL'de şirkete verdikleri zararların tahsili talebi ile açılmış toplam ...-TL bedelli belirsiz alacak davasıdır. Mahkememizce yapılan değerlendirmede: TTK'nın 5/A maddesi gereğince Ticaret kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/836 KARAR NO : 2021/981 DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 19/09/2017 KARAR TARİHİ : 27/10/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 22/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile Müvekkilinin murisleri ...'in 27/01/2008 tarihinde vefat etmesinden sonra davalı şirketin % 33 ortağı olduklarını, bu tarihten bugüne kadar şirketin işleyişi, mali tabloları, finansal bilgileri, bilançoları hakkında müvekkillerine bilgi verilmediğini, şirket ortağı olarak sahip oldukları hiçbir ortaklık ve azınlık hakların kullandırılmadığını, müvekkillerini hem maddi hem de manevi zarara uğrattıklarını, kendilerine şirket ortağı oldukları günden bugüne kadar hiçbir kar payı ödemesi yapılmadığını, diğer ortak ve ayna zamanda şirket müdürü ....'...

                  DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 15/09/2014 KARAR TARİHİ : 28/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/07/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili, davalı şirket ortağı olan müvekkilinin davalı şirketi temsil etmek üzere yetkilendirildiğini, ancak müvekkilinin katılmadığı 30.06.2011 tarihli genel kurulda alınan kararla şirket müdürlüğünden azledildiğini, bunun üzerine müvekkilinin ortaklıktan çıkmaya izin ile ayrılma payı ve kâr payı taleplerinin içeren .......

                    UYAP Entegrasyonu