Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, kira alacağı ve diğer giderler için yapılan icra takibi nedeniyle açılan menfi tespit davası ile, bu davanın davalısı tarafından açılan itirazın iptali, tahliye, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davaları birleştirilmiştir. Burada hemen belirtilmesi gereken bir diğer yön ise birleştirme kararı verildiğinde mahkemenin birleştirilen her bir dava için ayrı ayrı görevli olması gerektiğidir. Davalardan birisi yönünden dava değeri mahkemenin görevini aşıyor ise mahkemece birleştirilen davaların tamamına görevsizlik kararı verilmelidir. Eldeki davada, menfi tespit, itirazın iptali istemleri açısından Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olmasına rağmen konut olarak kullanılan taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemi açısından dava değeri sulh Hukuk Mahkemesinin görevini aşmaktadır....

    Eda davalarında ve inşai davalarda davacının hukuki yararının mevcudiyeti asıl iken, tespit davalarında böyle bir ön kabul söz konusu olmayıp, davacı tespit davası açmakta hukuki yararı olduğunu iddia ve ispat etmekle yükümlüdür. Dolayısıyla tespit davalarında her olayın özelliğine göre davacının tespit davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı değerlendirilmeli, özellikle eda davası açılması mümkün olan hallerde olumlu tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmelidir. Hukuki yarar HMK'nın 114. maddesi gereği dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden dikkate alınması zorunludur.Somut olayda; davacı tarafından, dava dışı ... aleyhine fatura alacağına dayalı takibe yönelik itirazın iptali istemiyle dava açıldığı, işbu davada ise davalı şirket ile itirazın iptali davasının davalısı olan şirket arasındaki organik bağın varlığının tespiti istemiyle dava açıldığı anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, hor kullanma tazminatı ile kiracı tarafından ödenmeyen aidat (ortak gider) bedelinin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

        Bölge Adliye Mahkemesi’nce, aynı icra takibi nedeniyle davalı banka tarafından 06.12.2016 tarihinde itirazın iptali davasının davacı aleyhine açıldığı, itirazın iptali davasının açılmasından sonra işbu menfi tespit davasının 20.02.2017 tarihinde açıldığı, menfi tespit davasının itirazın iptali davasından sonra açılmış olması nedeniyle davalının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı, zira menfi tespit davasında ileri sürülebilecek hususların itirazın iptali davasında da ileri sürülebileceği, hukuki yararın varlığı dava şartlarından olup, mahkemece bu hususun resen dikkate alınması gerektiği, İlk Derece Mahkemesi’nce davacı tarafın dava açmakta hukuki yararının bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/519 Esas KARAR NO : 2021/310 DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 11/08/2020 KARAR TARİHİ : 25/03/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2021 Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkili şirket sigortalısı ... Mah. ... San Sit ... Cad. .....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 4.631,65 TL'lik takibe vaki itirazın iptali, inkar tazminatının masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın süre yönünden reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava, kaçak elektrik faturasının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.Mahkemece, davanın süre yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.İİK.nun 67/1.maddesinde “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”hükmü yer almaktadır....

              Henüz alacaklı tarafından itirazın iptali davasının açılmadığı bir evrede, borçlunun, itiraza konu borcu kısmen veya tamamen ödemesi mümkündür ve bunu engelleyen herhangi bir yasa hükmü yoktur. Borçlu, itirazın iptali davası açılmamış iken, itirazına konu borcu tamamen öderse, alacaklının itirazın iptali davası açmasına gerek kalmayacak ve böyle bir davayı açmakta hukuki yararı bulunmayacaktır. Zira, itirazın iptali davası açılmasında amaç, itiraz nedeniyle kanun gereğince kendiliğinden durmuş olan takibin devamını sağlamaktır. Takibin devamı yoluyla elde edilecek olan sonuç (alacağın tahsili), borçlunun tüm borcu ödemesiyle zaten gerçekleşmiş olacağına göre, gerçekleşmiş olan bu sonucu sağlamak üzere bir dava açılmasında hukuki yarar bulunmayacaktır....

                İtirazın iptali davasında; takip talebinde gösterilen borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıl olup, takip dayanağı belgelerden başka belgelere dayanılamaz. Diğer bir deyişle takip dayanağı yapılabilecek güçte olup da takipte dayanılamayan belge, itirazın iptali davasında ispat vasıtası olarak kullanılamaz. Takibe etkili olan itirazın iptali davasında ispat davasında ispat edilecek olanın takibe ve borçlunun itirazına konu olan alacak olduğu, bu alacağın sebebinin değiştirilme olanağının itirazın iptali davası için bulunmadığında kuşku bulunmamaktadır. İtirazın iptali davasında yapılan yargılama sonunda: takip tarihindeki duruma göre karar verilir. İtirazın iptali davasında alacak, icra takip tarihi itibarıyla belirlenir. Ancak dava tarihine kadar bir ödeme yapılmış ise, yapılan ödeme düşüldükten sonra kalan alacak yönünden itirazın iptali davası açılmalıdır. Dava tarihinden sonra yapılan ödemeler ise icra müdürlüğünce dikkate alınır....

                  Yukarıda belirtilen kanun maddesi doğrultusunda yapılan değerlendirmede her ne kadar Antalya ...Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından görülmekte olan menfi tespit davasının mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davası yönünden bekletici mesele yapılabileceği gerekçesi ile birleştirme talebinin yerinde olmadığı belirtilmiş ise de; her iki davanın taraflarının aynı olduğu gibi itirazın iptali ve menfi tespit davasının aynı kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, dolayısıyla davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, davalardan biri hakkında verilecek kararın diğerinin sonucunu ortaya çıkaracağı, itirazın iptali davasının menfi tespit davasının sonucunu beklemesinin açıkça usul ekonomisi ve yargılamanın sürüncemede kalmaması ilkelerine ters düştüğü, mahkemece itirazın iptali ve menfi tespit talepleri yönünden aynı dosyada karar verilmesinin usul ekonomisi ve yargılamanın sürüncemede kalmaması ilkelerine uygun olduğu anlaşılmakla Mahkememizde açılan işbu dava ile daha önce açılan...

                    İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İİK'nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir....

                      UYAP Entegrasyonu