WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla terekenin borca batık olduğunu gösterir. (TMK m. 605/2). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının da bir önemi bulunmamaktadır. Mirasçılar, Türk Medeni Kanunu'nun 610. maddesinde yazılı aykırılık bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş durumuna düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilirler. Dava, alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu tür davalar, menfi tespit davası niteliğinde olup yetkili mahkeme davalı - alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir....

Hukuk Dairesi 2016/8390 Esas - 2017/1545 Karar) Yasal mirasçılar, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işleri yapmamış olmaları veya terekeyi sahiplenmemiş bulunmaları halinde terekenin ölüm tarihinde borca batık olduğu yönünde tespit kararı verilmesini isteyebilirler. Terekeyi sahiplenmiş olan veya sahiplenme anlamına gelen işleri yapan mirasçıların, bundan sonra terekenin borca batık olduğunu ileri sürmeleri Türk Medeni Kanununun 2. maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı olur. Hakkın açıkça kötüye kullanılmasını da hukuk düzeni korumaz. Somut olayda terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK'nun 605/2. maddesi gereğince 23.08.2018 tarihinde ölen T3'nın mirasının hükmen reddinin tespiti talep edilmiştir....

Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir....

    Zira ileri sürülen Yargıtay kararında dava mirasın hükmen reddi olarak açılmış ve terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin bir davadır. Yargıtay kararına konu davada, davacı tarafından mirasın hükmen reddi ile terekenin borca batık olduğunun tespiti istemesine rağmen yasa değişikliğini dikkate almadan karardaki Yerel Mahkemenin verdiği görevsizlik kararına ilişkindir. Kararda açıkça "Davacı, murisi .......'ün sağlığında birçok harcama yaptığını ve yüklü miktarda borç altına girdiğini, terekesinin borca batık olduğunu, mirası kayıtsız şartsız reddettiğini belirterek bu beyanlarının tespit ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, TMK'nın 609. maddesi uyarınca davaya bakmaya sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir." şeklinde davanın terekenin borca batık olduğunun tespiti olduğu vurgulanmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki terekenin tespiti davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 18.12.2014 gün ve 2014/877 Esas, 2014/22515 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, terekenin tespiti ve tereke mallarının korunmasına dair önlemler alınmasına ilişkindir. Mahkemece, muris ...'nun mirasçılarını tespit ederek terekeden el çekilmesine karar verilmiş, hükmü Hazine vekili temyiz etmiştir. Muris ... 11.09.2002 tarihli vasiyetname ile bir kısım mallarını ...na bırakmış 12.06.2008 tarihinde vefat etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.08.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine ilişkindir. Davacılar vekili, 25.07.2015 tarihinde vefat eden davacılar murisi ...'nun terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Bir kısım davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, terekenin borca batık olduğunun tespiti ile davacıların mirası hükmen reddettiğinin tespitine karar verilmiştir....

        Mahkemece, bozma ilamı sonrasında terekenin borca batık olup olmadığı hususunda aynı mahkemede görülmekte olan E.2017/244 sayılı dosyasında bu yönde araştırma yapılarak terekenin borca batık olduğunun tespit edildiği belirtildiği halde, ilgili dosya eklenmeksizin ve terekenin borca batık olduğunun tespiti halinde davalıların sorumluluklarının hukuken ortadan kalkacağı hususu gözetilmeksizin davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz bulunmuştur. Mahkemece yapılması gereken iş, 2017/244 E. sayılı dava dosyasının celbi ile terekenin borca batık olduğunun tespiti halinde davanın reddi gerektiği gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik ve yanlış değerlendirme ile karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalılar vekilin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 23.12.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Davacı vekili, 20.01.2012 tarihinde vefat eden davacının murisi ...'nin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....

            Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 30.04.2013 gün ve 1/33 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi dahili davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasındaki terekenin tespiti ve teslimi davasının yapılan yargılamaları sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, müdahil davacı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmekle dosya okunup, incelendi ve gereği görüşülüp, düşünüldü: Mirasçılık ve mirasın geçişi, mirasbırakanın ölümü tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir (4722 s.K. md.17). İstek ve hüküm 4721 sayılı TMK'nun 589 ve devamı maddeleri gereğince terekenin tedbir niteliğinde tespiti ve hak sahiplerine intikal etmesini sağlamak için alınması gereken tedbirlere ilişkindir. Hak sahiplerinin istihkak davası açmaları, terekenin borca batık olması durumunda mirasın reddi her zaman imkan dahilindedir....

              Terekenin hak sahiplerine teslimi için çıkarılacak açıklamalı tebliğata rağmen terekenin hak sahipleri tarafından teslim alınmaması halinde hak sahiplerinin yahut hak sahiplerinden birinin terekede bulunan eşyaları almasına kadar hakim terekenin korunmasıyla ilgili önlemleri almakla yetinmesi gerekir. Mirasbırakanın mirasçısı bulunup bulunmadığı veya mirasçıların tamamı bilinmiyorsa TMK'nun 594. maddesinde belittilen şekilde hak sahipleri davet edilerek başvuran olmaz ise mirasın devlete geçmesine karar verilir. Mirasçıları belli olan terekenin TMK'nun 594. maddesi gereğince malvarlığının devlete geçmesine karar verilemez. Somut olayda mahkemece, tereke mevcudunun mirasçılar tarafından alınıncaya kadar korunmasına karar verilmesi gerekirken, çıkartılan tebligata rağmen mirasçıların gelmemesi halinde terekenin Hazineye bırakılacağına dair TMK'da bir hüküm bulunmamasına rağmen bu yönde karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu