Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir. Ticari defterlere anılan Kanun'larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır. Tacirler, Türk Ticaret Kanunu'nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1). Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1'de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re'sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re'sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır. Ticari defterler, bazı şartların varlığı durumunda sahibi lehine delil olarak kullanılabilir. Şöyle ki: Uyuşmazlık ticari bir işten kaynaklanmalıdır. Bu iş, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmelidir....

    Madde 83- (1): "Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir." Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir. Ticari defterlere anılan Kanun'larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır. Tacirler, Türk Ticaret Kanunu'nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1). Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1'de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re'sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re'sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır....

      (HUMK'nın 332.) maddesindeki bu hüküm, taraflardan birinin delillerini salt karşı tarafın ticari defterlerine hasretmediği hallerde, ticari defterlerin mahkemeye sunulması bakımından da uygulanır. Diğer anlatımla, belirtilen bu durumda ticari defterler de, HMK m. 220. madde (HUMK'nın 330 ve sonraki maddeleri) anlamında “vesika” niteliğindedir....

        Her ne kadar davalı tarafından ticari defterlerin tasdiki sebebiyle ibraz edilmediğini beyan etmiş ise de ticari ilişkinin 2021 yılı olup defterlerin kapanış tasdiklerinin süresinin geçtiği kaldı ki kapanış tasdikinin yapılmamış olmasının bu defterlerin mahkememize ibrazına yasal mazeret olmadığından bu beyana itibar edilmemiştir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır....

          Ticari defterlerin sahibi lehine olması için HMK m. 222/2’de öngörülen şartlar; defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olması, defterlerin açılış ve kapanış onaylarının yaptırılmış olması ve ticari defterlerin birbirini doğrulamış olması gerekmektedir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır. Davacı taraf ,bedeli ödenmeyen faturalara dayalı alacak talebinde bulunmaktadır. Buna göre öncelikli incelenmesi gerek husus faturanın ispat gücüdür. 6102 sayılı TTK'nın 21/2. maddesi şu şekildedir: ''Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır''....

            İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle yetkisiz kişiler tarafından kooperatif adına düzenlenen ticari defterlerin ve verilen beyannamelerin geçersizliğinin tespitine ilişkindir....

              (HUMK'nın 332.) maddesindeki bu hüküm, taraflardan birinin delillerini salt karşı tarafın ticari defterlerine hasretmediği hallerde, ticari defterlerin mahkemeye sunulması bakımından da uygulanır. Diğer anlatımla, belirtilen bu durumda ticari defterler de, HMK m. 220. madde (HUMK'nın 330 ve sonraki maddeleri) anlamında “vesika” niteliğindedir....

                İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkiline ticari defterlerin sunulması için herhangi bir süre verilmediğini, defterlerin ibrazı için müvekiline sorumluluk da yüklenmediğini, ticari bir davada ticari defterlerin incelenmeksizin verilen kararın hukuka uygun olmadığını, mahkemece ticari defterlerin incelenmesine yönelik taleplerinin değerlendirilmediğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, bononun bedelsizliği iddiasına dayalı borçlu olmadığının tespiti ve borçlu olmadığı halde ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı ... lehine keşide edilen, sırasıyla davalı ... ve diğer davalı şirkete ciro edilen 10/12/2014 düzenleme, 30/06/2015 vade tarihli, 40.000-TL bedelli çeki davalı ... şirketi ile aralarında ticari ilişkiye binaen davalı ...'a verdiğini, karşılığında mal teslim edilmediğini ileri sürerek menfi tespit ve istirdat isteminde bulunmuştur....

                  Davalı vekili, ticari ilişkiyi inkar ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının mal teslimini kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflara ait ticari defterlerin incelenmesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; davalıya ait 2007 işletme defterinde, davacı şirketin düzenlediği ve alacağın dayanağı 05.05.2007 tarihli ve B-0576014 sayılı faturanın kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. TTK.nun 84.maddesinde; “kanuna uygun olarak veya olmayarak tutulmuş olan ticari defterlerin münderecatı, sahibi ve halefleri aleyhinde delil sayılır.” hükmü yer almaktadır. Mahkemece, bilirkişi raporundaki tespit ve anılan yasa hükmü gözetilmeden yazılı gerekçe ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Tacir basiretlidir, tacir basireti gereği her işi gibi defterlerini de yasalara göre tutar, silahların denkliği ilkesi önemli bir ilkedir, ticari defterler hasmın defterlerine hasretme durumu hariç, her iki tacirinde ticari işletmesi ile ilgili davalarda delil olabilir. Yine HMK'nın 222 ve devamı maddelerine göre defterlerin sahibi lehine delil olabilmesi için uyuşmazlığın ticari işten kaynaklanması, uyuşmazlığın tacirler arasında çıkmış olması, ticari defterlerdeki kayıtların birbirini doğrulaması, ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu