Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hükme aykırı sözleşme hükümleri Kuruma karşı geçersizdir.” hükmü düzenlenmiştir. 5510 sayılı Kanun, işyerinin devrinin niteliğini tüm unsurlarıyla ayrıntılı olarak tanımlamamış; ancak sosyal güvenlik alacakları yönünden devrin sonuçlarını ele almıştır. Sosyal Güvenlik Hukuku anlamında bir işyerinin devrinden bahsedebilmek için; o işyerinin sigortalıları ile yeni bir işverenin emrine geçmiş bulunması şartı aranır. Zira Sosyal Güvenlik Hukuku yönünden bir işyerinden söz edilebilmesi için, o işyerinde bir çalışanın bulunması gereklidir. Çalışan sigortalıları ile birlikte ve faal bir şekilde olmaksızın bir işyerinin tesisat, makine, bina gibi unsurlarının devredilmesi, ya da daha sarih bir ifadeyle, satılması, işyeri devri olarak değerlendirilemez . İşyerinin devrinde ve intikalinde, gerçekte işyeri değil; yalnızca o işyerinin işvereni değişmektedir....

    İş Mahkemesince; "Dosyanın incelenmesinde, iş bu davanın işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklı olmadığı, Sosyal Güvenlik Hukuku ile ilgili itirazın iptali davası olduğu, Sosyal Güvenlik Hukuku'ndan kaynaklanan davalara bakmakla görevli mahkemelerin Kayseri 1. İş Mahkemesi'nin ve Hâkimler ve Savcılar Kurulu'nun 08/07/2021 tarih 568 sayılı kararı ile 16/07/2021 tarihi itibariyle faaliyete geçirilen Kayseri 7. İş Mahkemesi'nin Sosyal Güvenlik Hukukundan kaynaklanan davalara, talimat ve değişik işlere bakmakla görevlendirildiği anlaşıldığından, mahkememize tevzi edilen dosyanın, Mahkememiz ile Kayseri 7. İş Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı bulunduğundan, merci tayini için ilgili İstinaf Dairesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. " gerekçesiyle Kayseri 7. İş Mahkemesinin görevli olduğuna dair karar verilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, merci tayinine ilişkindir. Kayseri 7....

    Ancak ödeme emrine itiraz süresi içinde açılacak menfi tespit davası ile ilamsız icra takibinin itirazla durdurulmasından sonra açılacak menfi tespit davasında hukuki yararın mevcut olup olmadığını tespit etmek ise zordur. 1-Ödeme Emrine İtiraz Süresi İçinde Açılan Menfi Tespit Davasında Hukuki Yarar Alacaklının kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yapması halinde borçlunun şikayet ve itirazı kural olarak takibi durdurmadığı. için borçlunun itiraz süresi içinde menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Alacaklının genel haciz yoluyla ilamsız takip yapması halinde ödeme emrini alan borçlu ödeme emrine itiraz süresi içinde ödeme emrine itiraz edebilir veya menfi tespit davası açabilir veyahutta her iki yola birlikte başvurabilir....

      İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 20/01/2023 NUMARASI : 2022/108 Esas - 2023/26 Karar DAVA KONUSU : Emrine İtiraz KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numaraları yazılı davada verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla, yapılan inceleme sonunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Gebze Sosyal Güvenlik Merkezinin 15.03.2022 tarihli 41915186 sayılı ödeme emri tebligatı ile 2010/010417, 2010/010418, 2010/010419, 2012/013939, 2012/013940 2013/04426 nolu ödeme emirleri ile toplam 45.339,87 TL tutarında ödeme emri düzenlendiği, işbu ödeme emrinin müvekkil tarafından 25.03.2022 tarihinde tebliğ alındığı, ancak prim borcunun 2008 ağustos ayı ile 2010 yılı ekim ayları arasını kapsadığı, 2008 yılına ait ödenmediği iddia edilen prim takibinin 2018 yılında, 2010 yılına ait takibinin ise 2020 yılında zamanaşımına uğradığı, ödeme emrine konu prim borçlarının müvekkil tarafından ödendiği, asıl meblağ...

      İş ve sosyal güvenlik hukukunun kamusal tarafı ve emredici kurallar içermesi nedeni ile yabancılık taşıyan bir uyuşmazlıkta, taraflar yabancı hukukun uygulanmasını öngörseler dahi özellikle işçi veya sigortalının Türk vatandaşı olması halinde, uygulanacak yabancı hukuk kuralının Türk kamu düzenine açıkça aykırı olması halinde Türk İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku kuralları uygulanacaktır. 5. Yurt dışı işyerinde çalışan işçinin sosyal güvenlik hakkı: 5.1. Sosyal Güvenlik Hakkının niteliği: Anayasa’nın 60. Maddesi uyarınca “Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar”. Belirtmek gerekir ki; Sosyal devlet olmanın bir gereği ve sonucu, sosyal güvenlik hakkının tüm bireylere sağlanması ve güvence altına alınmasıdır. Sosyal güvenlik hakkı vazgeçilmez bir anayasal haktır ve kamu düzenindendir. 5.2....

