Yukarıda limited şirketlerde nesnel ve öznel çıkma ve çıkarılma nedenlerinden bazılarına atıf yapılmıştır. Somut olaya dönecek olursak davalı şirketin 2004 yılından beri kar payı dağıtmadığı ve bu durumun bir mutlak çıkma nedeni olduğu sabittir. Zira ortaklar kar elde etmek amacı ile şirketlere ortak olurlar ve bu durumun uzun süre gerçekleşmemesi hem çıkma ve aynı zamanda mutlak bir fesih nedenidir....
, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte şimdilik 1.000,00-TL çıkma payının davalı şirketten tahsiline, dava sürecinde şirket mallarının korunması için şirkete ait taşınır ve taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına ve şirkete yönetim kayyımı tayinine karar verimesini talep ve dava etmiştir....
Toplanan deliller, tarafların iddia ve savunmaları ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı, pay sahibi olduğu şirkete karşı, TTK madde 531 hükmü çerçevesinde şirketin aile şirketi olduğu, şirket tarafından bilgi alma ve inceleme haklarının ihlal edildiği, genel kurul toplantılarının gerçekleştirilmediği, şirkette ne gibi ticari işlemler yapıldığını bilmediği, şirketin kar payından hiçbir şekilde ücret verilmediği, şirketin -- yıldan beri zarar ederek faaliyet gösterdiği ve kötü yönetildiği, davalı ----- bulunduğu taşınmazda kendisinin de ------ oranında malik olduğu ancak davalı şirketin yıllardır kira ödemesi yapmadığı ve ortaklar arasında anlaşmazlık bulunduğu iddialarıyla fesih davası açmış ayrıca fesih yerine çıkma kararı da verilmesini istemiştir. Davalı ve feshi istenen şirket bir anonim şirkettir....
kar payı dağıtımına ilişkin kararı ile birlikte kar payı ve kararlaştırılan miktar limited şirkete karşı bir alacak hakkına dönüşeceği,. somut uyuşmazlıkta davalı şirketin genel kurulunda davacı ortağında katılımı ve oyu ile 2008 ve 2009 yıllarına ilişkin kar dağıtmama kararı alındığı sonraki yıllarda ise kar payı dağıtımına yönelik genel kurul tarafından alınmış bir kararın bulunmadığı aksinin davacı tarafçada iddia ve ispat edilmediği anlaşılmakla davacının kar payı alacağı talebinin yerinde olmadığı kanaatine varıldığı, ayrıca TTK 616/1- e maddesi uyarınca kar payı dağıtılmasına ilişkin karar ortaklar kurulunun devredilemez ve münhasır yetkilerinden biri olduğundan mahkemece, ortaklar kurulunun yerine geçilerek, kar dağıtımına karar verilemeyeceği, kar dağıtımına ilişkin kararları almak yetkisi ortaklar kuruluna ait olup, bu yetki başka bir organa devredilemeyeceği gibi ortaklar kurulu, kar dağıtımı için bir karar vermedikçe şirket ortağının dava açarak kendisine ait karı isteyemeyeceği...
Sayfadaki 2011/2 karar sıra numaralı 13.10.2011 karar tarihli irtibat bürosu kiralanması konulu belgedeki imzaların müvekkiline ait olmadığının yapılan kriminal inceleme ile tespit edildiğini, yani davalı şirketçe, kar payı dağıtımı ile ilgili kar payı ödemediği gibi kar payı dağıtılmaması durumuna da dayanak bulma yollarına giriştiklerini, davacı müvekkilinin şirketten uzak tutulması 2009 yılından itibaren daha da belirgin hale geldiğini ve müvekkilinin, şirket ortağı için önemli bir hak ve önemli bir denetim yolu olan şirket hesaplarını inceleme ve hesapları kontrol etme hakkından dahi mahrum bırakıldığını, davacı müvekkilinin bu şirket iş ve işleyişinden uzak tutulmuş olması sebebiyle şirket kar payından da payını alamadığını, davacı müvekkilinin kar payını alabilmek için Selçuk Noterliğinin 27.07.2011 tarihli ve 5061 yevmiye numarasıyla geçmiş yıllar da dahil olmak üzere kar payı alacağının kendisine ödenmesi amacıyla ihtarname gönderdiğini ve ihtarnamenin 01.08.2011 tarihinde şirket...
