WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İhtisas Kurulunca Yapılan Radyolojik İncelemede; 12/11/2014 tarihli BBT’de; sağ parietal verteks düzeyinde SAK, sağ temporal lob anteriorunda kontüzyonel hemoraji, sağ orbita tavanında lineer kırık olduğunun izlendiği, spinal BT’de travmatik patoloji saptanmadığı, 13/11/2014 sağ kruris grafisinde; tibia fibula distalinde opere kırıklar ve plak materyalleri olduğunun izlendiği, 13/07/2016 tarihli grafide; kırıkların tespitli olarak kaynadıklarının görüldüğü, 11/11/2019 pelvis grafisinde; sağ iskion pubis bileşkesinde kırık sekeli olduğunun izlendiği, 12/11/2019 kranial MR’da; yaş ile uyumlu kranial atrofi bulguları, her iki frontal ve sağ parietal subkortikal alanlarda gliotik (nonspesifik) olduğunun izlendiği, Adli Tıp Kurumu Adli Tıp ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Olduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacının eşi miras bırakan ... 10.03.2015 tarihinde ölmüştür. Davacı, dava konusu konutun miras hakkına mahsuben özgülenmesi için aile konutu olduğunun belirlenmesini talep etmiştir. Türk Medeni Kanununun 652. maddesinde; eşlerden birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa sağ kalan eşin bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben, mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebileceğini hükme bağlamıştır. Davacının bu yasal hakkını kullanabilmesi için taşınmazın aile konutu olduğunun tespitini istemekte hukuki yararının olduğu açıktır....

      Davaya konu trafik kazası ----- tarihinde ------sevk ve idaresindeki---- ile seyir halindeyken plakası tespit edilemeyen------ kısmına çarpması ve bunun --- sevk ve-- arka kısımlarına çarpması ve bu çarpmanın etkisi ile ---- plakalı aracın şerit değiştirerek en sağ şeritte seyir halinde ---- gelmiştir. Bu kaza neticesinde davacının mülkiyetinde bulunan ------- gördüğü anlaşılmıştır. Meydana gelen kaza neticesinde oluşan hasar miktarının tespiti noktasında konunun teknik uzmanlık gerektirir bir alan olması nedeni ile dosyada mübrez bilirkişi raporu denetime elverişli bulunarak hükme esas alınmış ve 1.981,32 TL olarak tespit edilmiştir....

        Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair itirazlarının reddine, ancak; Katılan hakkında Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkalığınca düzenlenen 26.10.2010 tarihli raporda sağ tibia-fibula parçalı kırığı, sol patella kırığı oluştuğu ve yaralanmanın “bacağın kısmi işlev yitirmesine” sebep olduğunun bildirilmesi ve katılanın duruşmadaki ifadesinde bacağındaki aksamanın devam ettiğini söylemesi karşısında; katılanın yaralanmasının tereddüte yer bırakmayacak şekilde TCK’nın 89/2a, veya 89/3b maddeleri kapsamında kalıp kalmadığının tespiti bakımından Adli Tıp Kurumundan rapor alınarak sanığın hukuki durumunun tespit ve tayini yerine eksik inceleme ile...

          a çarpması neticesinde nitelikli biçimde yaralanmasına neden olduğu olayda, 5.70 metre genişlikte yolun kenarlarında yaya kaldırımı ve banket bulunmadığı, çarpma noktasının kaplama kenarına 1 metre mesafede bulunduğu ve araca ait fren izi tespiti yapılmadığı ile trafik kazası tespit tutanağına göre sanığın 2918 sayılı Kanun'un 52/1-b maddesi uyarınca tali kusurlu olduğunun belirtildiği dikkate alınarak; kusurluluk durumunun bir kez de Adli Tıp Kurumu, Teknik Üniversite veya Karayolları Genel Müdürlüğü'nde görevli bilirkişilerden belirlenecek heyetlerin birinden rapor aldırılmasından sonra, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile dosya kapsamına ve oluşa uygun düşmeyen bilirkişi raporuna istinaden yazılı şekilde beraat hükmü kurulması, Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince isteme...

