WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kesinleşen orman kadastrosu sonucunda orman sınırı dışında kalan tapulu ve tapusuz taşınmazların 3402 sayılı Kanuna göre kadastrosu yapılır hükmünün yer aldığını, bu madde hükümlerine göre dava konusu taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle tescil harici bırakılan alan olmadığını, evvelce yapılan kadastro çalışmaları sırasında kadastro alanında olup tescil harici bırakıldığını bu nedenle ancak Hazine adına tescilinin yapılabileceğini, aksi düşünülse dahi davalı açısından zilyetlik koşullarının oluşmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    sonra kesinleşen orman kadastrosu sonucunda orman sınırı dışında kalan tapulu ve tapusuz taşınmazların 3402 sayılı Kanuna göre kadastrosu yapılır hükmünün yer aldığını, bu madde hükümlerine göre dava konusu taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle tescil harici bırakılan alan olmadığını, evvelce yapılan kadastro çalışmaları sırasında kadastro alanında olup tescil harici bırakıldığını bu nedenle ancak Hazine adına tescilinin yapılabileceğini, aksi düşünülse dahi davalı açısından zilyetlik koşullarının oluşmadığını beyan ederek dava konusu taşınmazın davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın hazine adına tescilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      kesinleşen orman kadastrosu sonucunda orman sınırı dışında kalan tapulu ve tapusuz taşınmazların 3402 sayılı Kanuna göre kadastrosu yapılır hükmünün yer aldığını, bu madde hükümlerine göre dava konusu taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle tescil harici bırakılan alan olmadığını, evvelce yapılan kadastro çalışmaları sırasında kadastro alanında olup tescil harici bırakıldığını bu nedenle ancak Hazine adına tescilinin yapılabileceğini, aksi düşünülse dahi davalı açısından zilyetlik koşullarının oluşmadığını beyan ederek dava konusu taşınmazın davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        orman kadastrosu sonucunda orman sınırı dışında kalan tapulu ve tapusuz taşınmazların 3402 sayılı Kanuna göre kadastrosu yapılır hükmünün yer aldığını, bu madde hükümlerine göre dava konusu taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle tescil harici bırakılan alan olmadığını, evvelce yapılan kadastro çalışmaları sırasında kadastro alanında olup tescil harici bırakıldığını, bu nedenle ancak Hazine adına tescilinin yapılabileceğini, aksi düşünülse dahi davalı açısından zilyetlik koşullarının oluşmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          kesinleşen orman kadastrosu sonucunda orman sınırı dışında kalan tapulu ve tapusuz taşınmazların 3402 sayılı Kanuna göre kadastrosu yapılır hükmünün yer aldığını, bu madde hükümlerine göre, dava konusu taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle tescil harici bırakılan alan olmadığını, evvelce yapılan kadastro çalışmaları sırasında kadastro alanında olup tescil harici bırakıldığını bu nedenle ancak Hazine adına tescilinin yapılabileceğini, aksi düşünülse dahi davalı açısından zilyetlik koşullarının oluşmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Her nekadar, mahkemece kadastro çalışmaları sırasında taşınmazın bulunduğu alan çapa bağlanmış ise de, bu yerle ilgili tespit tutanağı düzenlenmediği, 1958 yılında yapılan çalışma sırasında taşınmazın Devlet ormanı vasfı ile tespit dışı bırakıldığı, orman kadastrosunun geçip kesinleştiği 1988 tarihine kadar bu yerin orman olarak kabulünün zorunlu olduğu, 1988 tarihinde yapılan orman kadastrosu çalışmasında taşınmazın orman sınırları dışında bırakıldığı, bu tarihten davanın açıldığı tarihe kadar 20 yıllık zilyetlikle mülk edinme süresinin dolmadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmiş ise de, çekişmeli taşınmazın yörede 1957 tarihinde yapılan genel arazi kadastrosu sırasında Devlet ormanı niteliğiyle tescil harici bırakılan yerlerden olmadığı, taşınmazın bulunduğu alanın bir kısmına kadastro sırasında 23 parsel numarası verildiği, daha sonra bunun sehven yapıldığı anlaşıldığından, parsel numarasının iptal edilerek çekişmeli taşınmazın tespit harici bırakıldığı ve yörede 1987...