San ve Tic Ltd Şti'ndeki ödenmemiş kar payı alacağı için 10.000,00 TL, ödenmemiş kar payı alacağı, şirket hisselerinin gerçek değerinin/bedeli hesaplanarak fark bedeli için 10.000,00 TL, ... tarafından şirket devir bedelinin eksik ve geç ödeme nedenleriyle oluşan alacak 10.000,00 TL nin tahsiline yönelik davada Mahkememizin HMK 14/2 maddesi kapsamında yetkili olmadığı, yetkili Mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu belirlenerek, dava dilekçesinin sonuç ve istem bölümünün 1 nolu bendinin 7. Satırında belirtilen zarar alacağına ilişkin talep dışında kalan ödenmemiş kar payı alacağı, şirket hisselerinin fark bedeli ve eksik ödeme talepleri yönünden davanın Mahkememizin... Esas sayılı dosyasından tefriki ile HMK 114/ç, 115/1-2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir. KARAR:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, 2-Dosyanın karar kesinleştiğinde ve HMK 20....
in özen ve bağlılık yükümlülüğünün ihlali ile şirketi büyük zarara uğrattığını, bu durumun müvekkilinin ekonomik durumuna da yansıdığını, şirket müdürünün 2011-2012-2013-2014 yıllarında şirket genel kurulunu toplantıya çağırmadığını, bu hususun ihtarname ile kendisine bildirilmesine rağmen halen genel kurul toplantılarının yapılmadığını, şirket müdürünün kar dağıtımı konusunda da bir işlem yapmadığını, bu durumun müvekkillerine mağdur ettiğini, şirket işleri hakkında bilgi ve belge talep edilmiş ise de müvekkillerine bilgi ve belgelerin verilmediğini, müvekkillerinin şirket ortaklığının devamı için gerekli güven duygusu ve isteğinin ortadan kalktığını ileri sürerek müvekkillerinin davalı şirketin ortaklığından çıkarılması ile ortaklık paylarının gerçek değerinin ve kar payının ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....
Kar payı dağıtılmamasına ilişkin genel kurul gündeminin 5.maddesiyle alınan kararın iptali yönünden yapılan inceleme sonrasında; Kar payı dağıtılıp dağıtılmaması hususu her ne kadar şirket genel kurulun takdir yetkisinde ise de; elde edilen karın dağıtılmamasına ilişkin alınan kararın kanuna, esas sözleşmeye, dürüstlük ve objektif iyiniyet kurallarına aykırı olmaması gerekir....
Noterliği'nin 02/03/2022 tarih ve 03155 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile de kar payı alacaklarının hesaplanarak taraflarına ödenmesi talep edildiğini, ancak müvekkiline ödenmesi gereken kar payı alacağı gerek ihtarnameyle talepleri sonrasında gerekse de huzurdaki davayı açmaları bakımından başvuruda bulundukları arabuluculuk görüşmeleri sırasında davalı şirket tarafından kabul edilmediğini ve müvekkiline herhangi bir kar payı ödemesi yapılmadığını belirterek müvekkil ...'ün ortağı bulunduğu ......
Mahkemece dava dışı şirketin ticari defter ve kayıtları ile bilanço, mizan ve vergi kayıtları ile tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan incelemeye göre alınan detaylı, denetime açık ve hükme elverişli bilirkişi kök ve ek raporlarında, davacıların tüm iddia ve itirazları incelenerek, şirketin nakit ihtiyacı içerisinde olduğunun, bu nedenle kredi kullandığının, kullanılan kredilerin şirketin ticari faaliyetleri için harcandığının, kar elde etmiş ise de likit kaynağa sahip olmaması sebebiyle kar payı dağıtamadığının, kar payı dağıtılmasının zararına olacağının, öz varlığını koruduğunun ve öz sermayesi ile faaliyet karını artırdığının, davacı ...'ün 13.10.2008 tarihinden önce, şirketin müdürlüğünü yaptığı sırada şirketi zarara uğrattığından bahisle İstanbul 29....