            Zorlu'ya ait olduğunun tespiti ve muris ...... oğlu ...ile bağın kurulmasına ve kayıtların bu tespite göre düzeltilmesine karar verilmesini istemiş; mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dava sonucu itibariyle miras hukukunu yakından ilgilendirdiğinden; verilecek karardan hukukları etkilenecek olan ...... Genco'nun alınacak mirasçılık belgesine göre tespit edilecek bütün mirasçılarının ve ...... Zorlu sağ ise kendisi değil ise mirasçılarının davalı sıfatı ile davaya katılmaları gerekirken, mahkemece re'sen gözetilmesi gereken bu husus nazara alınmadan ve taraf teşkili de sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir....

              vefat eden davacı-karşı davalı erkek eş yönünden de kusur tespiti yapılmasının ve sağ kalan eş yararına karşı dava nedeniyle vekâlet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmesinin hatalı olduğunun ancak karşı dava yönünden bozma öncesi kurulan hükmün erkek mirasçıları tarafından temyiz edilmeyerek kesinleştiğinin anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek mirasçıları vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir....

                ın mağduru aşağı indirdiği sanığın yanında kaldığı, mağdurun elinin nasıl kesildiğini bilmediğini, aşağıya indiğinde kapının camının kırık olduğunu ve kapının olduğu yerde kan gördüğünü beyan ettiği, mağdurun Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Ana Bilim Dalının olay tarihli raporunda "sağ el fleksör yüzde 2 cm., 1 cm., 1 cm. olarak 3 adet deri ve deri altı kesi, sağ el radial arter kesisi, sağ el 1. parmakta hipoestezi nedenli Plastik Cerrahi'ye konsülte edildiği" belirtilerek başkaca yaralanma bulgusunun bulunmadığı, Plastik Cerrahi konsültasyon notunda "sağ el bileği ve el düzeyinde radial arter yaralanması, sağ elini cama vurma sonucu sağ el bilek kesisi, radial taraftan ele dolum olmadığı, sağ el 1. parmakta hipoestezi nedenli yatış verildiği, hasta dış merkezde tedavi olmak için tedaviyi red formu imzalayarak acilden taburcu" olduğunun belirtildiği anlaşılmakla, mağdura ait tüm tedavi evrakları ile geçici ve kesin raporlarının Adli Tıp Kurumu Başkanlığı ilgili İhtisas Kuruluna...

                  Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre sanığın ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Olay sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında sanığın idaresindeki otomobiliyle gündüzleyin meskun mahalde dönel kavşağa geldiğinde sağ yön levhasına göre sağ şeridi takip ederek geçmesi gerekirken dönel kavşağı dönmeden direkt dönüşle karşı yöne ait şeride girip seyrine göre sağ taraftan sola doğru karşıya geçmekte olan yayaya kavşak içinde çarparak yaralanmasına neden olması şeklinde gerçekleşen olayda; kaza tespit tutanağında sanığın dönel kavşaklarda dönüş kurallarına uymamaktan asli kusurlu olduğunun, olay yerinde yapılan keşiften sonra düzenlenen 25/09/2009 tarihli bilirkişi raporunda ise oluş aynı...

                    Kimlik numaralı T4'in nüfus kayıtlarında sağ olduğunun anlaşıldığı, sağ olan kişi hakkında mirasçılık belgesi verilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, Uludere Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/244 E. Sayılı dosyasında Mahkemece yapılan tebligatın T4'in ölü olduğu belirtilerek iade edildiğini, Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan tebligatta T4'in ölü olarak görüldüğü halde, nüfus kayıtlarında sağ görünmesinin muhtemelen nüfus kayıtlarında ölüm kaydının düşülmemiş olmasından kaynaklanmış olabileceğini, Sulh Hukuk Mahkemesince Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasındaki kayıtlar yeterince incelenmeden ve yeterli araştırma yapılmadan karar verildiğini, mahkemece verilen kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek istinaf isteminde bulunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu