Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı tarafça mirasçıların bir araya gelerek işlem yapamamaları nedeni ile terekeye mümessil atanmasına yönelik talepte bulunulduğu, mahkemece davacı mirasçının terekeye mümessil olarak atanmasına yönelik kararın verildiği, davalı mirasçı Cenk vekili tarafından kararın istinafa taşındığı görülmektedir. Davalı mirasçı tarafça istinaf dilekçesinde davacı dışında tarafsız üçüncü bir kişinin temsilci atanması talep edilmiş ise de, bu taleple ilgili inceleme yapma ve görevi denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Tereke temsilcisinin şahsına veya tereke temsilcisi olduğu döneme ilişkin olarak hesap verip vermeme, yaptığı işlemlerin yerindelik denetimi ile ilgili konulara yönelik hususlar yukarıda bahsedilen Tüzük maddeleri uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesine yapılacak itiraz sonucunda denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olacaktır. İstinaf Mahkemesinin, Tereke Temsilcisinin atanmasına ilişkin usul ve esaslar yönünden sınırlı inceleme yetkisi vardır....

Dahili davalı T24 T23 vekili, terekeye temsilci atanması ve defter tutulması talebine muvafakatları olmadığını beyan edip, davada terekenin tespitine ilişkin karar verilmesini talep etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.05.2014 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Miras ortaklığı temsilcisi (TMK. md. 640) özel kayyım niteliğindedir. TMK'nın 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) içinde uygulanır. TMK'nın 422. maddesi gereğince vasinin sıfatına karşı yapılan itirazlar ve vasinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini (özürleri) inceleme görevi ile ilgili yasal hükümlerin mümessile yapılan itirazın ya da kaçınma sebeplerinin inclenmesinde de gözetilmesi zorunludur....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.11.2013 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti ve terekeye temsilci atanması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulü ile terekeden el çekilmesine, ...'nin tereke temsilcisi olarak atanmasına dair verilen 17.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TMK'nin 640/3. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile miras bırakan ...'in terekesine...'nin temsilci olarak atanmasına karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki terekeye temsilci atanması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm mirasçılar ... ve ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Miras ortaklığı temsilcisi (TMK. md. 640) özel kayyım niteliğindedir. Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) içinde uygulanır. Türk Medeni Kanununun 422. maddesi gereğince vasinin sıfatına karşı yapılan itirazlar ve vasinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini (özürleri) inceleme görevi ile ilgili yasal hükümlerin mümessile yapılan itirazın ya da kaçınma sebeplerinin inclenmesinde de gözetilmesi zorunludur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki terekeye temsilci atanması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Miras ortaklığı temsilcisi (TMK. md. 640) özel kayyım niteliğindedir. Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) içinde uygulanır. Türk Medeni Kanununun 422. maddesi gereğince vasinin sıfatına karşı yapılan itirazlar ve vasinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini (özürleri) inceleme görevi ile ilgili yasal hükümlerin mümessile yapılan itirazın ya da kaçınma sebeplerinin inclenmesinde de gözetilmesi zorunludur....

          SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : NUMARASI : 2023/5 ESAS DAVA KONUSU : Tereke Tespiti, Terekeye Mümessil Atanması KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

          Davacı T16 istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Terekeye temsilci atanması için açılan davanın tereke temsilcisi atanmasının isteyen mirasçılar tarafından diğer mirasçılara açılması gerektiğini, böylece tüm mirasçıların davaya davacı veya davalı sıfatıyla katılmasının sağlanacağını, özellikle atanacak tereke temsilcisinin tüm mirasçıları temsil edeceği için bütün mirasçıların atama işlemine dahil edilmesinin gerektiğini, kendisinin T7 ile husumet yaşadığını, terekeye ve terekedeki hakkına temsilci olarak atanmasını istemediğini davaya cevap dilekçesinde belirttiğini, ancak mahkemenin bunu dikkate almadığını, mümkünse kardeşi T17'in terekeye temsilci olarak atanmasını, bunun olmadığı durumda üçüncü bir kişinin atanmasına karar verilmesini ve ilk derece mahkemesinin kabul kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER VE DELLİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE ULAŞILAN KANAAT Dava, terekeye temsilci atanması istemine ilişkindir....

          Talep edenin bildirdiği terekeye döndürme istemli davalarda mirasçılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve bu davaların açılabilmesi ve görülebilmesi için terekeye temsilci atanmış olmasının gerektiği açıktır. Buna göre davalı vekilinin, açılan davanın miras payına yörelik olarak açılmış olması sebebi ile terekeye temsilci atanması talebinde hukuki yarar bulunmadığı yönündeki istinaf talebi yerinde değildir. Tereke paylaşılmamış olduğuna göre yeni davaların açılması mümkündür. Bu nedenle tereke adına açılması gereken davalarda birlikte hareket edilmesi zorunlu olduğundan terekeye temsilci atanmasını talep etmekte davacı mirasçının hukuki yararının bulunduğu açıktır. Bu nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön de bulunmadığı anlaşıldığından, terekeye temsilci atanması kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği değerlendirilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki terekeye temsilci atanması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı,...Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan 2015/53 esas sayılı dosyasından kendisine yetki ve süre verildiğini belirterek murisler ...ve...'in terekelerine temsilci atanmasını talep etmiştir. Davalılardan ..., ..., ... ve ... duruşmadaki beyanlarında murislerinin terekelerine davacının temsilci olarak atanmasını kabul ettiklerini beyan etmişlerdir. Davalı ... duruşmada, ...'ın tereke temsilcisi olarak atanmasını kabul etmediğini beyan etmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile ...ve... terekesine ...'ın temsilci olarak atanmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. Dava, TMK'nın 640/3 maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Miras ortaklığı temsilcisi (TMK m. 640) özel kayyım niteliğindedir....

            UYAP Entegrasyonu