Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TBK’nun 551. maddesinde bu husus; “Ticari vekil, bir ticari işletme sahibinin, kendisine ticari temsilcilik yetkisi vermeksizin, işletmesini yönetmek veya işletmesinin bazı işlerini yürütmek için yetkilendirdiği kişidir. Bu yetki, işletmenin alışılmış bütün işlemlerini kapsar. Ancak, ticari vekil açıkça yetkili kılınmadıkça, ödünç olarak para veya benzerlerini alamaz, kambiyo taahhüdünde bulunamaz, dava açamaz ve açılmış davayı takip edemez” şeklinde düzenlenmiştir. Bu hükümden hareketle ticari mümessillik ile ticari vekalet arasındaki farkları ana hatlarıyla şöyle sıralayabiliriz: Ticari mümessil, hem ticari işletme hem esnaf işletmesi için; ticari vekil ise, sadece ticari işletme için tayin edilebilir. Ticari mümessil, bir işletmenin tüm işlerini idare etmekle görevlendirildiğinden, onun, işletmenin hem olağan hem olağanüstü nitelikteki bütün işleri yapmaya yetkisi vardır....

    Sanayi Anonim Şirketinden aldığı iş kapsamında davacı şirket tarafından hafriyat, moloz taşımacılığı ile asfalt yapımı çerçevesinde gerekli olan nakliye hizmetinin davalı şirkete verilmesi hizmeti kapsamında davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen faturalardan ve cari hesaptan kaynaklı olarak davacı şirketin davalı şirketten alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarı, icra takibinde işletilen faiz miktar ve oranının usulüne uygun şekilde işletilip işletilmediği hususlarının belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize gönderilmesi istenilmiş, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi 31/03/2021 havale tarihli raporunda sonuç olarak, davalı şirketin incelenen ticari defterleri ile dayanak belgeler üzerinde yapılan tespitler neticesinde, davalı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun şekilde tutulduklarını, ticari defter ve belgelerin açılış ve kapanış onaylarının usulüne uygun şekilde yaptırıldığını, ticari defter ve belgelerin sahibi lehine delil vasfının...

      Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, dosya yeni sunulan banka cevabi yazıları ve davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi için önceki bilirkişiye tevdii edilerek ek rapor aldırılmıştır. ----- tarihli ek raporda özetle; ------ K.K SON ÖDEME TARİHİ İŞLEM TARİHİ İŞLEM AÇIKLAMASI TUTAR --- --- ---- --- --- --- --- --- --- --- --- --- TOPLAM ----- ---- ekstreleri : K.K SON ÖDEME TARİHİ İŞLEM TARİHİ İŞLEM AÇIKLAMASI TUTAR --- --- -- --- --- --- -- --- TOPLAM ----- davalı şirket sahibi ---- ait kredi kartları ile davacı şirkete ödemeler yapılmış olduğu, davacı şirket ticari defter kayıtlarına göre, davacı şirketin icra takip tarihi olan --- tarihi itibariyle davalı şirketten ---- alacaklı durumda bulunduğu davalı şirket ticari defter kayıtlarına göre, davalı şirketin icra takip tarihi olan ------- tarihi itibariyle davacıya herhangi bir borcu bulunmadığı, hesabın sıfırlandığı, davalı şirket sahibi ----- kredi kartı ile davacı şirkete ödemelerin davacı şirket kayıtlarında...

        DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli), Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 13/04/2022 KARAR TARİHİ : 15/04/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli), Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememizin ..../.... esas sırasına kaydedilen dava dilekçesi ile .... .... .... Sanayi Ticaret Limited Şirketinin haklı nedenlerle feshini ve ayrıca 17/12/2021 tarihli şirket genel kurulunda alınmış olan kararların iptalini talep etmiş, bu davasını şirket ile birlikte ortaklar davalı .... .... ile .... de yöneltmiş, davalılar .... ve .... aleyhinde açılan şirketin haklı nedenle feshi ve genel kurul kararının iptali davaları ..../.... esas sayılı dosyadan tefik edilerek yukarıdaki yeni esasa kaydedilmiştir....

