"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti ve izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalılardan ...Hatları İle Petrol Taşıma A.Ş. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, işe iade davası açtığını ve işe iadesine karar verildiği halde işe başlatılmadığını ileri sürerek, kıdem, ihbar ve işe başlatmama tazminatları ile boşta geçen süre ücreti ve yıllık ücretli izin alacaklarını istemiştir....
Davacının lehine sonuçlanan işe iade davasında işe iade edilmemenin mali sonuçlarına dair verilen kararın davaya konu alacaklar konusunda kesin hüküm niteliğinde bulunduğu açık olup, kesin hükmün varlığı sebebiyle davalının uygulanacak hukuk, işe iade koşullarının oluşup oluşmadığı, ücreti, işe başlatmama tazminat tutarı, husumet konularında yapılan itirazlar yersizdir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak, davalının istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/596 Esas sayılı dosyası ile itiraz edildiğini, işe iade davaları neticesinde verilen karar ancak ve ancak tespit niteliğinde olduğunu, zira dava niteliği itibariyle tespit davası olduğunu, hüküm içeriğinden de anlaşılacağı üzere verilen karar başlı başına bir tespit hükmünde olup eda niteliği taşımamakla birlikte ilamlı icraya konu edilmesi mümkün olmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, vekalet ücreti ve yargılama giderinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre, İstanbul 22....
SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davacının işe iade başvurusunda bulunmasına karşın işe iadenin mali sonuçlarına ilişkin alacakların ödenmediği iddiasıyla icra takibi başlattığını, icra takibine kısmi ödeme yapılarak kısmi itiraz edildiğini, kesinleşmiş işe iade kararının alacaklı görünen tarafa 25.12.2017 tarihinde tebliğ edildiğini, alacaklının 18.01.2018 tarihinde işe iade başvurusunda bulunduğunu, İşe iade başvurusunda bulunmak için gereken yasal 10 iş günlük hak düşürücü süre geçirildiğinden feshin geçerli hale geldiğini, işe iade davası lehine sonuçlanan davacının işe iade başvurusunun hak düşürücü süre içerisinde olmadığından davacının işe iadenin mali sonuçlarına ilişkin alacaklara hak kazanmadığını beyanla, davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacının davasının KABÜLU İLE; 1- Davalının Silivri İcra Müdürlüğü'nün 2018/1258 E....
İşe iade davası sonunda işçinin başvurusu, işverenin işe başlatmaması ve buna bağlı olarak işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret, ihbar ve kıdem tazminatı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesinin 5. fıkrasına göre, işçi kesinleşen mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren 10 iş günü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. Aksi halde işverence yapılan fesih geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. İşçinin işe iade yönündeki başvurusu ciddi ve samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. 4857 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre işveren işe iade için başvuran işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır....
İş Mahkemesi’nin 2017/316 E. , 2017/383 K. sayılı dosyası ile işe iade davası açıldığını, mahkemenin davacıyı, Antor şirketine işe iadesine, başvuruya ragmen işe başlatılmadığı takdirde işe başlatmama ve boşta geçen ücret yönünden davalı Kurumun müşterek ve müteselsil olarak sorumlu olduğuna karar verdiğini , kararın kesinleşmesine müteakip Gebze 11.Noterliği’nin 17.7.2019 tarih ve 18507 yevmiye nolu ihtarnamesi ile işe iade başvurusu yapıldığını, ihtarnameni dava dışı Antor şirketine 19.7.2019 tarihinde tebliğ edilmesine ragmen davacının işe başlatılmadığını, beyanla fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 4 aylık boşta geçen süreye ilişkin ücret alacağı, yıllık ücretli izin alacağı, asgari geçim indirimi alacağı, işe başlatmama tazminatı, kıdem ve ihbar tazminatını işleyecek faizi ile birlikte davalı işverenlikten tahsili talebinde bulunmuştur. İlk derece mahkemesince yıllık izin ve asgari geçim indirimi alacakları yönünden tefrik kararı verilmiştir....
akdinin davalı işverenlikçe geçerli nedenle feshedildiğini davalının ispatlayamadığı gerekçesiyle işe iade ve prim alacağına ilişkin davanın kabulüne manevi tazminat ve alacak davasının ise reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesinin 24.05.2016 tarihli 2016/16701 Esas 2016/12298 Karar sayılı kararı) Bu kapsamda, dosyada davacı tarafın iddia ettiği yetki tespit sürecinde işten çıkarılan ve işe iade davası açan işçilerin sayısı tespit edilerek sonuca etkili olması sebebi ile, işten çıkarılma tarihleri, işe iade davası açıp açmadıkları, sonuçlanmış olan davaların kesinleşip kesinleşmediği, kesinleşmiş ise işçiler tarafından süresi içinde işe iade için başvuruda bulunup bulunmadıkları hususunda denetime elverişli şekilde söz konusu işe iade davası açan ve işe iade edilen ve süresi içinde işe başvuruda bulunan işçilerin işten çıkarılma tarihleri ve sayıları açıkça belirlenerek bilirkişi kuruludan raporu alınarak sonucuna göre değerlendirme yapılması gerekmektedir....
İşveren, işe iade için başvuran işçiyi (1) ay içinde işe başlatmak zorundadır. Aksi halde en az dört, en fazla sekiz aylık ücret tutarında belirlenen iş güvencesi tazminatı ile boşta geçen süreye ait en çok dört aya kadar ücret ve diğer hakları işçiye ödemek zorundadır. İşçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. İşçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması halinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla, işçi işverene hiç başvurmamış gibi sonuca gidilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih, 4857 sayılı Yasanın 21. maddesinin beşinci fıkrasına göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur....
İşveren, işe iade için başvuran işçiyi (1) ay içinde işe başlatmak zorundadır. Aksi halde en az dört, en fazla sekiz aylık ücret tutarında belirlenen iş güvencesi tazminatı ile boşta geçen süreye ait en çok dört aya kadar ücret ve diğer hakları işçiye ödemek zorundadır. İşçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. İşçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması halinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla, işçi işverene hiç başvurmamış gibi sonuca gidilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih, 4857 sayılı Yasanın 21. maddesinin beşinci fıkrasına göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur....