Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 06/03/1987 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu işlemi 24/12/1984 tarihinde kesinleşmiştir. Taşınmaz bu çalışmada orman olarak tapulama harici bırakılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 11/03/2009 gününde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, davacının davasının reddine, Hazinenin davasının kabulü ile 26/10/2006 tarihli ek raporda A işaretli taşınmazın Hazine adına tesciline, B - C bölümleri tespit harici bırakılan yer olmadığından, Hazinenin tescil talebinin reddine karar verilmiş, hüküm Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 07/08/1997 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu işlemi de 1977 yılında yapılmış ve kesinleşmiştir. Çekişmeli taşınmaz bu çalışmada taşlık, çalılık, orman ve ... olarak tesbit harici bırakılmıştır....
Mahkemece, davacının davasının reddine, Hazinenin davasının kabulü ile 26/10/2006 tarihli ek raporda A işaretli taşınmazın Hazine adına tesciline, B - C bölümleri tespit harici bırakılan yer olmadığından, Hazinenin tescil talebinin reddine karar verilmiş, hüküm Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 07/08/1997 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu işlemi de 1977 yılında yapılmış ve kesinleşmiştir. Çekişmeli taşınmaz bu çalışmada taşlık, çalılık, orman ve ... olarak tesbit harici bırakılmıştır....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca, tapulama harici bırakılan taşınmazın tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1943 yılında 3116 Sayılı Yasa hükmüne göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 2003 yılında 3302 Sayılı Yasa hükmüne göre yapılarak, dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu uşlemi 1966 yılında kesinleşmiştir. Taşınmaz bu çalışmada orman olarak tapulama harici bırakılmıştır....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapulama harici bırakılan yerde imar-ihyaya dayalı olarak Medenî Kanununn 713/1. maddesi hükmüne göre açılan tescil ve imar uygulaması nedeniyle ... adına olşturulan tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 19.04.1999 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. ... İlçe, ... Kasabası, ... Köyünde genel arazi kadastrosu 1960 yılında yapılmış ve sonuçları 17.09.1961 tarihinde kesinleşmiştir. Bu çalışmalarda dava konusu yer (TH) tapulama harici alan olarak bırakılmıştır....
Mahkemece, her ne kadar davacı, davaya konu taşınmazın 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarıldığını ve bu yerde zilyet olduğunu belirterek, zilyetlik durumunun beyanlar hanesine şerh verilmesini talep etmiş ise de, dava konusu edilen taşınmazın mahallinde yapılan keşif neticesinde tescil harici bırakılan yerlerden olduğu, dolayısıyla 2/B kapsamında davacının zilyetlik belirlemesi talep edebileceği yerlerden olmadığı, ayrıca, bu yerin Mersin Üniversitesine tahsis edildiği, bu durumda ise, ancak, tahsisin idari yargıda iptalinin talep edilebileceği, bu haliyle zilyetlik yoluyla kazanım koşulları da oluşmadığı gerekçesiyle davacının dava açmakta hukukî yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, taşınmazın 2/B'lik alan niteliği ile Hazine adına tescili ve beyanlar hanesine kullanıcı olarak adının yazılması istemine ilişkindir....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesine göre açılan tescil davası niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 02.01.1988 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Arazi kadastrosu 10.01.1959 tarihinde kesinleşmiş, taşınmaz bu çalışmada orman niteliği ile tespit harici bırakılmıştır. Mahkemece bozma kararına uyularak hüküm kurulmuşsa da bozma kararı gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; hükme esas alınan orman bilirkişi raporunda taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu açıklanmışsa da, davanın çözümünde taşınmazın 1959 yılında yapılan kadastro sırasında hangi nitelikle tespit harici bırakıldığı konusu önem kazanmaktadır....
İdaresi 28.02.2013 havale tarihli dava dilekçesi ile; Cumhuriyet Mahallesinde yapılan kadastro sırasında 173 ada 9 parsel sayısı ile tespit edilen taşınmazın 177 ada 17 parselin devamı niteliğinde ve o parsel sınırı içinde olduğu halde Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün 2012/11 sayılı genelgesinde yer alan "orman sınırı içinde kaldığı adanın numarası verilir" hükmüne aykırı olarak 173 ada 9 parsel sayısı altında orman olarak sınırlandırıldığını belirterek 173 ada 9 parselin kaldırılarak 177 ada 17 nolu orman parseline dahil edilmesi ve devlet ormanı sınırı içinde kalmasına rağmen kadastro haritası ve hava fotoğrafında yol gibi gözüken ve tescil harici bırakılan orman alanlarını ayıran hattın iptal edilerek ekli krokide işaretli bu alanların 177 ada 17 nolu orman parseline dahil edilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davacı ......
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan ve aynı yer hakkında davalı kişinin daha önce açtığı tescil davasının ret edilip kesinleşmesiyle davalının herhangi bir hakkı bulunmadığı belirlenen taşınmazın tesciline ve davalının bu yere el atmasının önlenmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce, 3116 Sayılı Yasaya göre 4785 Sayılı Yasanın yürürlük tarihinden önce 1943 yılında yapılan ve 28/12/1949 yılında ilan edilerek kesinleşmesinden sonra ... Devlet Ormanı ismiyle Şubat 1952 tarih ve 19 numarada 1316 Hektar yüzölçümüyle ve yine Nisan 1962 tarih 13 numarada 779 Hektar yüzölçümüyle ve Sazlıdere Devlet Ormanı ismiyle tapuya tescil edilen orman kadastrosu ile daha sonra 3302 Sayılı Yasaya göre yapılıp 12/03/1996 tarihinde ilan edilerek dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması bulunmaktadır....
kesinleşen orman kadastrosu sonucunda orman sınırı dışında kalan tapulu ve tapusuz taşınmazların 3402 sayılı Kanuna göre kadastrosu yapılır hükmünün yer aldığını, bu madde hükümlerine göre dava konusu taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle tescil harici bırakılan alan olmadığını, evvelce yapılan kadastro çalışmaları sırasında kadastro alanında olup tescil harici bırakıldığını bu nedenle ancak Hazine adına tescilinin yapılabileceğini, aksi düşünülse dahi davalı açısından zilyetlik koşullarının oluşmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....