Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. Davanın reddine karar verilmiş ise de mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin murisin ölüm tarihinde borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b....
Mahkemece, davacıların 29.09.2014 tarihinde veraset ve intikal vergisi beyannamesi sundukları, bu nedenle de mirası kabul etmiş sayıldıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ölüm tarihinde murisin ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyiniyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 22/05/2014 NUMARASI : 2014/23-2014/16 Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 28.04.2014 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti ve defter tutulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 22.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, müvekkilllerinin M.. K..'ın yasal mirasçısı olduklarını, muristen kalan taşınır, taşınmaz ve bankalarda bulunan mevduat hesaplarındaki nakdi ve gayri nakdi değerlerin kaçırılması ve her türlü zarar görme ihtimaline karşılık terekenin tespit edilmesini, terekenin defterinin tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, M.. K..'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 09.01.2014 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti, korunması ve defter tutma istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, muris ...'nin terekesine dahil menkullerin kaçırılması tehlikesi olduğu gibi muris adına olan mevduat hesabından da yüklü miktarda para aktarıldığını bu nedenlerle terekenin tespit edilmesi ve terekenin defterinin tutulmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, mirasçılık belgesinin incelenmesinde muris ...'...
Ayrıca TMK'nun velayet, vesayet ve miras hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur. Öte yandan murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin, pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıylada terekenin borca batık olduğunu gösterir. (TMK. M.605/2). Terekenin aktif değerinin pasifini karşılayıp karşılamadığı araştırılıp belirlenmeden hüküm kurulamaz. Somut olayda davacı tarafça vekile verilen vekaletnamede TMK'nun velayet, vesayet ve miras hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulmamıştır. Öncelikle bu eksikliğin giderilmesi gerekir. Ayrıca muris adına kayıtlı şirketler ve şirketlerde ki murisin hakları araştırılmadığı gibi murisin ......
Borçka Sulh Hukuk Mahkemesince her ne kadar terekenin iflas hükümlerine göre tasfiye davasında görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesi ise de terekenin iflas hükümlerine göre tasfiye davasında yetkili mahkeme 4721 sayılı Medeni Kanunun 612 maddesinde " En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflâs hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir." şeklinde düzenleme karşısında 4721 sayılı Medeni Kanunun 612 maddesi uyarınca mirasın gerçek reddini tespit ve tescil edip başka mirasçı bulunmadığını gören mahkemenin terekeyi iflas hükümlerine göre re'sen tasfiye etmesi gerekeceğinden bu durumda mirasın gerçek reddini tespit ve tescil eden mahkemenin ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik verilmiştir. ... Tereke Mahkemesi murisin ikamet adresinin Küre mah. İstiklal sok. no:6/1 iç kapı no:2 Murgul/... olduğu gerekçesiyle yetkisizlik verilmiştir. ......
Kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekirken yapılacak incelemelerde ölüm tarihi esas alınarak murisin borçlarının miktarının belirlenmediği, murise ait araç, taşınmaz ve banka kaydının bulunup bulunmadığı, mirasçıların mirası kabul anlamına gelecek davranışlarda bulunup bulunmadığı, Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazı yazılarak muirisin %40 ortağı olduğu ... İnş. Madencilik San. Tic. Ltd Şti.’nin tasfiye memurlarının adı ve adreslerinin temin edilerek, şirket malvarlığı tasfiye memurlarından sorulmak suretiyle araştırılmadan hüküm kurulduğu görülmüştür....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; her ne kadar TMK.nun 605. maddesi ile; " Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır." hükmü amir ise de müteveffanın terekesinin borca batık olduğunun halihazırda dosya kapsamıyla açık olmadığını, aynı zamanda davacılar tarafından terekenin borca batık olduğunun resmen tespit edildiğine dair bir belge de sunulmadığı, bu sebeple müteveffanın terekesinin aktif ve pasifinin araştırılması gerektiği gibi davacıların TMK.nun 610. maddesi gereği tereke işlemlerine karışıp karışmadıkları, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapıp yapmadıkları ya da tereke mallarını gizleyip gizlemedikleri veya kendilerine maledip etmedikleri gibi hususlarda araştırma yapılmadığını, müteveffanın vefat etmiş olan annesi ve babasından intikal edecek taşınmaz ya da mal varlığı bulunup bulunmadığı tespit edilmediğini,...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :..Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 02.05.2013 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi mirasçı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosu 02.04.2013 tarihli ve 2013/32440 soruşturma sayılı yazısı ile silahla yaralama sonucu ölen ...'nın üzerinden çıkan eşyalarının mirasçılarına teslimini talep etmiştir. Mahkemece, terekenin iflas yoluyla tasfiyesine karar verilmiştir. Hükmü, mirasçı ... temyiz etmiştir. Denizli 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/376 Esas, 2013/591 Karar sayılı ilamı ile muris ...'nın mirasçılarının mirası ret beyanı tespit edilmiştir....
Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi değildir. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....