Tescilsiz davacının tarih itibariyle önce kullandığı ------ işareti ile davacılar adına tescil edişmiş olan markanın ----------benzer olduğu görüldüğünü, bir bütün olarak bakıldığında aynı işletmenin hizmetlerini gösterdiği de söylenebildiğini, davacının SMK m. 10 uygulanmak suretiyle devrini terditli olarak hükümsüzlüğünü talep ettiği davanın önceden tescil edilmiş olan bir markanın aynısının temsilciler tarafından tescil edilmesi halinde uygulanabilecek olan bir hükümdür....
Ayni hakların doğumu için tescil zorunludur. Yenilik doğurucu bir mahiyeti bulunan tescil yapılmadıkça ayni hak, tasarruf edilebilir nitelik taşımayacağı gibi aleniyet de kazanamaz. TMK'nın 705/1. maddesi gereğince "Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur." TMK'nın 705/2. maddesi gereğince de; miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır." TMK'nın 1022/2. maddesinde tescilin etkisinin yevmiye defterine kayıt tarihinde başlayacağı açıklanmıştır. Bu şekilde mülkiyet hakkı tescil edilmesi halinde aleniyet kazanarak herkese karşı ileri sürülebilir bir duruma gelir. “…Hemen belirtmek gerekir ki, Türk Hukukunda, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması için prensip olarak tescil şart kılınmıştır....
Ayni hakların doğumu için tescil zorunludur. Yenilik doğurucu bir mahiyeti bulunan tescil yapılmadıkça ayni hak, tasarruf edilebilir nitelik taşımayacağı gibi aleniyet de kazanamaz. TMK'nın 705/1. maddesi gereğince "Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur." TMK'nın 705/2. maddesi gereğince de; miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır." TMK'nın 1022/2. maddesinde tescilin etkisinin yevmiye defterine kayıt tarihinde başlayacağı açıklanmıştır. Bu şekilde mülkiyet hakkı tescil edilmesi halinde aleniyet kazanarak herkese karşı ileri sürülebilir bir duruma gelir. “…Hemen belirtmek gerekir ki, Türk Hukuku’nda, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması için prensip olarak tescil şart kılınmıştır....
Somut olay ile ilgisi bulunması bakımından nispi ret nedenlerinden 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi üzerinde durulmasında yarar vardır. 16. 556 sayılı KHK’nın 8/1-a ve b maddesindeki düzenleme; “Tescil edilmiş veya tescil için başvuru yapılmış bir markanın sahibi tarafından itiraz yapılması durumunda aşağıdaki hallerde marka tescil edilemez: a) Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı ise ve aynı mal veya hizmetleri kapsıyorsa, b) Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa...
SMK hükümleri, mevzuat, mahkememizce itibar edilen bilirkişi kurulu raporu ve bütün dosya kapsamından: ... tescil numaralı “...” ibareli markanın ..., ..., ... ve ... sınıflarda davalı adına tescil edildiği, dava tarihi itibariyle ... tescil numaralı “...” markasının tescil tarihi (23.01.2001) üzerinden beş yıldan fazla bir süre geçtiği, davalının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalının ticari defterlerinin incelenmesinde; Dava tarihinden 5 yıl geriye ... tescil numaralı “...”...
Maddesi kapsamında iade talebinde bulunması durumunda bu aşamada iade ile ilgili herhangi bir işlem yapılmaması gerektiğini,Orköy tarafından satışa konu edilen miktarlar, kadastral parseller dikkate alınmak suretiyle yapıldığını, buna rağmen imar uygulaması sırasında uygulanan DOP dikkate alınmadan tescil işlemlerinin ilk satış miktarları üzerinden gerçekleştirildiğini, İmar uygulaması sonucunda DOP kesintisi yapıldıktan sonra 253 Ada 1 parselde; T3'a 505,38 metrekare yer tescil edilmesi gerekirken 731,68 metrekare yer tescil edildiğini, T4'a 1.447,16 metrekare yer tescil edilmesi gerekirken 2.094,92 metrekare yer tescil edildiğini, T5'a 703,53 metrekare yer tescil edilmesi gerekirken 1.018,71 metrekare yer tescil edildiğini, Orköy tarafından T6'a kadastro 1775 parselinin tamamı olan 2.453,20 metrekare üzerinden satış yapıldığını ancak imar uygulaması sonucu oluşan ve 1695/1968 hissesi kadastro 1775 parselden, 273,00 metrekaresi kadastro 1776 parselden gelen 1.968,00 metrekare yüzölçümlü...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1- Çekişmeli taşınmaza komşu 159 ada 36 parsel sayılı taşınmaza ilişkin kadastro tespit tutanağı ve varsa dayanakları ile davalı olması halinde dava dosyasının getirtilerek dosya arasına konulması, 2- Çekişmeli taşınmazın doğusunda bulunan alanın tescil harici bırakılan yerlerden olup olmadığının ilgili Kadastro Müdürlüğü’nden sorularak, tescil harici bırakıldığının tespiti halinde hangi nedenle tescil harici bırakıldığının bildirilmesinin istenilmesi, tapuya tescil edilmiş ise tapunun oluşumuna ilişkin tüm belge, tutanak ve haritaların dosyasına getirtilmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki davadan dolayı Tuzla Asliye 2. Hukuk Hakimliğinden verilen 29.12.2009 gün ve 2009/27-167 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla dosya tetkik olunarak gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- İlgisi yönünden; Çekişme konusu 6082 parsel sayılı taşınmazın ilk tesisinden itibaren tüm tedavüllerini içerir çap(tapu) kayıtları ve temlikleri gösterir akid tabloları ve tescil bir ilama dayanıyorsa tescil ilamının onaylı bir örneğinin, Kadastro tespitinin dayanağı 1928 tarih, 130 sıra nolu tapu kaydı ve tescil ilamına dayanıyorsa tescil ilamının onaylı bir örneğinin merciinden temin edilerek evrakına eklenmesi, ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kullanım Kadastrosu Kesinleşerek Tapuya tescil Edilen Taşınmazların Tapu İptal Ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kullanım kadastrosu sonucunda Hazine adına tescil edilen taşınmazın 6292 sayılı Yasa uyarınca davalıya satılıp adına tescil edilmesinden sonra oluşan tapu kaydının yolsuz olduğu iddiası ile açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi görevi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
+şekil markasının 36.sınıfta tescilli olduğu, sahibi adına geçerliliğini koruduğu anlaşılmıştır. 556 Sayılı KHK m. 8/1-b. hükmü, "....Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa..." şeklinde düzenlenmiştir. Bu maddede düzenlenen nispi tescil engeli esasen, marka hukukuna hâkim olan öncelik ilkesine vurgu yapmakta olup, markayı önce tescil ettiren veya başvuru konusu yapan kişinin korumadan öncelikli olarak yararlanacak olmasını ifade eder....