Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili davasını bu nedenle tapu iptali tescil davası olarak ıslah etmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile K.Maraş İli, Merkez İlçesi, Ferhuş Köyünde bulunan ve tapuda maliye hazinesi adına kayıtlı bulunan 1021 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Tapulama harici bırakılan yerde imar ihyaya dayalı olarak Medeni Yasanın 713/1. maddesi hükmüne göre açılan tescil ve imar uygulaması nedeniyle hazine adına olşturulan tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 19.04.1999 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Merkez İlçe, Karacasu Kasabası Ferhuş Köyünde genel arazi kadastrosu 1960 yılında yapılmış ve sonuçları 17.09.1961 tarihinde kesinleşmiştir....

    Bu bağlamda, kullanıcı şerhine yönelik davalar ancak kullanım kadastrosunun ya da güncellemelerin yapıldığı tarihten önceki sebeplere dayalı olarak askı ilan süresi içinde açılması halinde Kadastro Mahkemesinden, tespitin kesinleşmesinden sonra ise Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacak bir dava ile istenebilecektir. Somut olaya gelince; kullanım kadastrosu yapılıp kesinleştikten sonra harici satın almaya dayalı olarak 6292 sayılı Yasa kapsamında hak sahibi olarak satın alabilme hakkını sahip olabilmek amacıyla eldeki dava açılmış; diğer bir deyişle taşınmazın kullanıcısının güncellenmesi istenmiştir....

      Davacı Orman Yönetiminin dava dilekçesine eklediği kroki ile davacı vekilinin 26/04/2017 tarihli dilekçe ekinde koordinatları ile birlikte bildirilen dava konusu taşınmazların teknik bilirkişiler raporuna göre 106 ada 1 parsel ile yol olarak tescil harici bırakılan bölüm olduğu bildirilmiştir....

      Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamış, genel arazi kadastrosu işlemi ise 28.12.1978 tarihinde ilan edilerek yasal süre sonunda kesinleşmiştir İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada büyük bölümünün orman sayılan, ... bir bölümünün ise orman sayılmayan yerlerden olduğunun anlaşıldığına, orman sayılan taşınmazın zilyetlikle kazanılamayacağına, resmi belgelerde orman dışı açık alanda görünen geri kalan bölüm yönünden ise, çekişmeli taşınmazın orman olarak tespit harici bırakıldığına, H.G.K.’nun 24.10.2001 gün, 2001/8 - 464/751 sayılı kararı ile 2004/8 - 242 E. - 2004/292 K. sayılı kararlarına göre tescil harici bırakılarak kadastral paftaya orman olarak işlendiği tarihten, 4785 ve 5658 sayılı yasa hükümleri gözetilerek 3302 Sayılı Yasaya göre yapılan çalışma ile, orman sınırı dışında...

        Mahkemece katılan orman yönetiminin davasının kabulüne,krokide (C) ile gösterilen 840 m2 yüzölçümündeki taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tesciline, ... Genel Müdürlüğünün davasının 3402 Sayılı Yasanın 12/3 maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre geçirildiğinden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle dairece onanmıştır.Bu kez davacı ... vekili kararın düzeltilmesini istemektedir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede dava tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. Genel arazi kadastrosu işlemi ise, 31.05.1984 tarihinde kesinleşmiş, kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmemiştir....

          Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ve ...... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davada ...Köyü 65 ve 66 parsel sayılı taşınmazların ...Kadastro Mahkemesinin 09.11.1959 tarih 690-681 sayılı ilamı ile orman niteliği ile tescil harici bırakıldığını, ancak; bu taşınmazların kendilerine muris ......'den geldiğini belirterek adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verimiş, hüküm davacılar ... ve ...... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman olarak tescil harici bırakılan taşınmazların tescili istemine ilişkindir....

            Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, çekişmeli 374 ada 22 parsel sayılı taşınmazın uygulama kadastro tespitinin iptaline, 11.03.2013 tarihli fen bilirkişi raporu ve eki krokisinde (A) harfi ile gösterilen 689.26 metrekare taşınmazın 374 ada 22 parsel sayılı taşınmaza eklenerek çekişmeli taşınmazın 14472.91 metrekare yüzölçümlü, tapu kaydındaki niteliği ile malikleri adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, uygulama kadastrosu sırasında davacılara ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve bu eksilmenin tesis kadastrosu sırasında bulunmayan yolun, uygulama kadastrosu sırasında haritasında gösterildiği iddiasına dayanmaktadır. Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında TMK’nın 713/3. maddesi uyarınca Hazine ve ilgili kamu tüzel kişileri yasal hasımdır....

              Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır....

                Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, genel kadastroda tapulama harici bırakılan ve tapusuz iken ihdasen Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazın, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, tapu kaydının iptali ve tesciline ilişkindir. Kadastro Müdürlüğüce çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işleminin 13.02.1955 tarihinde kesinleştiği, taşınmazın bu işlemde ... ... ve fundalık olarak tapulama dışı bırakıldığı, ve Milli Emlak Müdürlüğünün 27.11.2008 gün ve 3402 Sayılı yazısına istinaden ihdasen 1455 parsel olarak Hazine adına tescil edildiği bildirilmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır....

                  Bölge Adliye Mahkemesince, kullanım kadastro çalışmaları sırasında dava konusu taşınmaz bölümü hakkında kadastro tutanağının düzenlenmediği ve kullanım kadastrosu yapılmayan yer hakkında İdarenin yerine geçerek kullanım kadastrosu yapacak şekilde karar verilemeyeceği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu