ye ait taşınmazın senetle devrinin mümkün olmadığı, devir senedinin kullanıcıyı belirlemede hukuki değerinin bulunmadığı şeklinde beyanlarda bulunduğu anlaşılmakla, güncelleme çalışmalarından önceki şerh sahibi davacının açtığı davanın kabulü ile beyanlar hanesine, taşınmazın davacı kullanımında bulunduğuna dair şerh verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu 875 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesindeki davalı ... lehine olan zilyetlik şerhinin iptali ile kullanıcı olarak davacı ...'un isminin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz karar harcı peşin yatırıldığından harç alınmasına yer olmadığına, 17.12.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 07.11.2019 tarihli ve 2019/23 Esas, 2019/1630 Karar sayılı ilamının davanın kadastrodan önceki hukuki sebebe dayalı tapu iptali ve tescili talebine ilişkin olduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca, kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak dava açılamayacağı, dava tarihi olan 10/10/2016 tarihi ile kadastro tespitinin kesinleştiği 31/07/2006 tarihi arasında 10 yıldan fazla süre geçtiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ 1.Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/805 KARAR NO : 2023/886 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ALUCRA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14.10.2022 NUMARASI : 2021/116 ESAS - 2022/143 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Kadastro Öncesi Hukuki Sebebe Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen nihai karara karşı davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/607 KARAR NO : 2021/540 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TİREBOLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06.02.2020 NUMARASI : 2019/317 ESAS - 2020/38 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere KARAR : Taraflar arasında görülen "Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların mera olarak tahsisinin 4342 sayılı Mera Kanunu'na göre yapılmadığı, davanın kadastrodan önceki hukuki sebebe dayanılarak açıldığı ve 10 yıllık hak düşürücü sürenin henüz dolmadığı, taşınmazın mera olarak tahsisine yönelik tüm belgelerin dosya arasına alınmadığı, mera tahsis komisyonu öncesi taşınmazın mera olarak tespit edilip edilmediğinin belirlenmediğini, kadastro tutanaklarının getirilmediği belirtilerek kararın kaldırılmasını istemiştir. C....
Davacı ..., taşınmazın kendi kullanımında bulunduğu iddiası ile dava açmış, yargılama sırasında davasını ıslah ederek çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile çekişmeli 1876 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, vekili aracılığıyla taşınmazın kendi kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak adına şerh verilmesi istemiyle 08.04.2014 tarihinde dava açmış, yargılama sırasında çekişmeli taşınmazın en az 40-50 yıldır eklemeli şekilde zilyetliğinde bulunduğundan bahisle davasını kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak 25.03.2015 tarihinde usulünce ıslah etmiştir. Çekişmeli taşınmazın tespitinin kesinleştiği 1996 yılı ile ıslah tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesine göre 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece "Dava, tapu iptali ve tescil davasıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde; Kayseri İli, Talas İlçesi, Başakpınar Mahallesi, 436 parsel ve aynı yerde kain 967 parsel numaralı taşınmazların müvekkilinin dedesi Ömer' e ait olduğunu, müvekkilinin babası muris Mehmet Kılıçkaya'nın da 28/01/1984 tarihinde vefat ettiğini, davacının muris Ömer' in mirasçısı olduğunu, kadastro işlemi sırasında taşınmazların müvekkilinin amcası Salih Kılıçkaya adına yanlış tescil edildiğini belirterek huzurdaki davayı açmıştır. Yani davacı kadastro öncesi hukuki sebebe dayanmıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde, “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmüne yer verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVALILAR : ORMAN İDARESİ, HAZİNE DAVA TÜRÜ : TESPİTTEN ÖNCEKİ HUKUKİ SEBEPLERE DAYALI KANUN YOLU : TEMYİZ Orman İdaresi davada taraf olup, 2797 sayılı Yasa'nın değişik 14.maddesine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu Kararına göre, dosyayı inceleme görevi 20.Hukuk Dairesi'ne aittir. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 20. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 14.12.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
Davacı yanın iddiası tespitten sonraki hakka dayanmaktadır. 3402 sayılı Yasanın 25/son maddesi uyarınca kadastro tutanağının düzenlenmesi gününden, tutanak daha sonra tamamlanmış ve düzeltilmiş ise, bu tescilden sonra dayanan hak ve istekler Kadastro Mahkemesinin görevi dışındadır. Ancak bu Yasanın 26 ve 40. maddeleri hükümleri saklıdır. Yasanın 40. maddesinde, öncesi tapulu olan yerlerin tespitten sonra kayden satılması ve buna göre tutanağın düzeltilmesi halinde bu dönem için Kadastro Mahkemesinin görevli olduğunu düzenlenmiştir. 26. maddesi ise zaman bakımından görevi düzenler. Askı ilanı süresi içinde açılan davalarda Kadastro Mahkemesi görevli ise de, bu hakkın tespitten önceki hak olması zorunlu bulunmadığına ve davacılar tespitten sonraki hukuki sebeplere dayanarak dava açtıklarına göre uyuşmazlığa bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesine aittir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, "davacı tarafın tescil talebinin aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu ve kadastrodan önceki sebebe dayandığı gözetilerek, 6831 ... yasanın 11/1. maddesi uyarınca hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle tescil talepli davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmesi gerektiği, davacı tarafın çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhinin iptali ile lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemli terditli talebi yönünden yapılan incelemede; davacının çekişmeli taşınmazı 16.11.2006 tarih ve 376 yevmiye numaralı resmi işlemle tanık ...'...