Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/626 D.İş sayılı kararı ile kısmen kabul edilerek, ilk başta 17.169 TL olarak uygulanan idari para cezasının miktarı 16.509,00 TL’ye indirildiği, kabahatlinin başvurusuna konu ödeme emrinin de bu cezanın tahsiline yönelik olduğu, kabahatli tarafından başvurusu ekinde sunduğu ödeme emirlerinin, başka kurumlar tarafından uygulanan idari para cezaları ve vergi borçlarını da içerdiği, Kabahatlinin 22/01/2016 tarihli başvurusunda, kendilerine tebliğ olunan 20151030665160000004 ana takip dosya no ve 20151030145060000008 takip dosya nolu 16.509 ,00 TL miktarlı ödeme emrine itiraz ettiğini belirttiği, bilahare 26/01/2016 tarihli dilekçesiyle de başvurusunda, sehven, ödeme emrine itiraz ifadesine yer verildiğini, esasen bu ödeme emrine ilişkin borcun esasına itiraz ettiğini belirterek idari yaptırım kararının kaldırılmasını talep ettiği, yukarıda sayıları belirtilen ödeme emrine konu 16.509,00 TL idari para cezasının, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 21/02/2011...

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2019 NUMARASI : 2018/96 ESAS - 2019/350 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; davalı idare tarihinde 26/02/2018 tarihinde ödeme emri düzenlenmiş olduğunu ödeme emirlerinin de davacıya 05/03/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emrinin incelendiğinde, borcunun aslında Makro Market A.Ş. SGK prim ücret borçları olduğu, davacıya ise "Müdür Şeref Songör" sıfatıyla gönderildiğinin görüldüğünü, davacıya anılan şekilde ödeme emrinin gönderilmesinin hukuka aykırı olup iptalinin gerektiğini beyan ederek öncelikle takibin durdurulmasına nihayeten de davanın kabulüne, takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 23/05/2019 NUMARASI : 2019/2 ESAS 2019/184 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla, yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 88699458- 2659 sayılı ödeme emri davacı T1 11/12/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, tebliğ edilen ödeme emrine konu prim ve i.p.c alacağına ait olduğu yıl ve ayın 1998/11 ile 1999/12 tarihleri arasında olduğu, 08/12/1993 ile 05/07/2004 tarihleri arasında sona eren prim alacakları için zamanaşımı süresi; 6183 sayılı Kanun Hükümlerine istinaden alacağın ödeme süresinin sona erdiği tarihi takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl olduğu, Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü İzmit Sosyal Güvenlik Merkezi, davacı hakkında tahakkuk edilen prim borçları 15 sene önce zamanaşımı süresi dolmasına rağmen Davalı...

    “in 394.780,09 TL alacağı ile ilgili Kurumun ... Sosyal Güvenlik Merkezinin ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü 19/06/2020 tarih ... sayılı yazısında; iflas masasına kaydı teminden borç miktarı bildirilen ... ve ... sicil sayılı dosyada işlem gören Müflis...A.Ş.'nin Kuruma olan borçlarıyla ilgili olarak icra takibine geçildiğini, gönderilen ödeme emrine itiraz edilmediğini, yasal dayanağı olan bir alacağın reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu ve Kurumun 149 KN. ile kaydettirilen söz konusu 712.920,69 TL alacağı ile ilgili Kuşadası Sosyal Güvenlik Merkezinin ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü 19/06/2020 tarih ... sayılı yazısında; ... sicil sayılı dosyada işlem gören Müflis .... A.Ş.'nin prim borçlarının tamamının icraya intikal ettiğini, alacak ile ilgili iflas idaresinin ret kararında geçerli bir gerekçeye yer vermediğini, sadece alacağın müflisin beyanı gerekçesine dayanmış olduğunu ve Kurumun ... ile kaydettirilen söz konusu 2.282.584,12 TL alacağı ile ilgili ......

