"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Asıl dava ve birleşen dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazı yönetme yetkisinin, anagayrimenkulün kat malikleri kurulunun olduğunun tespiti, aidat toplama yetkisinin parsel yönetiminin olduğunun tespiti, aidat belirleme, işletme projesi yapma yetkisinin parsel kat malikleri kurulunda olduğunun tespiti, kat maliklerinin ödedikleri aidatları ve yapılan harcamaları denetleme, denetletme ve ibra etme ya da etmeme yetkisinin parsel kat malikleri kurulunda olduğunun tespiti, kat maliklerine karşı icra takibi yapma ya da dava açma yetkisinin parsel yönetiminde olduğunun tespiti ve bu yönlerden müdahalenin önlenmesi istenilmiş, birleşen dava, dava dilekçesinde aidat toplama yetkisinin ve kat maliklerine karşı icra takibi yapma ya da dava açma yetkisinin davalılardan hangisinde olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davalılardan ......
Geçici hukuki korumalarla ilgili hükümlerin yer aldığı HMK'nın 10. kısmının 2. bölümünde düzenlenen delil tespiti kararlarına ilişkin temyiz yoluna gidilebileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenlerle delil tespitine ilişkin kararların temyizi mümkün olmadığından delil tespiti talep eden vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, delil tespiti talep edenin temyiz isteminin REDDİNE, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE : HMK mad.402 gereğince durum ve koşulların imkan vermemesi hali hariç delil tespitinde aleyhine delil tespiti talep edilenin gösterilmesi zorunlu olup delil tespiti hasımsız olarak açılamaz. Delil tespiti derhal tespit edilmediği takdirde ortadan kaybolacak yahut ileri sürülmesi önemli ölçüde zorlaşacak vakıalar üzerinde yapılabilcek bir hukuki yoldur. Hasım belirtmeksizin yapılacak delil tespitinde, aleyhine delil tespiti yapılan kişi bilirkişi raporuna karşı itiraz edemeyeceğinden aleyhine delil tespiti yapılanın savunma hakkı kısıtlandığı gibi savunma hakkı tanınmayan taraf açısından da delil tespiti hukuki bir değer taşımayacaktır. Somut olayda talepte bulunan hasım göstermeksizin delil tespiti talebini esas dava olarak ileri sürmüştür. Delil tespiti talebini ancak Değişik iş olarak talep etmek mümkündür. Asıl dava olarak hasımsız şekilde delil tespiti mümkün değildir....
GEREKÇE : HMK mad.402 gereğince durum ve koşulların imkan vermemesi hali hariç delil tespitinde aleyhine delil tespiti talep edilenin gösterilmesi zorunlu olup delil tespiti hasımsız olarak açılamaz. Delil tespiti derhal tespit edilmediği takdirde ortadan kaybolacak yahut ileri sürülmesi önemli ölçüde zorlaşacak vakıalar üzerinde yapılabilcek bir hukuki yoldur. Hasım belirtmeksizin yapılacak delil tespitinde, aleyhine delil tespiti yapılan kişi bilirkişi raporuna karşı itiraz edemeyeceğinden aleyhine delil tespiti yapılanın savunma hakkı kısıtlandığı gibi savunma hakkı tanınmayan taraf açısından da delil tespiti hukuki bir değer taşımayacaktır. Somut olayda talepte bulunan hasım göstermeksizin delil tespiti talebini esas dava olarak ileri sürmüştür. Delil tespiti talebini ancak Değişik iş olarak talep etmek mümkündür. Asıl dava olarak hasımsız şekilde delil tespiti mümkün değildir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 09/01/2024 NUMARASI: 2024/11 Esas - 2024/15 Karar DAVA: Delil Tespiti İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/03/2024 İstinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle yapılan ön inceleme ve müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Talep; HMK'nın 400. maddesi uyarınca delil tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince delilin hemen kaybolma veya sonradan ileri sürülmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ihtimâlinin bulunmadığı,davalı şirket kanun gereği yapması gereken işlemleri yaptığını ispat etmek zorunda bulunması göz önüne alındığında inceleme sırası gelmemiş ve davada HMK'nın 189/4.maddesi uyarınca caiz olup olmadığının dahi belli olmadığı gerekçesiyle delil tespiti talebinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı delil tespiti talep eden vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 22/06/2023 (Ara Karar) NUMARASI: 2023/610 Esas (Derdest) TALEP: Delil Tespiti İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/09/2023 İstinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle yapılan ön inceleme ve müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Talep HMK'nın 400. Maddesi uyarınca delil tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince delilin hemen kaybolma veya sonradan ileri sürülmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ihtimâlinin bulunmadığı,davalı şirket kanun gereği yapması gereken işlemleri yaptığını ispat etmek zorunda bulunması gözönüne alındığında inceleme sırası gelmemiş ve davada HMK'nın 189/4.maddesi uyarınca caiz olup olmadığının dahi belli olmadığı gerekçesiyle delil tespiti talebinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı delil tespiti talep eden vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
Mahkemece, geminin hazihazır durumunun tespiti talebinin HMK 400 md koşullarına uygun olduğundan kabulüne, diğer taleplerinin ise HMK'nın 400/2 fıkra hükmü gereğince reddine karar verilmiş, tespit isteyen vekili reddedilen talepler bakımından kararı temyiz etmiş mahkemece HMK'nın delil tespiti ve diğer geçici hukuki korumalar başlıklı bölümünde delil tespiti talebinin reddi halinde temyiz yolunun açık olduğuna ilişkin bir düzenleme de mevcut olmadığı gerekçesiyle tespit talep edenin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. Temyiz isteminin reddine dair kararı, delil tespiti talep eden vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, delil tespiti talep eden vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Bu olgu gözönüne alındığında kural olarak ve aksine bir hüküm bulunmadıkça taşınmaz üzerindeki muhdesatların mülkiyetinin tespiti dava edilemeyeceği gibi, mahkemelerce de muhdesatların taşınmazın arzına malik olanlar dışında başka bir kişiye ait olması sonucunu doğuracak şekilde hüküm verilemez. Ne var ki, çoğun içinde azın da bulunduğu, muhdesatların mülkiyetinin tespiti isteminin muhdesatın meydana getirildiğinin tespiti istemini de içerdiği göz önüne alındığında, mülkiyet tespiti istemiyle açılan davalarda, koşullarının varlığı ve davanın kanıtlanması halinde davaya konu muhdesatların davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine, mülkiyet tespiti isteminin ise reddine karar verilmesi gerekir....
NÜFUS KAYDININ DÜZELTİLMESİÖLÜM TARİHİNİN TESPİTİ 5490 S. NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU [ Madde 33 ] 5490 S. NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU [ Madde 36 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Temyiz incelemesine konu dava, nüfus sicilinde sağ gözüken kişinin gerçekte ölü olduğunun tespiti yanında, sicilde "sağ" olarak belirtilen kaydın "ölü" olarak düzeltilmesini de amaçlayan; bu kişinin ölmüş olduğunun tespiti durumunda mirasçısı olacak kişi tarafından açılmış "ölümün tespiti davası" niteliğindedir. Dava bu hukuksal niteliğiyle; mirasçılık haklarını etkileyeceğinden Türk Medeni Kanunu'nu, nüfus sicilindeki eksik veya hatalı kaydın düzeltilmesini de amaçladığından 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nu ilgilendirmektedir....
Şti. temsilcisi ... tarafından, davalı ... aleyhine 22/02/2016 gününde verilen dilekçe ile delil tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; hukuki yarar yokluğundan talebin reddine dair verilen 26/02/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ... İnşaat Taahhüt Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. temsilcisi ... tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. İstem, delil tespiti niteliğinde olup bu nedenle de Değişik İşler defterine kaydedilerek sonuçlandırıldığı anlaşılmaktadır. Delillerin tespiti bir dava olmayıp, ileride açılacak davalarla ilgili delillerin kaybolmasını önlemek için önceden toplanıp güvence altına alınmasını sağlamak üzere başvurulan bir yoldur. Delil tespiti kararına, delil tespiti şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle itiraz mümkün ise de, nihai bir karar olmadığından temyiz edilemez....