Somut olayda, mahkemece davacının 29.04.2008 tarihinden itibaren sendika üyesi olarak işyerinde uygulanmakta olan toplu iş sözleşmesinden faydalanabileceğinin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davacının üyeliğinin mahkeme kararı ile tespit edilmesinin ardından dava dışı sendika tarafından davacının üyeliği işverene 22.02.2011 tarihli yazı ile bildirilmiştir. Daha önce kendisine bildirim yapılmayan davalı yönünden bildirim tarihinden önce temerrüdün gerçekleştiğinden söz edilemez. Bu sebeple, ücret alacağına hak ediş tarihlerinden değil, davalıya sendika üyeliğinin bildirildiği tarihten itibaren faiz işletilmelidir. Bu yön gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 07.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesine aykırı olacak şekilde işverene verildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 14/05/2012 tarih, 3403 sayısı ile genel evrak defterine kaydı yapılan 36 kişinin sendika ayrılış formlarının geçersiz olduğunun tespitine ve bahsi geçen ve 36 kişinin 15/.../2012 tarihindeki sendika üyesi tespit işlemlerinde ... ... üyesi olarak değerlendirilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı idare vekili temyiz etmiştir....
İş Mahkemesinin 2013/118 Esas 2013/434 karar sayılı ilamı ile davanın reddedildiği, bu itibarla davacının iş sözleşmesinin feshi ile işyerindeki sendikal faaliyetlerin aynı döneme rastladığına kanaat getirildiği, dinlenen davacı tanığı ...’in beyanında, 2013 senesinde aralarında davacının da bulunduğu yaklaşık 15 işçinin sırf sendika üyesi olması nedeniyle işten çıkarıldığını ve işten çıkarılan işçilerin tamamının sendika üyesi olduğunu belirttiği, davalı işyerinde sendikal örgütlenme ve Bakanlığın yetki tespit kararına itirazının reddi kararından kısa bir süre sonra 2013 yılı Kasım ayı içerisinde 19 işçinin sözleşmesinin feshedildiği ve bu işçilerden 11'nin sendika üyesi olduğu ve çıkarılan işçilerin ağırlıklı olarak sendika üyesi olmaları, sendikaya üye olan 5 işçinin yetki tespit kararının işverene tebliğinden itibaren kısa bir süre sonra sendikadan istifa etmeleri ve çalışmaya devam etmeleri, istifa eden işçilerin tamamının çalışmaya devam etmesi karşısında sendika üyesi olup istifa...
İş Mahkemesinin 2013/118 Esas 2013/434 Karar sayılı ilamı ile davanın reddedildiği, bu itibarla davacının iş sözleşmesinin feshi ile işyerindeki sendikal faaliyetlerin aynı döneme rastladığı, dinlenen davacı tanığı ...’in beyanında, 2013 senesinde aralarında davacının da bulunduğu yaklaşık 15 işçinin sırf sendika üyesi olması nedeniyle işten çıkarıldığını ve işten çıkarılan işçilerin tamamının sendika üyesi olduğunu belirttiği, davalı işyerinde sendikal örgütlenme ve Bakanlığın yetki tespit kararına itirazının reddi kararından kısa bir süre sonra 2013 yılı Kasım ayı içerisinde 19 işçinin sözleşmesinin feshedildiği ve bu işçilerden 11'nin sendika üyesi olduğu ve çıkarılan işçilerin ağırlıklı olarak sendika üyesi olmaları, sendikaya üye olan 5 işçinin yetki tespit kararının işverene tebliğinden itibaren kısa bir süre sonra sendikadan istifa etmeleri ve çalışmaya devam etmeleri, istifa eden işçilerin tamamının çalışmaya devam etmesi karşısında sendika üyesi olup istifa etmeyen işçilerin iş...
İş Mahkemesinin 2013/118 Esas 2013/434 karar sayılı ilamı ile davanın reddedildiği, bu itibarla davacının iş sözleşmesinin feshi ile işyerindeki sendikal faaliyetlerin aynı döneme rastladığına kanaat getirildiği, dinlenen davacı tanığı ...’in beyanında, 2013 senesinde aralarında davacının da bulunduğu yaklaşık 15 işçinin sırf sendika üyesi olması nedeniyle işten çıkarıldığını ve işten çıkarılan işçilerin tamamının sendika üyesi olduğunu belirttiği, davalı işyerinde sendikal örgütlenme ve Bakanlığın yetki tespit kararına itirazının reddi kararından kısa bir süre sonra 2013 yılı Kasım ayı içerisinde 19 işçinin sözleşmesinin feshedildiği ve bu işçilerden 11'nin sendika üyesi olduğu ve çıkarılan işçilerin ağırlıklı olarak sendika üyesi olmaları, sendikaya üye olan 5 işçinin yetki tespit kararının işverene tebliğinden itibaren kısa bir süre sonra sendikadan istifa etmeleri ve çalışmaya devam etmeleri, istifa eden işçilerin tamamının çalışmaya devam etmesi karşısında sendika üyesi olup istifa...
