Kendi malzemesi ile başkasının arsası üzerine inşaat yapan kişinin tapu iptali ve tescil talep edebilmesi için başkasının taşınmazına bir yapı yapılmış olması gerekmektedir. Somut olayda, davacı TMK'nın 725. maddesi anlamında bir yapı nedeniyle değil komşu taşınmaza taşkın olarak inşa ettiği duvardan dolayı temliken tescil istediği dava konusu taş duvarın kalıcı nitelikte bir yapı olmadığı anlaşıldığından temliken tescile konu edilemez. Mahkemece, davanın bu gerekçe ile reddedilmesi gerekirken temliken tescil davalarında uygulanan iyiniyetin gerçekleşmediği gerekçesiyle reddi doğru görülmemiş ise de davanın reddi sonucu itibari ile doğru bulunduğundan, HUMK’nun 438/VII maddesi gereğince kanun gerekçesi düzeltilerek hükmün onanması gerekmiştir....
Davalı ... vekili, dava konusu 735 parsel sayılı taşınmaz hakkında muhdesatın aidiyeti, temliken tescil nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine yönelik dava açtıklarını, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/231 Esasına kayıtlı bu davanın bekletici mesele yapılmasını istemiştir. Mahkemece, dava konusu 735 parsel sayılı taşınmaz hakkında muhdesatın aidiyeti, temliken tescil nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine yönelik açılan davanın kesinleşmesinin beklenilmesine karar verildiği ancak kesinleşmesi beklenmeden tüm taşınmazların satış suretiyle ortaklığının giderilmesine, 735 parsel sayılı taşınmazdaki satış bedelinin %94,67'sinin muhdesat sahibi davalı ...'e, kalan %5,33'ünün tapu kaydındaki paylar oranında paydaşlara ödenmesine karar verilmiştir. Dava konusu 735 parsel sayılı taşınmaz hakkında verilen hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.07.2009 gününde verilen dilekçe ile Medeni Kanunun 724. maddesi gereğince temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 24.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 1895 parsel sayılı taşınmazın maliki olan davacı aleyhine davalı kardeşi ... tarafından Edirne 2.Asliye Hukuk Mahkemesinda açılan 2009/267 karar sayılı dosyada 1/4 payın iptali ile ... adına yazılmasına karar verilmiş olması nedeniyle Medeni Kanununun 724. maddesi gereğince temliken tescil istemiştir. Davalı ... vekili davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.05.2012 gününde verilen dilekçe ile TMK.724. maddesine dayalı temliken tescil ikinci kademede TMK'nın 723. maddesince tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, TMK’nın 724. maddesine dayalı olarak temliken tescil, ikinci kademede binanın değerinin tazminat olarak tahsili istemine ilişkindir. Davalı şirket vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....
(Muhalif) (Muhalif) KARŞI OY Dava, temliken tescil; mümkün olmadığı takdirde yapı bedelinin tahsili isteğine ilişkindir. Davacı, 204 ada 3 parsel sayılı taşınmazda bulunan evinin kapsadığı alanın temliken tesciline, olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemiştir. Temliken tescil koşulları çaplı taşınmazda mümkün olmadığından ancak bina kadastro tespitinde beyanlar hanesinde yer aldığından ikinci kademe talep olan tazminat hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekir. Davacının evinin kadastro tutanağında ve tapu kaydının beyanlar hanesinde gösterilmesi nedeniyle 3402 sayılı Kanunun 12/3 maddesine göre hakdüşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez. Bu nedenle sayın çoğunluğun onama görüşüne katılamıyoruz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, TEMLİKEN TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacılar, kayden maliki oldukları 1523 parsel sayılı taşınmaz içerisinde yer alan samanlığı davalıların muvafakata dayalı olarak kullandıklarını, ihtarname ile muvafakatlarını geri aldıklarını bildirmelerine rağmen kullanıma devam edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuşlardır. Davalılar, taksim sözleşmesi uyarınca taşınmazı kullandıklarını bildirip, davanın reddini savunmuşlar, birleşen dava ile de temliken tescil isteğinde bulunmuşlardır. Asıl davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece"mülkiyet hakkına değer verilerek davanın kabulü yönünde hüküm kurulması" gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyalarak yapılan yargılama sonucu asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir....
Davalı, dava konusu taşınmazı uzun süredir aynı şekilde kullandığını, iyiniyetli olduğunu, taşan kısım için temliken tescil talebinin bulunduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi davasının reddine, davalının temliken tescil talebinin kabulüne ilişkin verilen kararın temyizi üzerine Dairece, “…TMK'nun 725.maddesinin öngördüğü ilk şart olan iyiniyet koşulunu davalının taşıdığı kabul edilemez. İyiniyet olmadığı takdirde de, diğer koşulların araştırılmasına gerek bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, davacının davasının kabulüne, savunma yoluyla getirilen temliken tescil isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir” gerekçesiyle bozulmuş olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı....
Somut uyuşmazlıkta, davacının müdahalenin meni ve kâl istemleri karşısında, davalı taraf da savunma yoluyla temliken tescil talebinde bulunmuştur. Her ne kadar Mahkemece davalı tarafın temliken tescil talebi kabul edilmiş ise de, hataen 2,74 m2' lik alanın tapusunun iptali ile davacıya ait 684 parsel ile birleştirilerek davacı adına tapuya kayıt ve tesciline ilişkin hüküm kurulmuştur. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bozma sebebi yapılmamış, hükmün aşağıda belirtilen kısımlarının HUMK'un 438/7. (HMK 370) maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Bu durumda iyiniyetli sayılamayacağından temliken tescil talebini içeren karşı davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte, asıl dava hakkında elatmanın önlenmesinin yanında yıkım talebinin de kabulü gerekirken, reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, asıl dava mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım, birleştirilen dava, 4721 sayılı TMK' nın 725.maddesi uyarınca temliken tescil istemine ilişkin olup, taraflar arasında asıl uyuşmazlık temliken tescil isteğinden kaynaklanmaktadır. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2020 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14 Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,15/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....