              Mahkemece taşınmazın paftası getirtilmediği gibi keşif sonucu düzenlenen teknik biilirkişi raporuna ekli kroki eklenmek suretiyle taşınmazın tapulu olup olmadığı da sorulmamıştır. Mahkemece keşif sonucu düzenlenen teknik biilirkişi raporuna ekli kroki eklenmek suretiyle Kadstro Müdürlüğünden taşınmazın tescil harici bırakılıp, bırakılmadığı tescil harici bırakılan yer ise hangi nedenle hangi tarihte tescil harici bırakıldığı sorulmalıdır. Taşınmazın 766 sayılı Yasanın 2. maddesi uyarınca tespit dışı bırakılan yerlerden olması halinde, böyle yerlerin emek ve masraf sarfı suretiyle imar-ihya işlemlerinin tamamlanarak tarıma elverişli hale getirilmelerinden sonra kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesiyle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddeleri hükümlerine göre kazanılmaları mümkündür. Bir arazinin kullanım süresi ve niteliği ile üzerinde imar ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihin en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarıdır....

                maddeleri  kapsamında orman içi açıklık  konumunda bulunması (H.G.K.nun 10.12.1997 gün 1997/20-830-1034 ve 17.12.1997 gün  1997/20-808-1039 ve 22.10.2003 gün 2003/20-665-614 ve 11.10.2004 gün  2004/7-531-582 sayılı kararları   ile orman içi açıklıkların zilyetlikle kazanılamayacağı kabul edilmiştir.), 7) Dava konusu taşınmazın veya yakın çevresinin arazi kadastro ekiplerince kadastro paftası üzerinde  orman nitelemesi yapılarak  tesbit ve tescil  harici bırakılması (H.G.K.nun 21.01.2004 gün 2004/8-15-7 ve 12.05.2004 gün 2004/8-242-292 ve 12/03/2008 gün ve 2008/20-214-241 sayılı kararları), 8) Kadastro  (Tapulama)  Komisyonu tarafından orman sayılarak tesbit ve tescil harici bırakılması  (H.G.K.nun, 24.10.2001 gün 2001/8-964-751 ve  13.02.2002 gün 2002/8-183-187 sayılı kararları), 9) Kadastro (Tapulama) mahkemesince orman sayılan yer olması nedeniyle hükmen tescil harici bırakılan yerlerden olduğunun  (Bu tür yerler, Orman Kadastrosunun Uygulanması  Hakkındaki Yönetmeliğin 26. maddesinin...

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğüne karşı açılan davanın husumetten reddine, davalı Hazine ve dahili davalılar Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Süleymanpaşa Belediyesine karşı açılan dava yönünden davanın kısmen kabulü ile (eski 623) yeni 113 ada 49 parsel numaralı uygulama parseline, 23.11.2018 havale tarihli bilirkişi kurulu tarafından hazırlanan müşterek rapora ekli kroki 2'de "A" harfi ile taralı olarak gösterilen 758,38 m2'lik kısmın tescil harici alandan çıkarılarak eklenmesi suretiyle 113 ada 49 parselin yeni alanının 12.043,01 m2 olarak tesciline, "B" harfi ile taralı olarak gösterilen 12,29 m2'lik kısım ile "C" harfi ile taralı olarak gösterilen 9,185 m2'lik kısma ilişkin talepleri yönünden ise bu kısımların tescil harici alanda kalması ve davacıların tapu sınırı içinde olmaması sebebi ile bu kısımların tescil harici olarak haritasında gösterilmesine, 23.11.2018 tarihli bilirkişi kurulu tarafından hazırlanan müşterek raporların tamamının gerekçeli...

                    Hal böyle olunca; tesis kadastrosu sırasında 549 parsel içinde tespiti yapıldıktan sonra orman olduğu gerekçesiyle hükmen tapulama harici bırakılan, ardından 2/B çalışmasıyla orman sınırları dışına çıkarılıp kullanım kadastrosu ile 2204 parsel içerisinde çamlık vasfıyla tespit gören, 13.07.2015 havale tarihli fen bilirkişi raporunda B harfiyle kırmızı renge boyalı olarak gösterilen dava konusu 8.243,44 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bölümünde, davacının iddia ettiği şekilde bir kullanımının bulunup bulunmadığı tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddedilmesi doğru görülmediğinden, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu