kar payının, şirket malvarlığından müvekkiline düşen kısmının ve ayrılma akçesine ilişkin şimdilik 1.000 TL'nin müvekkiline ödenerek davalı şirket ortaklığından çıkmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olaya döndüğümüzde, dava, limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının ödenmesi istemine ilişkin olup, çıkma payının ödenmesi istemi nedeniyle ticari bir alacak davası niteliğini haiz olduğu, ayrıca uyuşmazlığın tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir işleme ilişkin olduğu, dolayısıyla bu davada arabuluculuğa başvurmuş olmanın bir dava şartı olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak 2023/5637 Sayılı Ticari Dava Şartı Arabuluculuk Başvuru Dosyası ve dosya kapsamında yer alan 14/04/2023 tarihli arabuluculuk başvuru formu incelendiğinde; uyuşmazlık türünün Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan (Nisbi) olarak belirtildiği, dosyaya da ibraz edilen 18/05/2023 tarihli arabuluculuk son tutanağı incelendiğinde ise; uyuşmazlık türünün ticari dava şartı arabuluculuk dosyası kapsamında karşı taraf şirket hissedarı/ortağı olan başvurucu tarafın şirkete yatırmış olduğu anaparanın iadesi ve ortaklıktan itibaren şirketin elde ettiği ve fakat dağıtılmayan şirket...
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının pay sahibi olduğu davalı şirketin 04.06.2018 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında, diğer iki ortağın oyları ile oy çokluğu ile alınan 6 ncı maddedeki davacının şirket ortaklığından çıkarılması kararının, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 622 nci maddesinin yollamasıyla 6102 sayılı Kanun'un 447 nci maddesi hükmüne göre hukuka aykırı ve butlan ile sakat olduğunu, şirketten çıkarılma ile ilgili olarak ana sözleşmede herhangi bir hüküm bulunmadığını, mahkeme kararı da olmadığını, bir ortağın kendi iradesi dışında şirket ortaklığından çıkarılabilmesi için sözleşme hükmü veya mahkeme kararı gerektiğini ileri sürerek davalı şirketin 04.06.2018 tarihli olağanüstü genel kurulunun 6 ncı maddesi ile alınan davacının şirket ortaklığından çıkarılma kararının, butlanla sakat olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. II....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Davacının çıkmak istediği şirket ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde, davacının limited şirketin ortağı ve yetkili müdürü olduğu görülmüştür. Dava, şirket ortaklığından ve müdürlük görevinden çıkarılmasına karar verilmesi istemine ilişindir. Ortaklıktan Çıkma ve Çıkarılma Türk Ticaret Kanunun 638,639 ve 640. Maddelerinde düzenlenmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında da açıklandığı üzere şirket ortaklığından çıkmaya izin istemine ilişkin davaların da husumetin şirkete yöneltilmesi gerekmekte olup, şirket ortaklarına husumet yöneltilemez. Davacı, davasını çıkmasına izin verilmesini istediği limited şirkete karşı açması gerekir iken, ortaklara karşı davasını açmış olması nedeni ile davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine " gerekçesiyle davanın reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
talep ettiği, ----- ötürü ticari itibannın zedelenmesinin mümkün olamayacağı, bu sebeple --------- manevi tazminat talebinin talep edilemeyeceğini beyan etmiştir....
talep ettiği, ----- ötürü ticari itibannın zedelenmesinin mümkün olamayacağı, bu sebeple --------- manevi tazminat talebinin talep edilemeyeceğini beyan etmiştir....
Ayrıca davacılar tarafından şirket müdürlerinin şirketi kötü yönettiğine dair somut deliller sunulmamış olup, ticari hayatta şirketler bazı dönemler kâr elde edebileceği gibi zarar da edebilmektedir. Şirket 2008- 2009 yıllarında zarar etmiş ise de 2010 yılında kâr elde etmiştir. Şirket faaliyetlerine devam etmekte olup, özvarlığı da mevcudiyetini korumaktadır....
diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur." hükmünü öngörmüştür....
Özel Eğitim ve Rehabilitasyon merkezine kayıt yaptırdıklarını, davalının şirket hakkında ticari bilgilere sahip olmasına rağmen davacı şirketin yöneticileri hakkında sorumluluk davası açtığını, bu durumun şirkete zarar verdiğini, pandemi sürecinde okulun tedbirler kapsamında kapalı olduğunu, kapalı kalınan süreç içerisinde şirket gelirlerinde azalma yaşandığını, bu durumun davalı tarafça ileri sürülerek Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/828 Esas sayılı dosyası ile şirketin uğradığı zararlara yönelik şirket yöneticisi konumunda olan ... ...'ye karşı tazminat davası açtığını beyanla davacı şirkette ortak olarak bulunan davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına , yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının davacı ... ... .. Ltd. Şti. Unvanlı kurumun ortağı ve hissedarı olduğunu, dava dışı ... ... ve oğlu ... ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/442 Esas KARAR NO : 2023/484 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 07/07/2023 KARAR TARİHİ : 05/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davacı ... , "... Ltd. Şti." nin kurucu ortaklarından biri olduğunu, ... tarihinde Kişisel Bakım ve Güzellik hizmeti veren işletmeyi Ticaret sicil Gazetesine tescil ederek faaliyete başladığını, söz konusu şirketin bir diğer kurucu ortağı olarak görünen ...'ün ise bir sermaye sağlamamasına karşın, davacının kendisine duymuş olduğu güvene istinaden yarı yarıya ortak olarak gösterildiğini ve şirket ana sözleşmesinde hem davacı ... hem de davalı ...'ün münferiden şirket müdürü olarak atandığını, ... ve ...'...