Iş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi halinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiği iddiası ile açılan davalarda, salt işçinin sendika üyesi olması feshin de sendikal nedenle yapıldığını göstemez. Mahkemece, gerekli araştırma yapılarak ve özellikle de tanıklardan davacının sendika üyesi olmasının yanında ne tür sendikal faaliyetlerde bulunduğu somut olarak sorulup tespit edilerek toplanan deliller sonucu feshin sendikal nedenlere dayandığının tereddütsüz belirlenmesi gerekir....
nün sendika üyeliğinden istifalarının henüz sendika tarafından üyeliklerinin onaylanması üzerinden 1 aylık süre geçmediğinden geçerli olduğunun savunulduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ..., ..., ... ve ... isimli işçilerin yetki tespit talebinin yapıldığı 14/01/2013 tarihinde davalı işyerinde çalışıp çalışmadığı, sendika üyeliğinden 08/01/2013 tarihinde istifa eden işçilerin yetki tespit başvurusunun yapıldığı 14/01/2013 tarihinde üyeliklerinin geçerli olup olmadığı noktasında toplandığı; SGK dan gelen kayıtlara göre işçilerden ...' nin 12/01/2013 tarihinde, ...' nun 12/01/2013 ...' ın 12/01/2013 tarihinde ve ...'...
ödentilerine ilişkin ayrıntılı araştırma yapılmadığını, işkolu değiştiren işçinin sendika üyeliğinin kendiliğinden sona ereceğini, davacının sendika üyeliğine ilişkin kendilerine bir bildirimde bulunulmadığını, bu durumun ispat edilemediğini, davacının sendika üyesi olmadığını, ret vekâlet ücretinin yanlış hesaplandığını, husumetli tanık beyanlarına itibar edilerek hüküm kurulduğunu, hükmedilen faiz türünün yanlış olduğunu, bilirkişi raporundaki hesaplamaların toplu iş sözleşmesi bile yer almayan fahiş oranlarda ve tutarlarda yapıldığını, rapora itirazlarının değerlendirilmediğini, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, işçilerin sendika üyesi olmadığına dair tespit davasının beklenilmesi gerektiğini ileri sürmüştür....
Davalı ... vekili; yetki tespitinin davacı İşletmenin SGK'ya yapmış olduğu işçi bildirimleri ve davalı Bakanlığa gönderilen sendika üye bildirimlerinin esas alınarak yapıldığını, yetki başvuru tarihi olan 14.08.2020 itibarıyla davacı İşletmede 102 işçinin çalıştığının ve 43 sendika üyesi olduğunun tespit edildiğini, davalı Bakanlık tarafından işletmelerde çalışan işçi sayıları ve sendika üye sayılarına ilişkin kayıtların güncel olarak tutulduğunu ve her ay yayımlandığını, 14.08.2020 tarihinde "Basın, yayın ve gazetecilik" işkolunda yer alan davacının ... ve ...'...
Maddesine göre, sendika üyelik bakanlıkça sağlanacak elektronik başvuru sistemine e-devlet kapısı üzerinden üyelik başvurusunda bulunulması ve sendika tüzüğünde belirlenen yetkili organın kabulü ile e-devlet kapısı üzerinden kazanılacağının belirtildiğini, idarenin ilgili sendikalara üyeliği bulunanlara ilişkin bilgiye ulaşamadığından, davacı tarafın sendika üyesi olup olmadığının idarece bilinmesinin mümkün olmadığını, davacının belirtilen sözleşmeden yararlanmak için sendikanın üyesi olduğuna dair herhangi bir bilginin idareye ulaşmadığını, ayrıca dava dışı Hizmet İş Sendikası tarafından Antalya 8. İş Mahkemesinde sendika yetkisinin tespiti istemi ile 2019/641 Es....