        Dairemizce yapılan incelemede; “sosyal güvenlik il müdürlükleri” ilesosyal güvenlik merkezlerinin" takip işlemlerinde yetkili olduğu, bu yönde davaya konu 6183 sayılı Kanunun uygulanması nedeniyle alacaklı birimin Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü olması nedeniyle, bu merkezin bulunduğu yer iş mahkemesi olan Kocaeli İş Mahkemesinin iş bu davada kesin yetkili olduğu, Kocaeli ilinde sosyal güvenlik mahkemeleri dava tarihinden önce kurulmuş ve faaliyete geçmiş olduğundan iş bu davaya bakan İlk Derece Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğu, 6183 sayılı Yasa'nın (7061 sayılı kanunun 9. maddesiyle değişik) 58/1.maddesinde ödeme emri tebliğ olunan şahsın ödeme emrine karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde itiraz edebileceğinin düzenlendiği, dava konusu ödeme emrinin davacıya 29/11/2019 günü tebliğ edildiği, davanın 05/12/2019 tarihinde yasal süresinde açıldığı ve dava konusu alacakların Yargıtay HGK 20/09/2006 gün 2006/21- 546 E - 2006/565K ve 20.12.2006 2006/21- 806 E -...

        Mahkemece; " ....İstinaf Mahkemesi kararı sonrasında kararda belirtilen hususlar doğrultusunda davacıya iş göremezlik oranının tespitiyle ilgili kuruma başvuruda bulunması için kesin süre verilmiş, davacı tarafından yapılan başvuru sonrasında kurum tarafından talep işleme alınmış, davacının iş göremezlik oranıyla ilgili Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Ankara Kocatepe Sağlık ve Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğü tarafından rapor hazırlandığı görülmüştür. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Ankara Kocatepe Sağlık ve Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğünün 22.12.2020 tarih ve sayılı raporunda davacının iş göremezlik oranının %0 olduğu tespitine yer verildiği görüldü. Söz konusu karara davacı tarafın itirazları sonrasında mahkememiz dosyasının davacının iş göremezlik oranıyla ilgili inceleme yapılması için Yüksek Sağlık Kuruluna tevdii edildiği görülmüştür....

        XVII No.2 (2020). s: 665 vd., Aydın, Ufuk (2017), Yargıtay'ın İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Kararlarının Değerlendirilmesi Semineri 2015-İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Derneği, ...: On İki Levha Yayıncılık, s. 557- 868). 6. Maddi hukukta iş kazası ve meslek hastalığı kavramının iki boyutu ele alınmaktadır: İlk olarak ikili ilişkinin tarafları arasında meselenin iş hukuku ve iş sözleşmesi boyutudur. İkinci olarak ise denetleme ve gözetleme yükümlülüğü çerçevesinde sosyal güvenlik hukuku bakımından konu ele alınmaktadır. Türk hukukunda TBK, İş Kanunu, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu başta olmak üzere pek çok hukuki düzenlemede işçinin, işveren tarafından korunması ve gözetilmesine ilişkin hükümler kabul edilmiştir....

          İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2021 NUMARASI : 2020/85ESAS 2021/489 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davacının dava dilekçesi ile Çalışma Gücü Kaybı Oranı Tespitine İlişkin Sağlık Kurulu Kararı’nı esas alan idari işlemin iptali talep ettiğini, Her ne kadar Müvekkil Vakıf tarafından Sağlık Kurulu raporu esas alınarak işlem tesis edilmişse de Müvekkil Vakfın bu raporun kaldırılması veya düzeltilmesi hususunda bir yetkisi bulunmamaktadır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : TESPİT (SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU İLE İLGİLİ TESPİT DAVALARI) Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Yargıtay iş bölümüne ilişkin 23.01.2020 tarih, 2020/1 sayılı kararı uyarınca yeniden düzenlenen iş bölümüne göre; 506 yasalı yasadan kaynaklanan hizmet tespit davaları sonucu verilen hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 10. Hukuk Dairesine aittir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre, inceleme konusu karar, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin bozma ilamı sonrasında yerel mahkeme tarafından verilen hükme ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu kararı uyarınca belirgin şekilde Dairemizin işbölümü alanı içine girmemekte, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre dosyanın YARGITAY 10....

            UYAP Entegrasyonu