O halde, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için, öncelikle ortak miras bırakanın terekesine dahil dava dışı başka taşınmaz mallar bulunup, bulunmadığı araştırılmalı, varsa sözü edilen taşınmazların, kadastro tespit tutanakları ve dayanakları belgeler, davalı iseler dava dosyaları da getirtilmeli, daha sonra yöreyi iyi bilen, yaşlı, yansız, yerel ve uzman bilirkişi tarafların aynı yöntemle gösterecekleri tanıklar ile tespit tutanağı bilirkişilerinin tümü hazır olduğu halde, taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan bağışlama olgusu ile ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra, mirasçıları arasında az yukarıda açıklanan hukuksal olgulara göre yöntemine uygun bir paylaşma yapılıp, yapılmadığı, yapılmış ise dava konusu taşınmazların hangi mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet ettiği yolunda yerel bilirkişi ve tanıklardan olaylara dayalı bilgi alınmalı, diğer mirasçı ya da mirasçıların, miras payına karşılık kendilerine terekeden ne verildiği duraksamasız...
-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil ile alacak istemlerine ilişkin olup, ilk derece ve bölge adliye mahkemelerince 2 no’lu bağımsız bölüm yönünden davacının miras payı oranında bedele, 5 no’lu dükkan yönünden ise davacının miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK.'nın 362.maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2019 yılı itibarıyla HMK.'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00-TL’lik kesinlik sınırı 58.800,00-TL olarak uygulanmaya başlamıştır....
in mirasçısı oldukları, çekilen kredilerden dolayı taraflar arasında borç tasfiyesi mahiyetinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, sözleşme gereği bağımsız bölümlerin teslim edildiği konusunda ihtilaf bulunmadığı, istirdadı talep edilen tahsilatın tasfiye protokolü kapsamında kalıp kalmadığı konusunda yapılan inceleme sonucunda iddia edilen 1997 tarihli borç tasfiye protokolünden sonra doğan teminat mektubundan kaynaklanan ve 12.05.2008 tarihinde kat edilen komisyon alacağına ilişkin bir alacak olması nedeni ile tasfiye protokolü kapsamında kalmayan bir alacak olması ve davacıların daha önce kendilerine gönderilen borç bildirim işlemlerine karşı idari yargıda açtıkları davalardan bu tahsilatlar nedeni ile feragat ettikleri gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra, mirasçıları arasında az yukarıda açıklanan hukuksal olgulara göre yöntemine uygun bir paylaşma yapılıp, yapılmadığı, yapılmış ise dava konusu taşınmazın hangi mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet ettiği yolunda yerel bilirkişi ve tanıklardan olaylara dayalı bilgi alınmalı, diğer mirasçı yada mirasçıların, miras payına karşılık kendilerine terekeden ne verildiği duraksamasız belirlenmeli, bu konularda da yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrıntılı bilgi alınmalı, tespit tutanağı bilirkişilerinin anlatımları ile tutanak bilirkişilerinin beyanları çeliştiği takdirde tutanak bilirkişilerinin tümü taşınmaz başında ayrı ayrı dinlenerek çelişki giderilmeli, mirasçılar arasında, aynı nitelikte Kadastro Mahkemesinde görülmekte olan dava ya da davalar varsa, fiili ve hukuki irtibatın varlığı, davalardan biri hakkında verilecek hükmün, aynı nitelikteki diğer davanın sonucunu etkileyeceği gözönüne alınarak dava dosyalarının, birleştirileceği düşünülmeli...
Davacı ..., taşınmazlarda babasından miras yolu ile gelen ve ayrıca satın aldığı payların bulunduğunu belirterek bu paylarının adına tescili istemi ile dava açmıştır....
muristen miras payına bağlı tespit ettiği alacak iddiasında bulunamayacağı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir." şeklindeki gerekçe ile "Davanın reddine" karar verilmiştir....
KARAR Davacı vekili, tapu iptal ve tescile ilişkin mahkeme kararı ile 3/8 hissesi müvekkili adına kayıt edilen 2 numaralı bağımsız bölümden davalıların kiraya vermek suretiyle yararlandığını belirterek miras bırakanları Müfit Kaya ile davalıların miras bırakanı ... ...nın ölüm tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5.000,00 TL ecrimisil bedeline karar verilmesini talep etmiş , 04/03/2014 tarihli dilekçe ile miras bırakan Müfit Kaya'nın ölümü nedeniyle müvekkile intikal edecek olan hakkındaki taleplerini saklı tutarak ecrimisil talebini 98.842,50 TL’e arttırmıştır. Davalılar vekili cevap dilekçesi ve talep arttırım dilekçesine karşı beyan dilekçesinde, zamanaşımı def’i ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : MAL REJİMİNİN TASFİYESİ ...ile ...ve ... ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Kumluca Asliye Hukuk (Aile) Hâkimliğinden verilen 25.12.2008 gün ve 358/666 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde, tarafların 1966 yılında evlendiklerini, miras bırakan ...’un 01.07.2004 tarihinde öldüğünü, 01.01.2002 tarihinden itibaren edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğunu ve dava konusu mallar üzerinde tasfiye payı bulunduğunu ileri sürerek mal rejiminin tasfiyesine, terekeye ait olan Halk Bankasındaki mevduat ile 07 S 7053 plakalı kamyonet üzerindeki 1/2 tasfiye payının terekeden alınmasına karar verilmesini istemiştir....
ın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, peşin alınan harcın mahsubu ile geriye kalan 6.85 TL harcın hükmü temyiz eden davacıdan alınmasına, 02.06.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakan babası ....'ın 10 parça taşınmazını 04.06.2002 tarihinde satış sureti ile davalı torununa devrettiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, murisin varlıklı bir insan olup mal satmaya ihtiyacının bulunmadığını, terekeden satış bedelinin de çıkmadığını ileri sürerek tapu iptal ve miras payı oranında tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, iddiaların doğru olmadığını, askerden dönünce birlikte oturduğu ve bakımını üstlendiği miras bırakandan evlenebilmek için bir kısım taşınmazını kendisine satmasını istediğini, tapudaki değer düşüklüğünün minnet duygusundan kaynaklandığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, miras bırakan tarafından davalıya yapılan çekişme konusu temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....