          sonrası davalı şirketin borç bakiyesinin 4.112,44-TL kaldığının kayıt altına alındığı, dava dosyası ve ticari defter kayıtlarına dayanak belgelerin incelemesinde: davacı şirket tarafından düzenlenmiş olan sigorta poliçesine, davalı şirket tarafından itiraz olmadığı, davalı şirketin itirazının davacı şirket tarafından takibe konu yapılan alacak tutarına karşılık borçlu olunmadığı yönünde olduğu, ancak davacı şirketin ticari defterleri içeriğinde yapılan incelemede, davacı şirket tarafından, davalı şirkete hitaben düzenlenen sigorta poliçesinin ve poliçe tutarı 17.823,29-TL borçlandırmanın kabul edildiği ve bu borç tutarına mahsuben 07/08/2018 tarihinde 1.958,14-TL ve 10/12/2018 tarihinde 11.552,71-TL olmak üzere toplam 13.510,85-TL ödeme yapılmasına karşın, borç bakiyesi tutarı 4.112,44-TL' nin ödenmediği, bu nedenle davalı şirketin 4.112,44-TL asıl alacak tutarında borçlu olduğunun tespit edildiği, davacı şirket tarafından, icra takibine konu edilen tutar içerisinde, davalı şirkete hitaben...

            Takip sayılı dosyası, 4-Davacı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar, 5-Davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar, 6-Talimat Mahkemesine sunulan Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişinin 11/12/2020 havale tarihli raporu, 7-Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişinin 02/02/2021 havale tarihli raporu, 8-Sair deliller. DAVA KONUSU: Açılan dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen faturadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibine davalı şirket tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ve asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalı şirketten tahsili taleplerine ilişkindir....

              DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket hakkında taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin davalı şirkete gerçekte borcu bulunmadığını, müvekkili şirketin strafor üretimi ve satışı yapan bir şirket olup, 2013 yılı içerisinde müvekkili şirketin işlerinin kötüye gitmeye başladığını, çok kısa bir süre içerisinde bir çok icra takibi ve haciz baskısı altında kaldığını, borçları ödemek amacıyla ticari faaliyete devam edildiğini, davalı şirkete ve bir kısım alacaklılara borçların ödendiğini, icra takibinde diğer borçlu olarak yer alan Çeltikler şirketinde müvekkil şirket temsilcisinin eskiden ortak olup, babası ...'e ait bir şirket olduğunu, bir dönem temsilci ...'...

                . - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında yapılacak emtia ticaretinin teminatı olarak müvekkili şirket adına kayıtlı taşınmaz üzerine davalı şirket lehine 18/05/2006 tarihinde ipotek tesis edildiğini, ancak taraflar arasında hiçbir zaman ticari bir alış veriş olmadığını, buna rağmen davalı şirketin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yaptığını, şikayet üzerine ödeme emrinin icra hukuk mahkemesince iptal edildiğini, yapılan ihtara rağmen davalı şirketin ipoteğin fekkini sağlamadığını ileri sürerek müvekkili şirketin davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti ile müvekkili şirket taşınmazında davalı şirket lehine bulunan ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili ile davacı şirket adına hareket eden şahısların 2006 yılından bu yana ticari ilişki içerisinde bulunduğunu, davacı şirket temsilcisi ...'...

                  Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır....

                    Mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen 23.05.2016 tarihli birinci raporda; davacı şirket ticari defterlerinden yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiki zamanında ve usulüne uygun olarak yapılmış ise de envanter ve kebir defterinin ibraz edilmemesi nedeniyle ticari defterlerin birbirleri ile uyumlu olup olmadığının tespiti mümkün olmadığından ticari defterlerin 6102 sayılı TTK'nın 64.maddesine ifade edilen belirli kanuni şartları taşıyıp sahibi lehine delil olma özelliğinin olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirinde bulunduğu, davacı şirket defterlerinde "..." hesabının "120.52" nolu alt hesabında takip edilen davalı şirketin, 31.12.2013 tarihli kapanış kaydına göre davacı şirkete 618.116,71 TL borcunun bulunduğu, davacı şirket muavin dökümü ile ticari defter kaydının birbiri ile uyumlu olduğu, davalı şirket ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdikinin zamanında ve usulüne uygun olarak yapıldığı, 6102 sayılı TTK'nın 64. maddesine ifade edilen belirli kanuni...

                      UYAP Entegrasyonu