Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/3 KARAR NO : 2023/51 DAVA : Markadan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Ref ve Men'i DAVA TARİHİ : 03/01/2022 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ ... ESAS SAYILI DOSYADA DAVA : Markadan Doğan Haklara Tecavüz Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat DAVA TARİHİ : 20/05/2022 KARAR TARİHİ : 17/02/2023 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/02/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka'dan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Ref ve Men'i ile Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin ... ibareli markayı 2010 yılından beri uzun süredir kullandığını, ... tescil numaralı 43.sınıfta tescilli "...." ibareli markasının bulunduğunu, buna ek olarak ... tescil numaralı 43....

    fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen davanın davalısı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, birleşen davalı adına tescilli 2011/01443 nolu tasarım tescilinin yeni ve ayırt edici olmadığından hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verilmiştir....

      Yenilik incelenmesinde esas alınacak referans tarihi tescilli tasarımlar açısından başvuru ve rüçhan tarihidir. Yani SMK 56/4-a gereği tescilli tasarımın aynısı başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya'nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise söz konusu tescilli tasarım yeni kabul edilecektir. Bir tasarımın ayırt edicilik özelliği ise SMK'nun 56/5 maddesinde belirlenmiştir. Buna göre bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. Ayırt edicilik tasarımın koruna bilmesi için kıyaslanan tasarımlarla arasındaki farklılığın seviyesinin belirlenmesi için konulmuş bir kriterdir....

        Gerçekten de, 556 sayılı KHK marka korumasının tescil yolu elde edileceğini kabul etmiş olmakla beraber, açılan böyle bir davada, tescilsiz marka sahibinin tescilli marka sahibine karşı, dava konusu edilen markayı tescilsiz kullanmak sureti ile marka üzerinde öncelik hakkına sahip olduğunu, derdest davada def’i yolu ile ileri sürmesini yasaklayan yasal bir düzenleme mevcut bulunmamaktadır. Nitekim, Dairemizin 19.10.2006 tarih 7175/10558 sayılı kararında da tescilli marka hakkı sahibinin bu işareti önceden beri marka veya sair bir tanıtma işareti olarak kişiyi kullanmaktan men etmesinin mümkün olmadığı, aynı hususun Türkiye'nin de taraf olduğu TRIPS Anlaşması 16/1. maddesi son cümlesinde "tescilli marka hakkının önceden tanınmış haklara zarar veremeyeceği" şeklinde düzenlemenin de mevcut bulunduğu görüşü açıklanmıştır....

          markanın başvuru tarihi olan 22/10/2010 tarihinden önceki kullanımların davacının ... markalarına tecavüz teşkil edip etmediğinin tespiti için ve ayrıca söz konusu marka başvurusunun tescil işlemi ile sonuçlanmaması durumunda 22/10/2010 tarihinden sonraki kullanımların akıbetinin belirlenmesi için davalının dava konusu kullanımının kendisinin diğer tescilli markalarının koruma kapsamında bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği, davalının uyuşmazlık konusu kullanımının kendisinin ... sayıyla tescilli markasının koruma kapsamında bulunması ve tescilli bir sınai hakkın kullanılmasına fiilen engel olunamayacağının Yargıtay içtihatlarıyla da kabul edildiği cihetle huzurdaki dava bakımından davacının tescilli markalarına tecavüzden ve bu suretle de haksız rekabetten söz edilemeyeceği; mahkemenin davalının dava konusu kullanımının kendisinin tescilli markalarının koruma kapsamında bulunmadığı kanaatine ulaşması ihtimaline yönelik olarak yapılan karşılaştırma neticesinde, davacı adına...

            Davalı/karşı davacı vekili, davacının tabiyeti nedeniyle teminat yatırması gerektiğini, OBESON isimli ürünün üretiminden vazgeçildiğini ve satışının yapılmadığını, ürün ruhsat tarihinin patentten önceki bir tarih olduğunu, davacı buluşunda timol ve mentol esans yağı veya organik asitlerin yağı bulunduğunu, davalı ürününde sadece timol bulunduğunu, formulasyon içeriğinin karşılaştırılmasına gerek bulunmadığını, markalar arasında hiçbir benzerlik bulunmadığını ve kutu tasarımlarının benzemediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Karşı davada ise dava konusu patentin incelemesiz patent olduğunu, istemlerinde yer alan tüm unsurların 1997 yılında yayınlanmış olan W097/47193 sayılı başvuruda aynen yer aldığını, buluşun yenilik kriterine sahip olmadığını ileri sürerek patentin hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir....

              Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır: a) Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması. b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması. c) Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması....

                TİC, A.Ş. unvanlı şirket adına kayıtlı olduğu ... markasının, davacının TPMK nezdindeki tescillerinden önce 3 ve 5. sınıflarda Bulgaristan'da tescilli olduğuna dair bir bilgi tespit edilmediği, Bulgaristan'da dava konusu marka ilgili sınıflarda daha önceden tescil edilmiş olsaydı bile, marka korumasında geçerli olan ülkesellik ilkesi gereğince TPMK nezdinde tescilli markalar ülkemizde kural olarak (tanınmış marka ve gerçek hak sahipliği istisna teşkil eder) korunur ve sahiplerine SMK'dan doğan hakları bahşedeceği, davalı ...., marka hakkına tecavüz ve haksız rekabete dayalı işbu davada eskiye dayalı kullanımı (gerçek-üstün hak sahipliğini) bir def'i olarak ileri sürdüğü, sunulu faturalar ve sair evrak incelendiğinde, davacı adına tescilli ... markalarının, koruma tarihlerinden önce -markasal kullanım kabul edilen- ihracatta kullanıldığı tespit edildiği; bu itibarla, davalı savunmasının yerinde olduğu, Mahkeme, davalının eyleminin davacı ....'...

                  şişe tasarımları ve yine adına tescilli etiket kompozisyon/dizayn özellikleri iltibas yaratacak şekilde benzediğini, karşı tarafın ürünü taklit ederken iltibası daha da arttırmak adına müvekkilinin tescilli ... markası yerine yine, müvekkili adına tescilli ... markasını ürün üzerinde kullandığını, ayrıca karşı tarafın ... ... ... markası ile de müvekkili Şirket adına tescilli olan ... markasını aynı sunuluş şekli ile taklit ederek üretip ve satışa sunduğunu ileri sürerek karşı tarafça marka ve tasarımları ve sunuluş şekilleri ile ayırt edilemeyecek kadar benzer şekilde üretilen, reklam ve tanıtımı yapılarak satışa sunulan temizlik ürünlerinin üretimi, reklam ve tanıtımını ve satışını önleyici ve mevcutlarının, karşı tarafa ait bilcümle üretim mahalleri ve depolarından ve sevkiyat için bulundurulduğu her yerden toplanarak bir yedd-i emine teslimini, ayrıca ..., ... gibi sosyal medya hesapları ile ..., ..., ..., ..., ......

                    tasarımın hükümsüzlüğüne, asıl davada, endüstriyel tasarımdan doğan haklara tecavüzün tespiti ile bu nedenle manevi tazminat talep edilmiş ise de asıl davaya dayanak olan ve birleşen davada hükümsüzlüğü istenilen endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu kanaatine varıldığı ve hükümsüzlük kararının sonuçlarının geçmişe etkili olarak doğduğu gerekçesiyle asıl davadaki tescilli tasarıma dayalı taleplerin reddine; haksız rekabetin olup olmadığının değerlendirilmesi açısından Türkiye'de herhangi bir tescilli sınai hak ile korunmayan tasarımın uygulandığı ürünün, Türkiye'de ilk kez piyasaya sunulup, büyük emek ve para harcanarak tanınmış olması dışında bir başkasının bu emek ve tanınmışlıktan haksız surette yararlanması ve iltibası önleyecek tedbirleri almaması gerektiği, somut uyuşmazlıkta davacı ürünü ile davalı ürünü arasındaki benzerliğin, masa ayaklarında çapraz bağlama çubuklarının kullanılmasından kaynaklandığı, benzer olan unsurların çok uzun yıllardır bilinen, harcı...

                      UYAP Entegrasyonu