      Bu hükme aykırı sözleşme hükümleri Kuruma karşı geçersizdir.” hükmü düzenlenmiştir. 5510 sayılı Kanun, işyerinin devrinin niteliğini tüm unsurlarıyla ayrıntılı olarak tanımlamamış; ancak sosyal güvenlik alacakları yönünden devrin sonuçlarını ele almıştır. Sosyal Güvenlik Hukuku anlamında bir işyerinin devrinden bahsedebilmek için; o işyerinin sigortalıları ile yeni bir işverenin emrine geçmiş bulunması şartı aranır. Zira Sosyal Güvenlik Hukuku yönünden bir işyerinden söz edilebilmesi için, o işyerinde bir çalışanın bulunması gereklidir. Çalışan sigortalıları ile birlikte ve faal bir şekilde olmaksızın bir işyerinin tesisat, makine, bina gibi unsurlarının devredilmesi, ya da daha sarih bir ifadeyle, satılması, işyeri devri olarak değerlendirilemez . İşyerinin devrinde ve intikalinde, gerçekte işyeri değil; yalnızca o işyerinin işvereni değişmektedir....

        Sendikası üyesi olduğundan bahisle çoğunluk tespiti yapıldığını, firmanın aynı işkolunda faaliyet gösteren, öteden beri ve fiilen aynı işkolundaki (ağaçla ilgili) işlerin yapıldığı; ... / ..., ... / ..., ... / ..., ... / ... adreslerinde bulunan toplam 5 işyeri karşısında isletme düzeyinde çoğunluk tespiti yapılması zorunluluğuna uyulmadığını belirterek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ... Sendikası lehine tesis ettiği çoğunluk tespit işleminin iptali ile 27.03.2013 başvuru tarihi itibarıyla yasanın aradığı çoğunluğu sağlayamadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

          İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 22/12/2020 NUMARASI : 2017/471ESAS 2020/370KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : DAVALININ CEVABI : Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkil kurum denetmeni tarafından yapılan denetim sonucu düzenlenen 20/06/2016- MÇA-152 tarihli ve sayılı durum tespit raporu doğrultusunda davacı aleyhinde idari para eczası uygulandığını, idari işlemin kesinleştiğini, cezanın tahsili için 6183 sayılı kanun hükümleri doğrultusunda ödeme emri gönderildiğini, yine kurum denetim personeli tarafından tanzim edilen tutanakların aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli olduğunu, bu nedenle hizmeti kuruma zamanında bildirilmeyen işçiye ilişkin tanzim edilen cezanın usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir....

          nin yazılı olduğu dikkate alındığında davacıların menfi tespit talebi yönünden dava açmakta hukuki yararlarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Sosyal güvenliksosyal risk” olarak adlandırılan bazı durumların bireyler üzerinde yarattığı etkileri giderme düşüncesi üzerine kuruludur (Güzel/Okur/Caniklioğlu: Sosyal Güvenlik Hukuk, 16. Baskı, İstanbul 2016, s.3). Sosyal riskleri gidermeye çalışan sosyal güvenlik kavramı sosyal güvenlik politikalarının ve sistemlerinin gelişim ve genişlemesine etken olmuş, bu gelişme ve genişleme sosyal güvenlik politikalarının ve sistemlerinin finansmanının düzenli ve güvenceli gelir kaynaklarından giderilmesini gerekli kılmıştır. Türk sosyal sigortalar sistemi, sosyal güvenlik politikalarının ve sistemlerinin finansmanını ağırlıklı olarak prim rejimine dayandırmaktadır....

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/12/2021 NUMARASI : 2021/215 E., 2021/385 K., DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 28/05/2009 tarihinde iş kazası geçirdiğini, %70 işitme kaybı bulunduğunu, Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü raporunda işverene %80 kusur atfedilmesi üzerine aylık bağlanması için kuruma müracaat edildiğini, davacının muayene için Dicle üniversitesine sevk edildiğini, üniversitenin raporuna istinaden kurum tarafından davacının maluliyetinin %0 olduğunun belirtilerek iş göremezlik geliri bağlanmadığını, kurum işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek, davacının dava konusu iş kazası nedeniyle malul kaldığının tespiti ile kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....

            Madde hükmünü, karşılıklılık esasına dayalı uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış yabancı ülke vatandaşlarına, hiçbir şekilde Türk sosyal güvenlik sisteminin uygulanamayacağı şeklinde değil, bunlara öncelikle ilgili sosyal güvenlik sözleşmesi hükümlerinin uygulanacağı, burada hüküm yoksa 5510 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanacağı şeklinde anlamak gerekir.(Prof. Dr. A. Can Tuncay,/ Prof Dr. Ömer Ekmekçi, Sosyal Güvenlik Hukuku Dersleri,15. Bası, Beta Yayınevi, sh.243; Prof. Dr. Ali Güzel , Prof. Dr.Ali Rıza Okur / Doç. Dr....

              UYAP Entegrasyonu